Logo

6. Hukuk Dairesi2024/498 E. 2024/4954 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, yapılaşma imkanı bulunmayan parseller bakımından feshedilip feshedilemeyeceği ve tapu iptal tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yüklenicinin edimini yerine getirdiği oranda arsa sahibine karşı bağımsız bölümlerin devrine dair şahsi hak kazanacağı, yapılaşma imkanı bulunmayan parsellerde imalat yapılmadığından sözleşmenin bu parseller bakımından feshedilebileceği ve tapu iptal tescil talebinin kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1816 E., 2023/1538 K.

KARAR : Davanın Kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/956 E., 2021/352 K.

1- İlk Derece Mahkemesince, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil davasında taraflar arasındaki sözleşmede belirlenen oranda taraflar arasında paylaşımın yapıldığı, yüklenicinin %95 oranında ifayı gerçekleştirdiği dava konusu 19 ve 20 no.lu parsellerde yapılaşma imkanı bulunmadığı, bu nedenle herhangi bir imalat yapılmadığı, davaya konu parseller bakımından davalının talepte bulunmayacağı, aksinin kabulünün hakkaniyete aykırı olacağı gerekçesiyle taraflar arasında akdedilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 19 ve 20 no.lu parsele münhasır olarak feshine, 19 ve 20 parselde kayıtlı taşınmazların davalı adına olan tapusunun iptali ile davacılar adına miras hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiştir.

2- İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi tarafından, taraflar arasındaki sözleşme bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı arsa sahibine verilecek bağımsız bölümlerin sayısının imar uygulamasından sonra oluşacak imar durumuna göre oluşacak daire sayısının %26 oranındaki miktar olduğu, davalı yüklenici tarafından arsa sahiplerine verilmesi gereken bağımsız bölümlerin arsa sahiplerine teslim edildiği ve bir kısmının teslime hazır hale getirildiği, yapılaşma imkanına göre diğer parsellerdeki inşaatın yapım durumuna göre sözleşmenin geriye etkili fesih şartlarının oluşmadığı, parsellerdeki tamamlanma oranına göre de eldeki davaya konu talebi ileri süremeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında verilmek suretiyle davanın reddine, karar verilmiştir.

3- İstinaf Mahkemesinin bu kararına karşı davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2022/2215 E. ve 2023/2990 K. sayılı ilamıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici edimini yerine getirdiği oranda arsa sahibine karşı kendisine bırakılan bağımsız bölümlerin devrine dair şahsi hak kazanacağından, inşaat tamamlanmadan yükleniciye arsa sahiplerinin devrettiği taşınmaz hisseleri avans niteliğinde olduğu, dava konusu parseller haricinde diğer parsellerde yüklenicinin inşaatı %95 oranında tamamladığı, sözleşmede belirlenen oranda taraflar arasında paylaşılma yapıldığı, dava konusu 19 ve 20 parseller bakımından herhangi bir imalat yapılmadığı, dava konusu parsellerde yapılaşma imkanı da bulunmadığından, davaya konu parseller bakımından davacının tapu iptal ve tescil talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde davanın reddi doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

4- İstinaf Mahkemesince, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, bozma ilamında açıklanan gerekçelerle, davanın kabulüne, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ve eki olan sözleşmelerin 19 ve 20 parsel sayılı taşınmazlar yönünden geriye etkili feshine, taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına miras payları oranında tapuya tesciline, karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Kamu düzenine aykırılık halleri ile kesin bozma doğrultusunda ve usuli kazanılmış hak ilkesinin re'sen gözetildiği; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin temyizindeki sebepler yerinde görülmemiştir

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine 18.12.2024 tarihinde kesin olarak oy birliği ile karar verildi.