"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı karşı davalı vekilince istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Asıl dava; taraflar arasında akdedilen işlemli yıkama işine ilişkin fason sözleşme uyarınca yapılan yıkama bedelinin ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, karşı dava; ürünlerin yıkama işleminde hasar gördüğü iddiası ile uğranılan zarar ve kar kaybı alacağının tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, asıl davada; tarafların ticari defterlerinde inceleme yapan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının icra takip tarihi itibari ile 45.689,74 TL alacağı bulunduğundan bu miktar yönünden itirazın kısmen iptaline, karşı davada; davalının hatalı yıkama işlemi nedeniyle toplamda 79.932,00 TL zarara uğradığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı-karşı davalı vekilince karşı dava yönünden, davalı-karşı davacı vekilince katılma yoluyla asıl dava yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından, asıl dava yönünden icra dosyasına yapılan ödemeler düşülmek suretiyle alınan ek bilirkişi raporu doğrultusunda davalı-karşı davalının istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak asıl davanın kısmen kabulüne, karşı dava yönünden; davacı-karşı davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davacı-karşı davalının karşı dava yönünden yerinde olmayan tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı-karşı davalı vekilinin asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davacı-karşı davalının karşı dava yönünden kararı istinaf ettiği, davalı-karşı davacının da katılma yoluyla ana dava yönünden istinaf isteminde bulunduğu, istinaf mahkemesince davalı-karşı davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusunun kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Asıl ve karşı davalar birbirinden bağımsız, müstakil davalar olmakla, davacı-karşı davalı yalnızca karşı davaya ilişkin hükmü istinaf etmiş, asıl davaya ilişkin hüküm istinaf edilmemiştir. Katılma yoluyla istinaf hakkı, asıl istinaf talebine sıkı sıkıya bağlı bir hak olup, asıl dava bakımından asıl dava davacısı kararı istinaf etmediğinden asıl dosya davalısının buna bağlı olarak katılma yoluyla asıl davaya yönelik hükmü istinaf etmesi mümkün değildir. Bu nedenle davalı-karşı davacının asıl dava yönünden katılma yoluyla istinaf hakkı bulunmadığından istinaf isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, aksinin kabulü ile istinaf isteminin esastan incelenmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin karşı dava yönünden bütün temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin asıl dava yönünden temyiz itirazının kabulü ile kararın asıl davada davacı yararına BOZULMASINA, 6100 sayılı HMK 373/2. madde hükümleri gözetilerek dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, aşağıda yazılı harcın karşı dava yönünden karşı dava davalıdan alınmasına, asıl dava yönünden peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 28.11.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.