Logo

6. Hukuk Dairesi2023/3277 E. 2025/395 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın ifa imkansızlığı nedeniyle tazminat olarak tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay bozma ilamında belirtilen hususlar ve davacının ıslah dilekçesindeki talep miktarı gözetilerek davalı yüklenici yönünden açılan davanın kabulüne, diğer davalılar hakkında açılan davanın ise pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/1231 E., 2023/622 K.

DAVALILAR : 1-... vekili Avukat ... 2-... 3-... 4-.. vekilleri Avukat ...

İLK DERECE

MAHKEMESİ : İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/175-2017/458

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılar ..., ... ve ...'in murisleri olan...e ait ...İlçesi, ...Mahallesi, 34 ada, 9 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 143 kapı no.lu gecekondunun tapu tahsis belgeli sahibi olduğunu, davalıların Üsküdar 1. Noterliği'nin 27.07.1995 tarihli vekaletnamesi ile bu taşınmaza ilişkin olarak satış yetkisi dahil davalı ...'ı vekil tayin ettiklerini, ayrıca davalıların ... ile harici satış sözleşmesi düzenlediklerini ve gecekonduya ilişkin haklarını 1.500,00 TL bedel ile ...'a sattıklarını, davalı ...'ın da vekalet yetkisine dayanarak davacı ile ...9. Noterliği'nin 12.06.1996 tarihli Düzenleme Şeklinde Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi düzenlediklerini, sözleşme gereği tapu tahsis belgeli gecekondunun ... tarafından 2.100,00 TL bedelle davacıya satıldığını, ayrıca 13.09.1996 tarihli sözleşme ile arsa üzerine yapılacak inşaata ilişkin şartların kararlaştırıldığını, müvekkilinin tapuyu almak için girişimlerde bulunmasına rağmen sonuç alamadığını, İstanbul 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/727 E., 2010/444 K. sayılı kararıyla taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verildiğini, karar gereğince İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2011/7 sayılı satış dosyası ile taşınmazın 13.09.2011 tarihinde 5.200.000,00 TL bedelle satıldığını, bu durumda müvekkilinin taşınmazı edinme imkanının ortadan kalktığını, müvekkilinin taşınmazın satış bedelini ödediği halde tapusunu alamadığını, müvekkilinin ödediği bedelin denkleştirici adalet ilkeleri uygulanarak iadesini istediklerini ileri sürerek şimdilik 52.000,00 TL'nin yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiş, 18.07.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile 384.406,95 TL zararının dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; diğer davalıların murisin ölümüyle haklarını kendisine devrederek ayrıca vekaletname verdiklerini, daha sonra davacı ile yapılan sözleşmeyle zilyetlik hakkını davacıya devrettiğini, davacıya borcu bulunmadığını, 2.100,00 TL bedelin müvekkili tarafından diğer davalılara iade edildiğini, bedelin davacı tarafından diğer davalılardan talep edilmesi gerektiğini, müvekkilinin bu bedeli çekle ödediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Diğer davalılar vekili cevap dilekçesinde; ortaklığın giderilmesi kararından sonra kendilerine 52.000,00 TL verildiğini, 12.06.1996 tarihli sözleşmenin davacı ile davalı ... arasında imzalandığını, sözleşme vekaleten düzenlenmediğinden davalıları bağlamadığını, 2.100,00 TL'nin müvekkillerine ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 19.07.2017 tarihli kararıyla; dava konusu İstanbul ili, ...İlçesi, ...Mah. 34 ada, 9 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın evveliyatında tapuda 15/28 payının Vakıflar Genel Müdürlüğü, 13/28 payının ise İstanbul Belediyesi adına kayıtlı olduğu, bir kısım davalıların murisi ...adına 143 kapı numarası ile 74 m²'lik gecekondu için tapu tahsis belgesi düzenlendiği, davalı mirasçılar ..., ...ve ...in bu taşınmazdaki haklarının ve taşınmazın satışı için 27.07.1995 tarihli vekaletname ile diğer davalı ...'a vekalet verdikleri, davacı ile davalı ...'ın 12.06.1996 tarihinde düzenleme şeklinde satış vaadi ve inşaat yapım sözleşmesi imzaladıkları, 2.100,00 TL'nin sözleşme tarihinde davalı ...'a ödendiği, davacı ve davalılardan ... arasında yapılan satış vaadi sözleşmesinin resmi şekilde yapılmış olması nedeni ile davacı ile davalılar arasında bağlayıcı olduğu, davalı ...'ın malik olmamasının zararın istenmesini engellemeyeceği, gelinen aşamada ifa imkansızlığı bulunması nedeni ile davacının ödediği bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince belirlenmesi gerektiği, bu bakımdan iadeye karar verilirken satış bedeli olarak ödenen paranın alım gücünün ilk ödeme günündeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesinin uygun olacağı gerekçeleriyle davanın kabulü ile 384.406,95 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 19.07.2017 tarihli kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 17.01.2018 tarihli kararı ile; davacı vekili ile davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun reddine, diğer davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına; davacı ile davalılar ..., ... ve ... arasında doğrudan bir akdi ilişkinin bulunmadığı, adı geçen davalıların dava konusu taşınmazı murislerinden intikal eden tapu tahsis belgesine dayalı olarak üzerindeki gecekondu ile birlikte tasarruf ettikleri, satışa ilişkin akdi ilişki bu davalılarla diğer davalı ... arasında olup davacı ile aralarında akdi ilişki bulunduğu, anılan davalılara ödenen 1.500,00 TL'nin davacı adına ödendiğinin ispatlanamamasına göre davalılar ..., ... ve ...'in davacıya karşı sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde sorumlu kabul edilemeyeceklerinden bu davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerekirken mahkemece belirlenen bedelden sorumlu tutulmaları hatalı olduğu gerekçesiyle davalı ... yönünden açılan davanın kabulüne, diğer davalılar hakkında açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 17.01.2018 tarihli kararının süresi içinde davacı vekili ve davalı yüklenici ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesince, davacı vekilinin tüm, davalı yüklenici vekilinin sair temyiz itirazlarının reddiyle; İstanbul 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/727 Esas ve 2010/444 Karar sayılı kararı ile taşınmazın izale-i şüyu suretiyle satıldığı, ifanın imkansız hale geldiği tarih satış kararının kesinleştiği tarih olup mahkemece satış dosyasının kesinleştiği tarih araştırılmak suretiyle bu tarih gözetilerek davacıya satımı ve yapımı üstlenilen dairenin (bağımsız bölümün) rayiç değerinin ek rapor alınarak belirlenmesi, talebi aşmamak ve önceki kararı davacının bu yönden temyiz etmediği gözetilerek karar verilmesi gerekirken bu hususlar gözetilmeden geçersiz sözleşmelerde uygulanan hesaplama yöntemi ile karar verilmesi doğru olmadığı

gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporunda davacının tazminat talebine konu ettiği ve ifanın imkansız hale geldiği 20.09.2011 tarihi itibariyle davacıya düşen bağımsız bölümün rayiç değerinin 1.600.000,00 TL olduğu belirtilmiş ise de Yargıtay bozma ilamında davacının talebini aşmamak ve önceki kararı davacının bu yönden temyiz etmediği gözetilerek karar verilmesi gerektiği belirtildiğinden davacının ıslah dilekçesindeki talebi de aşılmamak kaydıyla davalı ... yönünden açılan davanın kabulü ile 384.406,95 TL'nin davalı ...'tan tahsiline, diğer davalılar hakkında açılan davanın ise pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilin sözleşme ile birlikte davacıya bu bedel karşılığı çek verdiğini, müvekkilin davacının isteği üzerine sonradan satış dahil tüm yetkileri davacının gösterdiği kişilere devrettiğini, gecekondu zilyetlik bedelinin diğer davalılar tarafından alındığını, bu davalıların aldığı müvekkilin hiç bir şekilde tasarruf etmediği ve davacıya iade edilmeyen bir bedelden müvekkilin sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, denkleştirici adalet ilkesi gereği taraflar arasında adaletsiz sonuçlar doğurmaması gerektiğini beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine,

06.02.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.