Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3845 E. 2023/1853 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yüklenici şirket ile belediye arasında yapılan toplu konut inşaatı sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle yüklenicinin kâr kaybı, zarar ve teminat mektubu bedelinin iadesi ile belediyenin fazla ödemelerin tahsili istemleri.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sözleşmenin feshinde karşılıklı kusurlu oldukları, bu nedenle yüklenicinin zarar istemlerinin kabul edilemeyeceği, teminat mektubu bedelinin iadesi için gerekli incelemenin yapıldığı ve SGK'nın teminatın yükleniciye ödenmesinde sakınca olmadığını bildirmesi gözetilerek mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/117 E., 2021/263 K.

BİRLEŞEN GEBZE 1 ASHM'NİN 2004/4 E., 2004/127 K. SAYILI DOSYASINDA

BİRLEŞEN GEBZE 1 ASHM'NİN 2006/297 E., 2006/373 K. SAYILI DOSYASINDA

DAVA TARİHİ : 12.12.2002

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Ret, Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki asıl davada alacak, birleşen davalarda itirazın iptali davalarından dolayı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne- kısmen reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ... İnşaat Taahhüt San. ve Tic. A.Ş. vekilince duruşmalı, davalı ... vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 16.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde asıl ve birleşen davalarda davacı-karşı davalı şirket yetkilisi ... ve vekili Avukat ... ile asıl ve birleşen davalarda davalı-karşı davacı vekili Avukat ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1-Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... ile müvekkili şirketin Gebze Belediyesi toplu konut bölgesinde bulunan arsalar üzerinde 320 adet anahtar teslimi konut yapımı hususunda anlaştığını, Gebze 1. Noterliğininin 34647 yevmiye numaralı ihale sözleşmesinin 23/11/1998 tarihinde imzalandığını, sözleşmenin 3 maddesi ile sözleşme konusu işlerin tamamının 1.837.234.22 TL sabit bedelle müvekkili firmaya ihale edildiğini, sözleşme gereğince de işin süresinin 18 ay olduğunu, sözleşmenin 6. maddesinde belirtilen mücbir sebeplerin oluşması nedeniyle bu süre içerisinde bitirilememesinden dolayı süre uzatılmasına gidildiğini, işin başlaması ve devamı süresince gelişen olaylar nedeniyle inşaatın çeşitli kereler kesintiye uğradığını, yavaşladığını, durdurulduğunu ve bu şekilde proğram dışına çıkıldığını, bu aksamaların 18 Nisan 1999 yerel seçimleri ve 1999 Ağustos depremi sonunda belediyenin inşaat için gerekli parayı temin edememesinden kaynaklandığını, 17/12/1999 tarihinde Sözleşmeye ek protokolün imzalandığını, bu protokol ile inşaat bedelinin 1.837.234,22 TL'den 1.760.487.59 TL'ye düşürüldüğünü, iş bitim tarihinin de 31/12/2001 tarihine uzatıldığını, 18/5/2000 tarihinde sözleşmeye ek 2. protokolün imzalandığını, Kasım 2000 krizinin müvekkil firmanın işini son derece zorlaştırdığını, belediyenin 28/6/2001 tarih ve 2001/2267 sayılı encümen kararı ile sözleşmenin feshine karar verdiğini, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshetmesi sebebiyle müvekkili şirketin uğradığı zararların ve mahrum kaldığı karın şimdilik 10.000,00 TL'lik kısmının dava tarihinden itibaren işleyecek fiili ödeme günündeki en yüksek ticari banka faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini, haksız feshe bağlı olarak haksız yere nakde çevrilen banka teminat mektubu tutarının, ilgili bankaca davacı şirkete uygulanan faiz oranları ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2-Birleşen Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/4 Esas sayılı dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili Belediye tarafından yaptırılmakta olan 1.Etap ... Gebze Toplu Konut İnşaatının 320 konutluk kısmının yapım işinin 23.11.1998 tarihinde 1.837.234.22 TL bedelle davalı şirkete ihale edildiğini, işin süresinin 18 ay olmasına karşın, sözleşme hükümleri gereğince oluşan nedenler karşısında işin belirtilen süre içerisinde bitirilememesinden dolayı süre uzatımına gidildiğini ve işin 31.12.2001 tarihinde sona ereceğinin öngörüldüğünü, sözleşme ve ek protokol hükümleri çerçevesinde, ihale edilen 320 konutluk işin bedeli 1.760.487.59 TL olup, işin 31.12.2001 tarihinde tamamlanacağını, dava konusu olan ihale işinde,toplu konut kredisi kullanılabilmesi için inşaatın %25'lik belirli bir inşaat seviye puanı aşamasına gelmesi gerektiğini, ancak davalı şirket tarafından taahhüt edilen seviyeye işin getirilmediğini, sözleşmenin feshi üzerine Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/87 D.is sayili dosyasında alınan inşaat mühendisi bilirkişi raporuna göre inşaat seviye puanının imalat ve ihzarat toplamının % 23,6713 olduğu, elde edilen elektrik mühendisi bilirkişi raporuna göre elektrik tesisatı seviye puanının imalat ve ihzarat toplamının %0,2292 olduğu elde edilen makine mühendisi bilirkişi raporuna göre, sıhhi tesisat inşaat seviye puanının imalat ve ihzarat toplamının %0.0000 olduğunun tespit edildiğini, yüklenicinin %31.4568 oranında inşaat seviye puanına tekabül eden para almasına rağmen inşaat seviye puanının %23.7150 oranında kaldığını ve bu nedenle toplu konut kredisi alınması yolunun açılamadığını ve hatta almış olduğu 441.836.556.014 TL'lik fazla bedel karşılığı dahi işi verilen sürelerde yerine getirmemesinden dolayı sözleşmenin feshedildiğini, davalı şirkete yapılan bu fazla ödemeye yönelik Gebze 1. İcra Müdürlüğünün 2003/1207 Esas sayılı dosyasıyla icra takibine gidildiğini ancak davalının itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğunu belirterek davalı tarafından icra takibine yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

