"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/584 E., 2022/13 K.
HÜKÜM/KARAR : Asıl Davada Karar Verilmesine Yer Olmadığına, Birleşen Davanın Kısmen Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen temyiz incelemesinden geçen asıl davada tapu iptali ve tescil, birleşen davada itirazın iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın asıl davada karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı-birleşen davada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1-Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirket ile davalı arsa sahibi arasında 31.10.2012 tarihinde düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeyle arsa üzerindeki her katta 3 daire olmak üzere toplam 12 adet daireden oluşan bir bina yapılmasının kararlaştırıldığını, bu dairelerden dördünün davalı arsa sahibine, diğer sekiz dairenin ise müvekkiline kalacağını, müvekkili şirketin sözleşmeyle yüklendiği edimlerinin tümünü yerine getirtiğini, binanın sözleşmeye uygun olarak yapıldığını ve büyük oranda tamamlandığını, arsa sahibinin ise, sözleşme gereği müvekkiline düşen daireleri devretmediğini ileri sürerek, sözleşme gereği kararlaştırılan sekiz adet dairenin tapularının müvekkili adına kayıt ve tescilini, mümkün olmaması halinde sekiz adet dairenin bedelinin tespit edilerek tazminat olarak davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
2-Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ... vekili vermiş olduğu 23/01/2015 tarihli dava dilekçesinde, davalı ile Yalova .... Noterliğinde yapmış olduğu 31/10/2012 tarihli 6864 yevmiye no.lu düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre davalı müteahhidin belirtilen günde ve şekilde işi bitirip teslim edemediği takdirde kira yoksunluğu olarak her ay her bir daire için 1.000,00 TL gecikme tazminatı vermeye mecbur olduğunu, davalının işi zamanında bitirip teslim edemediği için Yalova İcra Müdürlüğünün 2014/19961 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1-Davalı cevap dilekçesinde, davacının sözleşme gereği edimlerini tam ve eksiksiz yerine getirmediğini, ortak kullanıma ait bodrum katla zemin katta davacıya düşen daireyi birleştirerek ters dubleks olacak şekilde daire yaptığını, edimini eksiksiz yerine getirmeyen davacının, kendisinden edimini yerine getirmesini isteyemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
2-Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde, sözleşmeye göre 30.03.2014 tarihinde bitirilmesi gerekli olan binanın erken bitirildiğini, ancak davacının teslim almaktan kaçındığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, taraflar arasında 31.10.2012 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, inşaatın davacı tarafından yapılıp bitirilmiş olduğu, ancak davacıya devredilecek bağımsız bölümlerin devrinin gerçekleşmediği, sözleşme hükümlerine göre davacı yüklenici tarafından yerine getirilmeyen hususların davalı arsa sahibinin açacağı bir dava ile karşılanabileceği, eldeki dava açısından ise, bağımsız bölümlerin davacı yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında sözleşme hükümlerince paylaştırılması gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile Yalova ili ... ilçesi ... Mahallesi 4986 parsel'de kayıtlı taşınmazda bulunan davalı adına tapuya kayıtlı zemin kat 1-3, 1. kat 4-6, 2. kat 8, 3. kat 10-11-12 sayılı bağımsız bölümlerin tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1-Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
2-Yargıtay (kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 17.04.2017 tarih ve 2015/1985 Esas, 2017/1151 Karar sayılı kararı ile "6098 sayılı TBK'nın 97. maddesine göre, karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifasını talep eden kimse sözleşmede aksine bir hüküm yoksa, kural olarak kendi borcunu ifa etmedikçe karşı taraftan edimin ifasını isteyemez. İmar mevzuatına uygun imalat, inşaatın iskân alınabilecek duruma getirilerek fiili ve hukuki yönden eksiksiz olarak arsa sahibine teslim edilmesi anlamını taşır ve sözleşmeye göre inşaatı eksiksiz tamamlaması gereken yüklenici bu edimini yerine getirince kendisine düşen bağımsız bölümlerin arsa payının devrini isteyebilir. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde, ücret, devri kararlaştırılan arsa payıdır. Kural olarak, ücret (arsa payı) sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa (kademeli ferağ öngürülmemişse) işin yapılmasından sonra ödenir (devredilir). Bu durumda, inşaat yapma borcunu yerine getirmeyen yüklenici, arsa sahibinden tapu devrini isteyemez.
