"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/862 E., 2024/1170 K.
ASIL DOSYADA
ŞİKAYETÇİLER : 1- ... 2-... 3-...
4-... 5-... 6-...
7-... 8-... 9-... 10-... 11-... 12-...
13-... 14-... vekili Avukat ...
...
ŞİKAYET OLUNANLAR : 1-İlke Factoring A.Ş. 2-... Factoring A.Ş.
vekili Avukat ...
ASIL VE BİRL. DOSYADA
ŞİKAYET OLUNAN : Türkiye Emlak Katılım Bankası A.Ş. vekili Avukat ...
BİRLEŞEN 2013/1165 ESAS SAYILI DOSYADA
ŞİKAYETÇİ : ... vekili Avukat ...
ŞİKAYET OLUNAN : 1-Birleşim Varlık Yönetim A.Ş. vekili Avukat ...
Onur Demirdöven
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 22. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/903 E., 2024/132 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı birleşen dosyada şikayetçi vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. ŞİKAYET
Asıl dosyada şikayetçi vekili, müvekkilleri tarafından şikayet dışı borçlu şirket aleyhine işçilik alacakları nedeniyle ilamsız takipler başlattıklarını, bu dosyalardan borçlunun İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/28 Esas sayılı dosyasından kaynaklanan harç iadesi alacağına haciz konulduğunu, vergi dairesince paranın bir kısmının taraflarına ödediğini sonrasında ilk haczin şikayet olunan T. H. Emlak Bankası A.Ş‘ye ait olduğu gerekçesiyle ödenen paranın iadesi için muhtıra gönderildiğini, yasaya uygun olarak yapılan ödemelerin iadesinin işçilerin mağduriyetini kat kat artıracağını, şikayet olunan T. H. Emlak Bankası A.Ş‘ye ait dosyadan düzenlenen sıra cetvelinin hatalı olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada şikayetçi ... vekili, şikayet dilekçesinde, müvekkilinin şikayet dışı borçlu şirketler ile yapmış olduğu 29.12.2006 tarihli Avukatlık Hizmet ve Ücret Sözleşmesi çerçevesinde şikayet dışı borçlu şirketlere, İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/28 Esas sayılı dosyasında avukatlık ve danışmanlık hizmeti verildiğini, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 166. maddesi gereğince alacağın tahsili için takip başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, İstanbul 20.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/28 Esas sayılı dosyasından kaynaklanan harç iadesine haciz konulduğunu, vekalet ücreti alacağının rüçhanlı alacak olmasına rağmen sıra cetvelinde son sıraya alındığını, sıra cetvelinin hatalı olduğunu, yine sıra cetvelinde alacaklarının hatalı olarak eksik gösterildiğini, müvekkili alacağının ilk sıraya alınması gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
Asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan T. H. Emlak Bankası A.Ş vekili cevap dilekçesinde; dava dışı borçlunun alacaklı olduğu İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/28 Esas sayılı dosyasında harç iadesine konulan ilk haczin müvekkiline ait olduğunu sıra cetvelinin usulüne uygun düzenlendiğini savunarak şikayetin reddini istemiştir.
Birleşen dosyada şikayet olunan ... ve diğerleri vekili cevap dilekçesinde; Birleşen davada şikayetçi ...’ın şikayet dışı borçlunun alacaklı olduğu İstanbul 20.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/28 Esas sayılı dosyasında vekil olarak yer almadığını, avukatlık hizmet ve ücret sözleşmesine dayalı alacağın rüçhanlı olmadığını savunarak birleşen davacının şikayetinin reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl dosyada şikayetçilerin 14 adet dosyadan talep ettikleri alacakları işçilik haklarından kaynaklanmakta ise de şikayetçilerin haciz tarihlerinin şikayet olunan T. H. Emlak Bankası A.