3-Birleşen Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/297 Esas sayılı dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde; davalı taraf ile yapılan 1,837,214,45 TL bedelli sözleşme ile Gebze ... Konutları ihalesinin, müvekkili firma tarafından alındığını, davalının ihalenin başında proje değişikliği yaparak ihale bedelini 1.760.487,59 TL'ye indirdiğini, proje değişikliğinden doğan hakediş ve fiyat farkı ücretinin yasal vergi ve yükümlülükleri ile birlikte davalı tarafından ödenmediğini, ihalenin feshi nedeniyle toplam 370.234,05 TL'nin ticari işlerde uygulanacak en yüksek reeskont faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1-Asıl davada davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Belediye tarafından yaptırılmakta olan 1.Etap ... Gebze Toplu Konut İnşaatının 320 konutluk kısmının yapım işinin 23.11.1998 tarihinde 1.837.234.21 TL bedelle davalı şirkete ihale edildiğini, işin süresinin 18 ay olmasına karşın, sözleşme hükümleri gereğince oluşan nedenlerle işin belirtilen süre içerisinde bitirilememesinden dolayı süre uzatımına gidildiğini ve işin 31.12.2001 tarihinde sona ereceğinin öngörüldüğünü, sözleşme ve ek protokol hükümleri çerçevesinde, ihale edilen 320 konutluk işin bedelinin 1.760.487,59 TL olup, işin 31.12.2001 tarihinde tamamlanacağını,dava konusu olan ihale işinde,toplu konut kredisi kullanılabilmesi için inşaatın %25'lik belirli bir inşaat seviye puanı aşamasına gelmesi gerektiğini, ancak davalı şirket tarafından taahhüt edilen seviyeye işin getirilmediğini, sözleşmenin feshi üzerine Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/87 D.is sayili dosyasından tespit bilirkişi raporu alındığını, davalı şirketin taahhütlerini yerine getirmediğini, 441.836,55 TL Iik fazla bedel almasına rağmen işi verilen sürelerde tamamlamadığını, bu nedenlerle sözleşmenin feshedildiğini belirterek davanın redine karar verilmesini talep etmiştir.

2-Birleşen 2004/4 Esas sayılı davada davalı vekili cevap dilekçesinde davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek reddine karar verilmesini talep etmiştir.

