Logo

6. Hukuk Dairesi2023/707 E. 2023/611 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemine dayalı ilamsız icra takibine itirazın iptali davasında istinaf yoluna başvurulmasına rağmen dosyanın Yargıtay'a gönderilmesinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği tarihten sonra verilen nihai kararlara karşı kanun yolunun istinaf olduğu, davaya konu kararın da bu tarihten sonra verildiği ve Yargıtay bozma kararı üzerine verilmiş bir karar olmadığı gözetilerek dosyanın istinaf incelemesi için Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2015/485 E., 2021/211 K.

DAVA TARİHİ : 28.07.2015

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı şirketin istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesince ihtiyati haciz kararı aşamasında dosyanın Yargıtay temyiz incelemesinden geçtiği, bu bağlamda esasa ilişkin hükme yönelik kanun yolunun istinaf değil temyiz kanun yolu olduğundan bahisle mahalline geri çevrilmesi üzerine; dosya İlk Derece Mahkemesince Dairemize gönderilmiştir.

6100 sayılı HMK'nın 373/4. maddesinde Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir hükmü mevcuttur. Aynı Yasa'nın geçici 3/2 maddesi ise, bölge adliye mahkemelerinin görevi başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. maddesi hükümlerinin uygulanmasına devam olunur hükmünü içermektedir. Buna göre, bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden sonra İlk Derece Mahkemelerince verilen kararlara karşı ilk olarak başvurulacak kanun yolu istinaf kanun yoludur. Bu kuralın istisnaları HMK 373/4 maddesinde belirtildiği gibi Yargıtay bozması üzerine İlk Derece Mahkemesince nihai karar verilmiş olması ve Yargıtay bozması olmamakla birlikte ek 3/2. maddede de belirtildiği gibi istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesinden önce nihai nitelikte bir karar verilmiş olmasıdır.

Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; İlk Derece Mahkemesinin nihai kararı 07.04.2021 tarihli olup, bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden sonradır. Kanun yoluna başvurulan karar da daha önceden nihai karar verilerek temyizen bozulan ve İlk Derece Mahkemesince bozmadan sonra verilen bir karar değildir. Bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden önce temyiz kanun yoluna başvurulmuş olmasa dahi mahkemenin işten el çekmesini gerektiren bir nihai karar verilmiş olması hali de söz konusu değildir. Davanın açılmasından önce değişik iş dosyasında alınan ihtiyati haciz kararının temyizi üzerine Yargıtayca inceleme yapılmış olması, geçici hukuki koruma tedbirleriyle ilgili olduğundan nihai bir kararın temyizen incelenmesi niteliğinde değildir.

Bu durumda, eldeki davada HMK'nın 373/4 ile geçici 3/2 maddesinin uygulaması mümkün olmayıp, Bölge Adliye Mahkemesinin faaliyete geçmesinden sonra verilen karara karşı yapılan kanun yolu başvurusunu inceleme görevi Yargıtaya değil, ilgili Bölge Adliye Mahkemesince ait olduğundan dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere temyiz incelemesi yapılmaksızın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesi için ilk derece MAHKEMESİNE İADESİNE, 15.02.2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.