"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/139 E., 2022/35 K.
DAVA TARİHİ : 14.10.2014
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Yerel mahkeme kararına karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuş, Yargıtay (kapatılan) 15.Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işçinin ücretlerinden davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 24.12.2015 tarih ve 2014/440 E., 2015/542 K. sayılı kararı ile davacının davalı ile yapılan sözleşme kapsamında davalı bünyesinde çalışan işçiye yapılan ödemeyi aralarında imzalanan sözleşme hükümlerine göre davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 15. (Kapatılan) Hukuk Dairesinin 2021/1309 Esas, 2021/208 Karar sayılı kararı ile mahkemenin işe iade kararının işin niteliği gereği ancak davacıya ait iş yerinde gerçekleştirilebileceği, ayrıca müteselsilen sorumluluğa karar veren mahkeme hükmü nazara alındığında dava dışı işçiye ödenen işe iade tazminatından davalının yarı oranında sorumlu olduğunun kabulü gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, dava dışı işçinin iş akdinin feshedildiği sırada davalı ile davacı arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğu, işin davacıya ait iş yerinde davalı tarafından yerine getirildiği, mahkemenin işe iade kararının işin niteliği gereği ancak davacıya ait iş yerinde gerçekleştirilebileceği, ayrıca müteselsilen sorumluluğa karar veren mahkeme hükmü nazara alındığında dava dışı işçiye ödenen işe iade tazminatından davalının yarı oranında sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 6.685,18 TL tazminat alacağının ilk 1.796,89 TL lik kısmına ödeme tarihi olan 03.09.2014 tarihinden kalan 4.888,29 TL lik kısmına ödeme tarihi olan 31.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; yapılan ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğunu, güncel Yargıtay kararlarında idarelerin yüklenici firma işçilerine ödediği bedellerin tamamını taşeron firmalara rücu hakkı varlığını ortaya koyduğunu, huzurdaki dava güncel olmayan Yargıtay uygulaması doğrultusunda verildiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, taraflar arasındaki hizmet alımı sözleşmesi kapsamında rücuen tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 nci ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3/2. maddesinin atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428. maddesi ile 439/2. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen kararının tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına, kararda belirtilen gerekçelere ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına göre usul ve kanuna uygun olup ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Temyiz eden harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
23.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.