Ş’nin haczinden sonraki tarihli olduğu ve takip dayanaklarının İİK’nın 100. maddesinde sayılan belgelerden birisine dayanmaması nedeniyle hacze iştirak haklarının olmadığı, sıra cetveline konu paranın asıl davada şikâyetçilerden geri istenen paralarla ilgisi olmadığından, şikayetçilerin paranın iadesine yönelik muhtıranın iptali için açtıklarını ileri sürdükleri şikayetin sonucunun beklenmesine gerek olmadığı, taşkın haciz iddiasını yalnızca borçluların ileri sürebileceği gerekçesiyle asıl dosyada şikayetçiler vekilinin sıra cetvelinin iptaline yönelik iddialarının yerinde olmadığı, birleşen dosyada şikayetçinin sıra cetveline itirazları bakımından, şikayet dışı borçlular ile şikayetçi avukat ... arasında adi usulde düzenlenen 30.11.2006 tarihli ''Avukatlık Hizmet ve Ücret Sözleşmesi''nin örneğini sunmuş ise de alacağa konu ilamda ismi yazmayan ve vekaletname sunmayan şikayetçi alacağının Avukatlık Yasası’nın 166. maddesinde belirtilen öncelik hakkından yararlanamayacağı, bu nedenle sıra cetvelinde birinci sıraya alınmasına yönelik şikayetin yerinde olmadığı gerekçesi ile asıl ve birleşen dosyanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde birleşen dosyada şikayetçi vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile şikayete konu sıra cetveli ile paylaşımına karar verilen harç iadesine karar verilen İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2023/28 E sayılı, 13.04.2012 tarihli ilamında borçluların vekili olarak Av. ...ve Av....'nun isimlerinin bulunduğu, mahkeme tarafından hükmedilen ilam vekalet ücretinin ilamlı icraya konu edildiği ve ilamda ismi yazan vekillerden Av....a ödendiği, şikayetçinin müvekkili ile yaptığı 30.11.2006 tarihli vekalet ücreti sözleşmesinde kararlaştırılan ücretin, asıl edimin eklentisi olarak ya da konusu vekalet ücreti olan bir davada ayrıca ilama bağlanmadığı bu durumda Avukatlık Ücret Sözleşmesinin avukatla iş sahibini bağladığı, uyuşmazlık konusu ücret alacağının 162. maddesindeki rüçhan hakkı kapsamında olmadığı gerekçesiyle birleşen dosyada şikayetçi ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Birleşen dosyada şikayetçi ... vekili temyiz dilekçesinde; borçlu şirketin ...Denizcilik A.Ş. ile birleştiğini, bu nedenle 06.04.2004 tarihli vekaletnamenin borçlu şirkete ait olduğunu, bilirkişi raporunun soyut ve denetimine elverişli olmadığını, talep etmelerine rağmen yeni bir bilirkişi raporu alınmadığını, eksik inceleme sonucu karar verildiğini, müvekkilinin harca konu davanın hemen başından itibaren, büyük ve etkin bir rol üstlendiğini, 2003 ve 2004 yıllarında başlayan hukuki ihtilaf için hukuki hizmet sunduğunu, müvekkilinin verdiği bu hizmetlerin İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/575 E. sayılı dosyasında verilen tanık beyanlarıyla da sabit olduğunu, müvekkili tarafından hazırlanarak Avukat ...a iletilen temyize cevap dilekçesinin taslağı ile bu taslağın noktalama işaretlerine kadar aynı olan yargılama sürecinde dosyaya sunulan temyize cevap dilekçesi ve çalışma arkadaşları tarafından ...Şirketler Grubu ile grubun daimi avukatları ve diğer avukatlara gönderilen bilgi, tavsiye, görüş ve rapor niteliklerindeki sayısız mail ve faks mesajlarının yerel mahkemeye sunulduğunu, müvekkili alacağının sıra cetveline konu sağlanmış olan avukatlık hizmeti karşılığı ücret alacağı olduğunu, bu nedenle, Avukatlık Kanunu'nun 166/2. maddesi uyarınca, rüçhanlı alacak olduğunu ve alacağın vekaletname tarihi itibariyle birinci sıraya kaydedilmesi gerektiğini, dava dışı borçlular ile müvekkil arasındaki avukatlık sözleşmesinde ...grubu tarafından yukarıda belirtilen dosyada şikayet olunanlardan sulhen veya yargı yoluyla 35 milyon ABD Doları ve üzeri tahsilat yapılması halinde, Avukat ...’a nakden ve defaten 5000.000 ABD Doları ek vekalet ücreti verileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkillerinin içerisinde bulunduğu mali kriz ve bir çok diğer talihsizlik dolayısıyla, vekalet ücretini alamadığını, bu nedenle 14.5.2013 tarihinde icra takibi başlattığını, şikayet olunan Emlak Bankası’nın alacağının imtiyazlı olmadığını, müvekkili alacağının rüçhanlı olduğunu, bu nedenle Emlak Bankası’nın alacağından önceki sıraya kaydedilmesi gerektiğini, ileri sürülen nedenler ve re'sen nazara alınacak nedenlerle kararın bozulmasını temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, asıl ve birleşen dosyada sıra cetveline şikayet istemine ilişkindir
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, şikayet şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup birleşen dosyada şikayetçi vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin birleşen dosyada şikayetçiden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.