3-Birleşen 2006/297 Esas sayılı dava dosyasında davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıya 23/11/1998 tarihinde ... Gebze Toplu Konut İnşaatının 320 konutluk kısmının ihale edildiğini, sözleşmede konutların teslim tarihinin 18 ay olduğunu, ayrıca toplu konut kredisi kullanabilmesi için belli bir tarihte davacı tarafından inşaatın %25 seviyesine getirilmiş olması gerektiğini, şantiyede 31/12/2000 tarihinde yapılan tespitte bu seviyenin %23,7150 olduğunu, yine Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/87 D.İş sayılı dosyasında inşaat seviyenin %23,6713 olduğunun tespit edildiğini, davacıya yapılan ihtarlara rağmen inşaat çalışmasının yapılmadığını, bunun üzerine Gebze Belediyesi Encümenin 28/06/2001 tarihli 2001/2267 sayılı kararı ile sözleşmenin feshedildiğini, davacıya bu zamana kadar yapılan ödemelerin inşaat seviyesi karşılığının %31,4568 olduğunu, %7,7418 inşaat seviyesi puanına denk gelen 352.058.99 TL'nin fazladan ödendiğini, buna rağmen davacı tarafından bir kısım alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle açılan davanın yerinde olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 16.03.2007 tarih ve 2002/952 Esas, 2007/162 Karar sayılı kararı ile, asıl ve birleşen 2006/297 Esas sayılı davasının kısmen kabulüne, birleşen 2004/4 Esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BİRİNCİ BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1-İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2-Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 04.12.2009 gün ve 2008/7432 Esas, 2009/6550 Karar sayılı ilamı ile tarafların sair temyiz itirazları reddedilerek "Taraflar arasında imzalanan 23.11.1998 tarihli sözleşmede, 320 adet konutun 1.837.234,21 TL bedelle yapılması kararlaştırılmış ise de 17.12.1999 tarihinde yapılan protokolle bir kısım imalât sözleşme kapsamından çıkartılarak iş bedeli 1.760.487,48 TL kabul edilmiştir. Bu değişiklik nedeniyle asıl sözleşmede öngörülen %42 kaba, %58 ince inşaata ilişkin pursantaj oranı, 08.08.2001 tarihli ek protokolde, %41.20 kaba %58.80 ince olmak üzere yeniden belirlenmiştir. Projelerin geç teslimi, yani tesliminin süresinde yapılamaması, inşaatın iş programına uygun seviyeye getirilememesi gibi karşılıklı uyarılar sonucu inşaat süresinde tamamlanamamış, bunun üzerine iş sahibi belediyenin, 04.07.2001 günlü ve 04.09.2001 günlü yazılarıyla, sözleşmenin feshedildiği davalıya bildirilmiştir. Asıl davada feshin haksızlığı nedeniyle kâr mahrumiyeti ve diğer zararların ödenilmesi istenmiştir. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde, fesihte yüklenicinin %30 iş sahibinin %70 oranında kusurlu olduğu saptanmış, hakediş bedeli de ek protokol hükümleri dikkate alınmadan asıl sözleşmedeki pursantaj oranına göre hesaplanmıştır. Mahkemece bu rapora dayanarak dava sonuçlandırılmış ise de, tarafların akdin feshinde ortak kusurları bulunması durumunda zarar istemleri kabul edilemez. Kusur oranının az veya çok olmasının da bir önemi yoktur. Zira karşılıklı edimleri içeren sözleşmede, kendi edimini yerine getirmeyerek akdin sonuçsuz kalmasına taraflar kendi kusurlu hareketleriyle sebebiyet verdiklerinden zarar istemleri haklı kabul edilemez. Yine kusur oranına göre teminat mektubu bedelinin tahsiline karar verilmiştir. Yukarıda değinildiği üzere fesihte tarafların ortak kusurlu olması nedeniyle akdî ilişki tasfiye ile sonuçlanacağından kesin teminatın iadesine dair sözleşme hükmü ve iade koşulları incelenerek sonuçlandırılmalıdır. O halde mahkemece yapılması gereken iş, asıl davada yüklenicinin kâr kaybı ve zarar isteminin reddine, iş sahibinin itirazının iptâli davasının, davacı tarafından dosyaya sunulan 18.05.2000 tarihli protokoldeki toplam 506.361.287.088 TL ödemeyi kabulü gözetilerek, belediye tarafından bundan sonra yapılan ödemeler tutarı da saptandıktan sonra toplam ödeme miktarının bulunması, imalât tutarının yukarıda sözedilen 17.12.1999 tarihli protokol ile pursantajı belirleyen 08.01.2001 tarihli ek protokol hükümleri dikkate alınarak hesaplanması, bundan ödemelerin mahsubu ile sonucuna göre yüklenicinin teminat bedeline ilişkin davanın, SSK ilişiksizlik belgesi de ibraz ettirilerek karara bağlanmasından ibarettir." gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk derece mahkemesinin 03.10.2012 gün ve 2010/68 esas, 2012/528 karar sayılı kararı ile asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

