"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/674 E., 2022/774 K.
DAVA TARİHİ : 12.01.2017
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 13. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/44 E., 2017/612 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen sıra cetveline itiraz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; şikayetin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. ŞİKAYET
Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde, haciz tarihleri dikkate alındığında sıra cetvelinde öncelikle olarak müvekkiline pay ayrılması gerekirken, şikayet olunanlara öncelik verildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini istemiştir.
II. CEVAP
1.Şikayet olunanlar ... ve ... vekilleri cevap dilekçesinde; şikayetçinin hacizlerinin süresinde satış talep edilmemiş olması nedeniyle düştüğünü, en son uygulattığı 24.11.2015 tarihli haczinin de müvekillerinin haczinden sonra geldiğini, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olarak düzenlendiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
2. Şikayet olunan ... vekili cevap dilekçesinde; sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olarak düzenlendiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 30.05.2017 tarihli ve 2017/44 Esas, 2017/612 Karar sayılı kararıyla; şikayetin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 27.02.2020 tarihli ve 2020/461 Esas, 2020/575 Karar sayılı kararıyla; şikayetin hak düşürücü sürede yapılmadığı, şikayetin bu gerekçeyle reddine karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, hükmün gerekçesinde esasa ilişkin açıklamalar da yapılmasının isabetli olmadığı, ancak kararın sonucu itibariyle doğru olduğu belirtilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 08.03.2022 tarihli ve 2021/1992 Esas, 2022/1246 Karar sayılı ilamıyla, şikayetçi vekiline icra müdürlüğünce yapılan sıra cetveli tebliği usulsüz olduğundan, usülsüz tebligat esas alınarak şikayetin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, bu durumda işin esası incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek, bölge adliye mahkemesi kararı şikayetçi yararına bozulmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile şikayetçinin 28.08.2012 ve 06.05.2014 tarihli hacizlerinin süresinde satış talebinde bulunulmadığından düştüğü, 24.11.2015 tarihinde haczini yenilemiş ise de bu haczin de şikayet olunanların hacizlerinden sonra olduğu, haciz tarihleri nazar alınarak düzenlenen şikayete konu sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi vekili temyiz başvuru dilekçesinde; satış isteme sürelerinde değişiklik yapılmasına ilişkin 6352 sayılı Yasanın ilgili hükümleri yürürlüğe girmeden önce takip başlattıklarından, takipleri hakkında eski yasa hükümlerinin uygulanması gerektiğini, 06.05.2014 tarihli hacizleri düşmeden önce 24.11.2015 tarihinde, yani 2 yıllık süre dolmadan, yeniden haciz uygulattıklarını, istinaf dairesi gerekçesinin bu nedenle doğru olmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, haciz sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 inci maddeleri ile İcra ve İflas Kanunu’nun 140 ve devamı maddeleri
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan
kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.