Logo

6. Hukuk Dairesi2023/14 E. 2023/2967 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacı şirketle yaptığı hizmet sözleşmesi kapsamında çalıştırılan personelin kıdem tazminatlarını davacı şirketin hak edişinden kesmesinin hukuka uygun olup olmadığı ve kesilen tutarın davacı şirkete ödenip ödenmeyeceği noktasında çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin kıdem tazminatı kesintisinin haksız olduğu, davanın konusuz kalmış olsa dahi yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği ve ilk derece mahkemesinin bu husustaki kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/2622 E., 2022/2036 K.

HÜKÜM/KARAR : Kararın kaldırılması ve yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/210 E., 2020/104 K.

Taraflar arasında açılan hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı yanca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı idare ile davacı şirket arasında 11.02.2015 tarihinde 01.03.2015-31.12.2017 tarihleri arasında Kadıköy İlçesindeki atıkların toplanması, taşınması,cadde sokak ve açık semt pazar yerlerinin temizlenmesi hizmet alımına ait sözleşme imzalandığını, davalı tarafından 21 çalışanın kıdem tazminatı tutarı olan 673.413,86 TL nin haksız ve hukuka aykırı olarak hak edişlerinden kesildiğini, taraflar arasında düzenlenen ihale sözleşmesi kapsamında çalıştırılan personelin kıdem tazminatlarının tamamından davalının sorumlu olduğunu, aksi halde kıdem tazminatlarından genel hükümler gereği eşit olarak sorumlu olduklarını belirterek şimdilik 200.000,00 TL'nin kesinti tarihinden ya da mümkün olmazsa temerrüt tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; dava dilekçesinin ve talep sonucunun açık olmadığını ve davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİNİN İLK KARARI

Davanın belirsiz alacak davası niteliğinde olduğu ancak davacı tarafın hak edişlerinden kesilen tutarın 673.413,86 TL olduğunu dilekçesinde açıkladığı, buna rağmen belirsiz alacak davası açtığı, dava konusu edilen alacağın gerçekte belirlenebilir alacak olması ve belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği kanaatiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF MAHKEMESİNİN İLK KARARI

Davacı vekili tarafından yapılan istinaf neticesinde istinaf mahkemesi kararında; konusu belirli hale gelse dahi davacının kısmi dava açmasının önünde engel bulunmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

V.İLK DERECE MAHKEMESİNİN İKİNCİ KARARI

Dava açılış tarihinden sonra davalı yanca ödeme yapılarak uyuşmazlığın sona ermesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ve vekalet ücreti istemi yönünden ise dava açılış tarihi itibariyle davacı tarafın haklılığı sabit bulunduğundan davalı yana yükletilmesine dair karar verilmiştir.

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinafında; dava reddedilmesine rağmen vekalet ücretine ve yargılama giderine haksız olarak hükmedildiğini, dayanak gösterilen maddenin uygulamada mülga olduğu belirtilerek idare tarafından yapılan ödemenin göz ardı edildiğini ve HMK 331. maddesi çerçevesinde değerlendirmenin yapılmadığını, maddenin mülga olmasının davalı idareyi haksız yapmayacağını, bu nedenle kararın vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kısmının kaldırılmasını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İhale Genel Tebliği'nin 25/10/2014'te mülga olduğu, davalı belediyenin ise kıdem tazminatları kesintilerini 03/04/2018'te yapmış olduğu dikkate alındığında davalı belediyenin kesinti sebebinin haksız nitelikte olduğu anlaşılmış, ancak konusuz kalan davada mahkeme ilam harcının maktu olması gerektiğinden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmasına ilişkin karar verilmiş, dava konusuz kaldığından yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına dair yeniden hüküm kurulmuş, harçlar kısmında ise ‘80.70 TL harçtan peşin alınan 3.415,50 TL harcın mahsubu ile 3.334,80 TL harcın davacıya iadesine, önceki hükümle yazılan harç tahsil müzekkeresinin işlemsiz geri istenmesine, davacı tarafça yapılan 80,70 TL harç ile 774,93-TL yargılama gideri olmak üzere toplam 855,63‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine’ dair karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepler ve re'sen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuşlardır.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.

2. İlgili Hukuk

HMK 331. madde, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 6. madde

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.