Logo

6. Hukuk Dairesi2023/78 E. 2023/4388 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı yüklenicilerle arasında yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine rağmen, bağımsız bölümün muvazaalı şekilde başkalarına devredilmesi nedeniyle tapu iptali ve adına tescil istemiyle açılan dava.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile yükleniciler arasında yapılan sözleşme, davacının ödeme yapması ve dairede ikamet etmesi, davalıların tescil yükümlülüğünü yerine getirmeyerek taşınmazı muvazaalı bir şekilde devirleri, diğer davalıların da iyi niyetli olmadıkları gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1113 E., 2021/1350 K.

DAVA TARİHİ : 10.01.2019

HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2019/28 E., 2020/1134 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı yükleniciler ... ve ... arasında düzenlenen 30.04.2008 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 2 no.lu meskenin 95.000,00 TL bedel karşılığında müvekkiline satışının kararlaştırıldığını, satış bedelinin ödendiğini ve 2008 yılından itibaren müvekkilinin dairede ikamet ettiğini, ancak bağımsız bölümün muvazaalı şekilde diğer davalılara kısa aralıklarla devredildiğini ileri sürerek; dava konusu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1-Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığından husumet yöneltilemeyeceğini, davacının sunmuş olduğu sözleşmenin tapuya şerh edilmediğini, 10 yıllık zamanaşımı süresinin doğduğunu, muvazaa iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin davacının tahliyesi için talepte bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2-Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava konusu 2 no.lu bağımsız bölüm için ödeme yaptığı ve halen ikamet etmekte olduğu, davalı yükleniciler tarafından bağımsız bölümün ilk olarak devredildiği davalı ...’nın davalı ... ile aynı evde ikamet ettiği, diğer davalı ...’in ise tahliye başvurusu bulunmadığı, rayiç değerin çok altında bedelle daireyi satın aldığı, aynı apartmanda birden fazla daireyi satın aldığının tespit edildiği, satış bedeline ilişkin delil de sunulmadığı, davacının bağımsız bölümde ikamet etmesine rağmen davalıların bu durumu bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, devir işlemlerinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin görevsiz olduğunu, zamanaşımı ve husumet nedeniyle davanın reddi gerektiğini, yargılamaya konu sözleşmenin noterde düzenlenmediğini ve tapuya şerh verilmediğini, geçersiz sözleşmeye dayanılarak hak iddia edilmesinin iyiniyet ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, muvazaa iddiasının ispatlanamadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; görev itirazının yerinde olmadığı, davacının davalı yükleniciler ... ve ...’dan bir adet konut alarak konutu teslim aldığı ve kullanımında bulunduğu, yüklenici davalıların arsa sahiplerine yönelik tescil davası açarak dava konusu taşınmazın da aralarında bulunduğu bağımsız bölümlerin adlarına tescilini sağladığı, ödemeler ve teslim koşulu sağlanmasına rağmen tescil borcunu yerine getirmeyerek taşınmazı davalılardan yüklenici ...’nın oğluna devrettikleri, baba oğul arasındaki bu devir işleminin gerçek satış olmadığı, davalı ...'in, Furkan Kara’nın davacı ile aynı binada oturduğu, taşınmazın davacı tarafından kullanıldığını ve davacıya satış vaadedildiğini bilecek durumda bulunduğu, sonrasında taşınmazın yine aynı binada yüklenicilere ait başkaca taşınmazlarla birlikte değerinin çok altında bir bedelle davalı ...’e devredildiği, içinde davacı otururken basit bir araştırma ile temliki öğrenebilecek davalı ...’in TMK 1024 maddesi uyarınca iyi niyetli kabul edilemeyeceği gibi satış bedelinin de muvazaayı kanıtladığı gerekçesiyle, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan temliken tescil, mümkün değilse tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369, 370 ve 371. maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 1987/2 Esas - 1988/2 Karar ve 30.9.1988 Tarihli Kararı.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde belirtilen gerekçelerle temyiz edilmiş ise de, istinaf mahkemesince yapılan ve yukarıda belirtilen değerlendirmeler usul ve yasaya uygun olduğundan davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalı ...'den alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.