Logo

6. Hukuk Dairesi2023/158 E. 2024/926 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve tapu kaydındaki şerhin kaldırılması talebiyle açılan davada, sözleşmenin kurulduğu tarihte ifa imkânsızlığı nedeniyle kesin hükümsüz olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme konusu inşaatın imar planına aykırı olması ve belediyenin onay vermemesi nedeniyle ifa imkânsızlığının mevcut olduğu ve sözleşmenin kurulduğu tarih itibariyle kesin hükümsüzlüğünün tespit edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/744 E., 2022/996 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/115 E., 2022/183 K.

1- İlk Derece Mahkemesince "kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve şerhin kaldırılması" talepli davada, davalı yüklenicinin 31.12.2020 tarihine kadar inşaatı bitirmeyi taahhüt ettiğini, sözleşmeye konu parsel üzerinde sözleşme kapsamında yapılmış imalat bulunmadığı, davalı tarafından belediye başkanlığına sunulan mimari projede binanın komple ticari yapı olarak çizilmediği, sadece zemin katın dükkan olarak planlandığı, belediye başkanlığının 17.11.2020 tarihli cevabi yazısında zemin katta dükkan düzenlemesinin imar yönetmeliğine aykırı olduğu belirtilerek, davalı tarafın talebinin reddedildiği, davalı tarafın pandemi nedeniyle belediye meclisinin toplanamamış olmasına ilişkin savunmasının haklı mazeret teşkil etmediği, davacı arsa sahibinin sözleşmeye aykırılık nedeniyle sözleşmeyi feshinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin tespitine ve tapu kaydındaki inşaat sözleşmesi şerhinin kaldırılmasına karar verilmiştir.

2-İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına; "taraflar arasındaki sözleşmede yapılacak binanın komple ticari alan olarak düzenlendiği, dosyada mevcut belediye yazıları ve dosya kapsamıyla sözleşmenin ifa imkanının bulunmadığı, sözleşme tarihi itibariyle sözleşmenin ifasının imkansız olduğu, kurulduğu tarihte ifası objektif olarak imkansız olmakla Türk Borçlar Kanunu'nun 27. maddesi gereğince kesin hükümsüz olduğundan sözleşmenin feshine karar vermek gerekirken, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tek taraflı iade beyanıyla feshedilemeyecek olmasına rağmen davacı arsa sahibi tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin tespitine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı" gerekçesiyle yeniden esas hakkında karar verilmesine ve "davanın kabulüne, taraflar arasında akdedilen Ankara 69. Noterliğinin 26.06.2020/20802 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin kesin hükümsüz olması nedeniyle feshine, Ankara ili, ..., ... Mahallesi, ... ada ... parsel numaralı taşınmazın tapu kaydına 03.11.2020/94735 yevmiye numara ile verilen satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin kaldırılmasına" karar verilmiştir.

3- Bu karara karşı taraflar vekillerince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Kamu düzenine aykırılık hallerinin resen gözetildiği, istinaf nedenleriyle sınırlı ve usulüne uygun olarak istinaf inceleme ve denetiminin yapıldığı; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, yine; dosyada yer alan belediye yazılarından sözleşmenin ifa imkanının bulunmadığının, sözleşme tarihi itibariyle sözleşmenin ifasının imkansız olduğunun anlaşılması, mahkemece alınan bilirkişi raporunun olaya uygun ve içerik itibariyle yeterli ve inandırıcı olması nedeniyle davalı vekilinin, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verildiğinden istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve istinaf masrafından davacının sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik bulunmaması nedeniyle de davacı vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi kararına ilişkin taraflar vekillerinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz eden taraflardan alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18.04.2024 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.