V. İKİNCİ BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. İkinci Bozma Kararı

1-İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı ve birleşen dosya davalısı yüklenici vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2-Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 03.04.2019 gün ve 2018/5602 Esas, 2019/1509 Karar sayılı kararı ile " mahkemece asıl ve birleşen Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/297 Esas sayılı dosyasındaki davalarda ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken talepler toplanarak tek hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, birleşen Gebze Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/4 Esas sayılı dosyasında olumlu veya olumsuz hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Ayrıca 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 15. maddesi hükmünce yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden ve teminat mektubuna ilişkin davalarda teminat mektubu bedeli üzerinden alınması gerekir. Aynı Yasa'nın 28-a maddesi gereğince (1) sayılı tarifede yazılı nispi harçların dörtte biri peşin olarak yatırılmalıdır. Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi hükmünce yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikce müteakip işler yapılamayacağından yatırılması gerektiği halde nispi peşin harç yatırılmaksızın ya da eksik harç yatırılarak dava açılan hallerde 30. madde gereğince o celse için davaya devam edilip, takip eden celseye kadar noksan peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam edilemez. Bu halde 6100 sayılı HMK'nın 150. maddesi uyarınca harç ödeninceye kadar o taleple ilgili davanın işlemden kaldırılması, süresi içinde harç tamamlanıp yenilenmedikce dosyanın muameye konulmaması gerekir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; teminat mektubunun bedeli üzerinden (1) sayılı tarifeye göre hesaplanacak harcın Harçlar Kanunu'nun 28-a maddesine göre 1/4'ünü peşin olarak yatırması için bir sonraki celseye kadar davacıya süre verilip, yatırılmaması halinde davanın bu taleple ilgili kısmının HMK'nın 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılıp, üç aylık süre içerisinde harç yatırılıp yenilenmemesi halinde teminat mektubu ile ilgili davanın HMK'nın 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, teminat mektubuyla ilgili peşin harç yatırılırsa teminat mektubu ile ilgili davanın incelenerek değerlendirilmesi, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı karara bağlanması, yargılama giderleriyle vekâlet ücretlerinin ayrı ayrı tayin edilmesinden ibarettir. Belirtilen hususlar üzerinde durulmadan yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur." gerekçesiyle kararın bozulmasına ve bozma sebebine göre davacı birleşen dosya davalısının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "Taraflar arasında imzalanan 23.11.1998 tarihli sözleşmede, 320 adet konutun 1.837.234,21 TL bedelle yapılması kararlaştırılmış ise de 17.12.1999 tarihinde yapılan protokolle bir kısım imalât sözleşme kapsamından çıkartılarak iş bedeli 1.760.487,48 TL kabul edilmiştir. Bu değişiklik nedeniyle asıl sözleşmede öngörülen %42 kaba, %58 ince inşaata ilişkin pursantaj oranı, 08.08.2001 tarihli ek protokolde, %41.20 kaba %58.80 ince olmak üzere yeniden belirlenmiştir. Projelerin geç teslimi, yani tesliminin süresinde yapılamaması, inşaatın iş programına uygun seviyeye getirilememesi gibi karşılıklı uyarılar sonucu inşaat süresinde tamamlanamamış, bunun üzerine iş sahibi belediyenin, 04.07.2001 günlü ve 04.09.2001 günlü yazılarıyla, sözleşmenin feshedildiği davalıya bildirilmiştir. Asıl davada feshin haksızlığı nedeniyle kâr mahrumiyeti ve diğer zararların ödenilmesi istenmiştir. