"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2018/1633 E., 2022/489 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alaıcak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 04.07.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davacı vekili Avukat ... geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 16.03.2013 tarihli Danışmanlık Hizmeti Sözleşmesi imzalandığını, davacının sözleşme uyarınca üzerine düşen edimleri yerine getirmesine rağmen davalı yanca bakiye hizmet bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, 130.000,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasında herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, sözleşme olduğu iddia edilen belgenin tarafların toplandığı günü gösteren toplantı tutanağı olduğunu, kaldı ki bu belgenin iptal edildiğine dair 28.03.2013 tarihli tutanağın da düzenlendiğini, davacı yanca müvekkiline hiçbir hizmet verilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 16.03.2013 tarihli toplantı tutanağının tarafların temsile yetkili kişileri tarafından imzalanması, konu kısmının "1 no.lu maddedeki işlerin takibi ve yapılma hk sözleşme" olarak belirtilmesi ve tarafların edimlerinin ayrı ayrı gösterilmesi karşısında sözleşme niteliğinde olduğu, davalının anılan belgenin sözleşme niteliğinde olmadığı savunmasına hem açıklanan nedenlerle hem de davalının 28.03.2013 tarihli tutanakla 16.03.2013 tarihli belgenin iptal edildiğini belirtmesi karşısında iştirak edilmediği, 28.03.2013 tarihli iptal tutanağının ise, davacı taraf adına imza atan ...'in davacının SGK'lı çalışanı olması, temsil ve ilzama yetkili olmaması nedeniyle geçerliliğinin bulunmadığı, taraflar arasında 16.03.2013 tarihinde sözleşme ilişkisi kurulduğu ancak hizmete konu idare mahkemesi dosyalarına sunulan belgeler ile davacı yanca hizmet nedeniyle tanzim edilmiş olan belgeler karşılaştırıldığında, dava dosyalarındaki dilekçe ve raporların davacı tarafından sağlanan argümanlar olmadığı, bu dilekçelerde yer alan görüşlerin çok daha farklı yaklaşımlar içerdiği, bu nedenle davacı tarafından geliştirilmedikleri ayrıca davacının beyanında geçen 20.000,00 TL'lik ödemenin taraf kayıtlarında yer almadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davacının sözleşme tarihi itibarıyla edimini yerine getirmek için tüm görevlendirmeleri yaptığını, 27 personelini bu işte çalıştırdığını, alanında uzman bilim adamlarından kaynak ve rapor topladığını, çalışmalar sonucu tanzim edilen evrakın davalı yetkilisine e-posta marifetiyle gönderildiğini, bilirkişinin bu belgeler hakkında görüş beyan etmediğini, geçerliliği mahkemece de kabul edilen sözleşme ile üstlenilen edimlerin eksiksiz yerine getirildiğini, sunulan belgelerin kullanılmamış olmasının sözleşme bedeline hak kazanmaya engel teşkil etmeyeceğini kaldı ki sözleşme ile hizmetten sonuç alınması halinin ek ödemeye bağlandığını, davacı argümanlarının kullanılmaması halinde bedele hak kazanılamayacağına dair madde de bulunmadığını ayrıca davalının işin gereği gibi ifa edilmediğine dair ihtar vb. bildirimi olmadığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da söz konusu olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tacir olan taraflar arasındaki danışmanlık hizmeti sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 1 inci maddesi ile 2 nci maddesinin birinci fıkrası, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 20 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Davacının alacağına dayanak 16.03.2013 tarihli 'Toplantı Tutanağı Formu' başlıklı belgenin; tarafların yetkili temsilcileri tarafından imzalanması, konu kısmının "1 no.lu maddedeki işlerin takibi ve yapılması hakkında sözleşme" olarak belirtilmesi ile tarafların edimlerini ayrı ayrı göstermesi dikkate alındığında, mahkemenin taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulmuş olduğuna dair tespiti yerinde olmuştur.
Davacı taraf dosyaya sunmuş olduğu 25.03.2013 tarihli e-posta içeriğine dayanarak, sözleşme uyarınca üzerine düşen edimleri ifa ettiğini ileri sürmüştür. Davacının sözleşmenin ifası kapsamında davalı şirket yetkilisine gönderdiği belgelerin sözleşmeye uygun olarak düzenlenmiş olması ifa için yeterlidir. Hazırlanan bu dökümanın davalı yanca İdare Mahkemelerinde görülen dava dosyalarında kullanılıp kullanılmaması, edimin ifa edildiği ve ücrete hak kazanılmış olduğu gerçeğini değiştirmeyecektir. Sözleşme içeriğinde bunun aksi doğrultuda bir hüküm de bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece; 16.03.2013 tarihli sözleşme konusu hizmet ile davacı tarafından e-posta ekinde gönderilmiş olan belge ve çalışmalar üzerinde ehil bilirkişi marifeti ile yapılacak inceleme neticesinde, tanzim edilen belgelerin edimin ifası için yeterli olup olmadığı tespit edilerek oluşacak uygun sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
8.400,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekil ile temsil olunan davacıya verilmesine,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgilisine iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,04.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.