Somut olayda, davalı arsa sahibi, davacı yüklenicinin edimlerini tam ve eksiksiz yerine getirmediğini savunmuş olup, inşaatta bir kısım eksikliklerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı arsa sahibine ait bağımsız bölümlerdeki eksik imalat belirlenerek buna mukabil bağımsız bölüm veya bölümlerin teminat olarak arsa sahibinin uhdesinde bırakılması ya da belirlenecek bu miktarın depo ettirilerek tapu iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır" gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 30.01.2020 tarih, 2017/242 Esas, 2020/19 Karar sayılı kararı ile, asıl davanın kabulü ile Yalova ile ... ilçesi, ... Mahallesi 4986 parselde kayıtlı bulunan taşınmazdaki davalı adına kayıtlı bulunan zemin kat 1-3, 1. kat 4-6, 2. kat 8, 3. kat 11 ve 12 sayılı bağımsız bölümlerin tapu kayıtların iptaline, davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1-Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
2-Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 08.03.2021 tarihli 2020/1963 Esas, 2021/689 Karar sayılı ilamı ile, asıl davaya yönelik taraf vekillerinin tüm, birleşen davaya yönelik ise davalı yüklenici vekilinin diğer temyiz itirazları reddedilerek, birleşen davada davacı yüklenici vekilinin temyiz itirazları yönünden karar "Taraflar arasında akdedilen Yalova .... Noterliği’nin 31.10.2012 tarih 6864 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’ne göre “...inşaat temel üstü ruhsatın alım tarihinden itibaren 15 ay içerisinde bitirilecek, anahtar teslimi sureti ile mal sahibine tam ve noksansız iskanı alınmış şekilde 30.03.2014 tarihinde teslim edilecektir. Anahtar teslimden maksat inşaatın hukuken ikmal edilip kat irtifakını kurulmuş olması, iskan raporunun alınmış olması, içinde oturulabilir halde bahçe tanzimi ve aydınlatmanın yapılmış olmasıdır….” şeklinde olup, davalı yüklenici vekili tarafından yapı kullanma izin belgesinin 12.05.2014 tarihinde alındığı, dosya kapsamında ise bozma öncesi ve sonrasında yapılan keşif ve alınan raporlardan sözleşmedeki teslim şartına aykırı olabilecek başkaca eksiklik bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, sözleşme kapsamında teslim şartı olarak kabul edilen yapı kullanma izin belgesinin alınması gereken 30.03.2014 tarihi ile belgenin alındığı 12.05.2014 tarihi arasında gecikme tazminatı miktarı olarak hesaplanan 5.600,00 TL tazminata hükmedilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, 30.03.2014 tarihi ile takip tarihi arasındaki süre üzerinden tazminata hükmedilmesi hatalı olmuş, hükmün bozulması uygun bulunmuştur" gerekçesiyle bozulmuştur.
D. İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl dava yönünden "Mahkemece verilen kararın Yargıtay kararıyla onanması yönünden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dava yönünden ise "Yalova İcra Müdürlüğünün 2014/19961 Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen kabul kısmen reddi ile; borç miktarının 5.600,00 TL olduğunun tespitine, takibin bu miktar üzerinden devamına" karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-birleşen dosya davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-birleşen dosya davacı vekili temyiz dilekçesinde, mahkemenin kararına konu yaptığı ve kira tazminatı başlangıcı olarak kabul edilen yapı kullanma izin belgesinin alınmış olmasının anahtar teslimi yerine geçmemesi gerektiğini, zira bu konuda davacı tarafından davalı-birleşen dosya davacısına yapı kullanma izin belgesi alındığına dair bir bildirim yapılmadığını, yine yapının sözleşme hükümlerine aykırı şekilde yapıldığı belirlenmiş iken sözleşme hükümleri gereği arsa sahibi lehine hüküm tesis edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira davacı arsa sahibinin sözleşmeye aykırı imal edilen yapıyı bu haliyle kabule zorlanamayacağını ileri sürerek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Asıl ve birleşen dava kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmış olup, asıl davada davacı yüklenici tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat, birleşen davada ise, arsa sahibi gecikme tazminatı kapsamında kira bedelinin tahsiline yönelik başlatılan ilamsız icra takibine davalının süresinde itirazı üzerine itirazın iptali talebinde bulunmuştur.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddeleri, 1086 sayılı HUMK'nın 427 ve devamı maddeleri
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesinin 2 nci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 427 nci maddesi ile 439 uncu maddesinin 2 nci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda karar verildiği, davacı tarafça ileri sürülen temyiz nedenlerinin daha önceki bozma kapsamı dışında kaldığı ve kesinleştiği anlaşılmakla mahkemece verilen kararda isabetsizlik görülmemiştir.
3.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi karanının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uymakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı-birleşen dosyada davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı-birleşen davada davacı ...'den alınmasına,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.