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde, fesihte yüklenicinin %30 iş sahibinin %70 oranında kusurlu olduğu saptanmıştır. Tarafların akdin feshinde ortak kusurları bulunması durumunda zarar istemleri kabul edilemez. Kusur oranının az veya çok olmasının da bir önemi yoktur. Zira karşılıklı edimleri içeren sözleşmede, kendi edimini yerine getirmeyerek akdin sonuçsuz kalmasına taraflar kendi kusurlu hareketleriyle sebebiyet verdiklerinden zarar istemleri haklı kabul edilemez. Açıklanan sebeple davacının asıl dosyamızdaki ve birleşen Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/248 Esas sayılı dava dosyası bakımından taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş, yapılan 22/03/2011 tarihli bilirkişi incelemesi ile SSK'dan ilişiksizlik belgesini davalıya sunması halinde davalıdan tahsil edilebilir hak ediş farkının 39.595,99 TL olduğu, SGK tarafından 19878848 sayılı teminat iadesi yazısının ilişiksizlik belgesi kapsamında olduğunun bildirildiği", gerekçesiyle asıl ve birleşen 2004/4 esas sayılı davanın reddine, birleşen 2006/297 esas sayılı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içerisinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1-Davacı ve birleşen 2004/4 Esas sayılı davada davalı olan yüklenici şirket vekili temyiz dilekçesinde, davacının adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, mahkeme kararının gerekçelendirilmediğini, mahkemenin Yargıtay bozma kararında yazılı olmadığı halde yükleniciden ilişiksizlik belgesi istediğini, mahkemenin verdiği kararın denetime açık ve gerekçeli olmadığını, hükme esas alınan raporda davalının %70 kusurlu olduğunun nazara alınmadığını ve alacak hesabı yapılmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2-Davalı ve birleşen 2004/4 Esas sayılı davada davacı olan belediye vekili temyiz dilekçesinde ,birleşen 2004/4 Esas sayılı davada mahkemenin tarafların kusurlu olduğu gerekçesiyle tazminat talep edemeyeceklerini ifade ettiğini, halbuki taleplerinin haksız feshe dayalı bir tazminat talebi olmadığını, birleşen 2006/297 Esas sayılı dosya bakımından Yargıtay'ın 2. bozma ilamında SGK'dan ilişiksizlik belgesi sunulması hususunda bozma gerekçesi belirtilmemesine rağmen mahkemenin bu konuda tekrar inceleme yapmasının hatalı olduğunu, SGK ilişiksizlik belgesinin keyfi olarak tarafların istediği zaman ve her aşamada sunabileceği delillerden olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Asıl dava, yüklenicinin iş sahibi aleyhine açtığı, haksız fesih nedeni ile uğranılan zarar ve mahrum kalınan kâr ile haksız yere nakde çevrilen banka teminat mektubu bedelinin tahsili istemine, birleşen Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/297 Esas sayılı dosyasındaki dava, yüklenicinin iş sahibi aleyhine açtığı, sözleşme bedelinin değiştirilmesi nedeniyle maliyet artışından kaynaklanan zararın tahsili istemine, birleşen Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/4 Esas sayılı davası ise ,iş sahibi belediye başkanlığı tarafından fazla ödemenin tahsili için başlatılan icra takibine vâki itirazın iptâli istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3/2, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) geçici 2 ve HUMK'nın 26.09.2004 tarih 5236 sayılı Kanunla değişmeden önceki 427 ve 439. maddeleri

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin 2 nci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 nci maddesi ile 439 uncu maddesinin 2 nci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Mahkemece uyulan bozma ilamları doğrultusunda asıl ve birleşen davalar bakımından ayrı ayrı hüküm kurulduğu, kapatılan 15. Hukuk Dairesinin 04.12.2009 tarihli ilk bozma ilamında, yüklenicinin teminat bedeline ilişkin davasının SSK ilişiksizlik belgesi ibraz ettirilerek karara bağlanması gerektiğinden bahsedildiği, SGK İzmit Sosyal Güvenlik Merkezinin 08.02.2021 tarihli yazısında teminatın yükleniciye ödenmesinde sakınca bulunmadığı bildirildiğinden bu konuda mahkemece yapılan inceleme ve değerlendirmenin usul ve yasaya uygun olduğu, taraflarca ileri sürülen temyiz nedenlerinin bozma ilamları kapsamı dışında kaldığı ve kesinleştiği anlaşılmakla mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.

3.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi karanının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uymakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

8.400,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan karşılıklı alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan taraflara verilmesine,

... İnşaat Taahhüt San. ve Tic. A.Ş. 'nin fazla yatırdığı harcın istek halinde iadesine,

Aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden Gebze Belediye Başkanlığından alınmasına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

16.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.