Logo

6. Hukuk Dairesi2023/1503 E. 2023/4380 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Borçlunun, icra takibinde düzenlenen sıra cetveline yaptığı şikayetin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun, icra takibinde düzenlenen sıra cetveline itiraz hakkı bulunmadığı, zira İİK m.142/1 uyarınca sıra cetveline şikayet hakkının sadece paylaşıma konu mal üzerinde haczi veya rehni bulunan alacaklılara ve sıra cetveline girme hakkı bulunduğu halde sıra cetveline alınmayan alacaklılara tanındığı, borçlunun ise alacaklı sıfatı bulunmadığı ve kendisine pay ayrılmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/89 E., 2023/188 K.

DAVA TARİHİ : 08.08.2022

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. İcra Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/469 E., 2022/748 K.

Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince şikayetçi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; İstanbul Anadolu 9. İcra Müdürlüğü'nün 2018/25751 Esas sayılı dosyasından düzenlenen sıra cetvelinde satışa konu olan gayrimenkul üzerinde Toplu Konut İdaresinin ipoteğinin bulunduğunu, bu hususun nazara alınmadığını, ilk sıranın Toplu Konut İdaresine ait olması gerektiğini, ileri sürerek icra memuru muamelesinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Şikayet olunan ... vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlunun sıra cetveline itirazda hukuki yarar ve taraf olma ehliyeti mevcut olmadığından şikayetin usulden reddi gerektiğini, şikayetçi tarafın iddia ettiği gibi TOKİ'nin taşınmazda haczinin bulunmadığını, sıra cetvelinde bulunan hiçbir alacaklının itirazının bulunmadığını, şikayetçi borçlunun süreci uzatma amacını güttüğünü, haksız ve mesnetsiz şikayetin reddini istemiştir.

Şikayet olunan Şekerbank A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; şikayetçi borçlunun taraf olma ehliyeti ve davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığından usulden reddi gerektiğini, sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkemenin genel mahkeme olduğunu, şikayetin süresinde yapılmadığını, taşınmaz üzerinde müvekkilinin ipoteği bulunduğunu sıra cetvelinin usulüne uygun olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir.

Şikayet olunan ... vekili cevap dilekçesinde ; müvekkilinin alacağının amme alacağı kapsamında olduğunu, müvekkilinin alacağının bu nedenle öncelikli konumda olduğunu, şikayetçinin iddialarını kabul etmemekle birlikte sıra cetvelinin hatalı bir şekilde düzenlendiği düşünülse dahi kendilerine sorumluluk atfedilemeyeceğini savunarak şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; takip borçlusunun sıra cetveline itiraz ettiği, borçlunun hakları ihlal edilmiş olmadıkça kural olarak sıra cetveline itiraz hakkı bulunmadığı, İİK 142/1 maddesi gereğince borçlu tarafın alacaklı sıfatı bulunmadığından ve kendisine pay ayrılmadığından, şikayette hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle HMK 114/1-h ve 115/2 md uyarınca şikayetin usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Şikayetçi vekili istinaf dilekçesinde, mesleki mazeretlerinin nazara alınmadan ve bu hususta bir karar verilmeden davanın karara çıkarıldığını, müvekkilinin satışa sunulan dairenin maliki olduğunu, satış bedeli ödendikten sonra kendisine kalacak bedelin, sıra cetveline işlenmediğini, tüm davalılara tebligat yapılmadığını, noksanlıkların tamamlanarak sıra cetvelinin iptali ile yeniden sıra cetveli yapılması gerektiğini, istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK'nın 18/3. maddesinde " Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir edeceği, duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı vereceği, sıra cetveline şikayet davası kural olarak sıra cetveline giren ya da girme hakkı bulunduğu halde sıra cetveline alınmayan alacaklılar tarafından aynı iştirak derecesi ya da üst sırada bulunup kendilerine pay ayrılan alacaklılara karşı açılacağı, (İİK 142/1. Madde) paylaşıma konu mal üzerinde haczi ya da rehni bulunan alacaklının, sıra cetvelinin iptalini istemekte de hukuki yararı olduğu, buna göre sıra cetveline şikayet hakkı takip alacaklılarına tanınmış bir hak olup borçluya sıra cetvelinde pay ayrılmadığından ve borçlunun, alacaklı sıfatı bulunmadığından sıra cetveline yönelik şikayette bulunmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle şikayetçi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Şikayetçi vekili temyiz dilekçesinde; davanın esası olan icra dosyası, satışa sunulan gayrimenkulün tapu kayıtlarının celp edilmediğini, gayrimenkul üzerinde bulunan borçlunun eşine ait alacağın sıra cetveline dahil edilmeden sıra cetveli yapıldığını, tüm taraflara tebligat yapılmadan ve noksan kayıtlarla sıra cetveli düzenlendiğini, müvekkilinin borçlu olduğu, dosya alacaklısının sahte senet ve belgelerle takip yaptığını, bu konudaki itirazlarının ve Cumhuriyet Başsavcılığı dosyası incelenmeden satış işlemlerinin devam ettiğini, ayrıca sosyal konut olan ve devlet tarafından tahsis edilen konutun, bedeli ödenmeden ve devlete olan borç miktarı sorulmadan, satışa çıkarıldığını, müvekkilinin bu konuttan başka konutu olmadığını, tüm ailesiyle sokağa atılması anlamına gelen icra işlemlerin her safhasının hukuka aykırı olduğunu temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sıra cetveline şikayet istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 nci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 140 ve devamı maddeleri

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle ;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.