"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen itirazın iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile aralarında düzenlenen 09.04.2013 tarihli mermer işleri sözleşmesi ve ek protokollere göre Acıbadem Üniversitesi İçerenköy Kampüsü Projesinde üstlendiği imalâtları yaptıklarını bu işlerin geçici ve kesin kabullerinin yapıldığını, buna rağmen bakiye 116.561.61 TL alacaklarının ödenmediğini, yaptıkları icra takibine de davalı tarafından itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptâli ile takibin devamına, icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; sözleşmede kullanılacak mermer malzemenin ‘bianko carrara extra’ olarak belirlendiğini, sözleşmeye göre düzenlenen 4 numaralı hakediş raporunda, mermer işleri imalâtındaki hata ve kusurlar nedeniyle kesintiler yapıldığını, davacının ihtarlara rağmen eksik ve ayıpları gidermediğini açıklayarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 13/11/2017 tarihli ve 2015/768 Esas, 2017/967 Karar sayılı kararıyla; alınan bilirkişi raporu ve tarafların ticari defterleri ile davacının 27.567,46 TL cari hesap alacağı ve taraflar arasındaki 09.04.2013 tarihli sözleşme ve bu sözleşmeye ek olarak yapılan çeşitli tarihlerdeki protokoller kapsamında 60.429,10 TL hak ediş alacağı toplam 87.996,56 TL ile takip tarihine kadar faizi olmak üzere toplam 89.862,41 TL alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın bu miktar üzerinden kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 18/02/2020 tarihli ve 2018/452 Esas, 2020/267 Karar sayılı kararıyla; tarafların istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesi 20.10.2020 tarihli 2020/1792 Esas, 2020/2826 Karar sayılı kararı ile, mahkemece 27.567,46 TL cari hesap alacağı ile birlikte hakedişe girmeyen 25.010,42 TL ile 4 nolu hakedişten kesilen 28.832,42 TL'nin kısmen kabulüne karar verildiği, oysa ki taraflar arasındaki sözleşmenin ihale mevzuatına dahil bir sözleşme olmayıp yapım işleri genel şartnamesinin sözleşmenin eki olmadığı, bu nedenle aralarında düzenlenen hak edişlerin bir hesap mutabakatı niteliğinde olup taraflarca itirazsız imzalanması halinde kesinleştiğinden yapılan kesintilerle ilgili olarak davada talepte bulunulmasının mümkün olmadığı, mahkemece hakedişe girmeyen mermer duvar zemin kimyasal temizlik ve emprenye bedeli 25.010,42 TL ile 27.567,46 TL cari hesap alacağı toplam 52.577,88 TL asıl alacak üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken daha fazla miktar üzerinden kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, ayrıca alacağın yapılan yargılama ile belirlenip likit kabul edilemeyeceği belirtilerek davalı yararına bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafın Yargıtayca belirlenen 25.010,42 TL asıl alacak üzerinden ihtarname ile davalıyı temerrütte düşürdüğü tarihten takip tarihine kadar T.C.Merkez Bankasınca kısa vadeli avans işlemlerine uygulanan avans faizini talep edebileceği, davacının talep edebileceği işlemiş faizin 782,96 TL olduğu belirlenmiş olup davalı tarafından ... 23. İcra Müdürlüğünün 2015/12922 E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 25.010,42 TL hak ediş alacağı ve bu alacak üzerinden 782,96 TL takip tarihine kadar talep edilebilecek işlemiş faiz ile 27.567,46 TL cari hesap alacağı olmak üzere toplam 53.360,84 TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı şirketin toplam 52.577,88 TL (25.010,42 + 27.567,46 TL) asıl alacağı üzerinden T.T.K 1530/7 maddesi gereğince faiz talep edebileceğine, alacak yapılan yargılama ile belirlendiğinden ve likit kabul edilemeyeceğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararına esas aldığı raporda Yargıtay'ın bozma gerekçeleri esas alarak 4 no.lu ve görmezden geldiği 5 no.lu hakedişlerin asıl alacak hesabına katılmaması gerektiğine kanaat getirildiği, oysa ki, müvekkili tarafından yapılan işlerin ve bunların bedelinin ne olduğu, davalı tarafından eksik yapıldığı iddia edilen, uygunsuz görülen işlerin de ne olduğu ve bu eksiklik ve uygunsuzlukların derhal müvekkili tarafından giderildiğinin dosya münderecaatından anlaşıldığı, davalı şirketin 10.12.2013 tarihli 4 no.lu hakediş raporunda yapılan uygunsuz işlere ait 20.000 TL. Ve 28.830,42 TL. bedellerin geçici olarak kesildiği ve ödemesinin ona göre yapıldığı daha sonra bu uygunsuzlukların giderildiği ve 5 no.lu hakedişe tekrar ilave edildiği, Daire kararında 5 no.lu hakedişe ilave edilen giderilen uygunsuzluklara ilişkin bedelleri ve tümüyle 5 no.lu hakedişi yok sayıldığından verilen kararın yasaya aykırı olduğu, ayrıca alacak sabit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesine gerek olmadığına dair kararın da yerinde olmadığı gerekçeleriyle kararının bozulmasını istemiştir.
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; mahkemenin gerekçeli kararında, 25.010.-42.-TL mermer duvar zemin kimyasal temizlik ve emprenye bedelinin hakedişe dahil edilmesinin kabulünün hatalı olduğu, sözleşmenin “Ek-10, Fiyatlandırmaya Esas Teklif Formu” gereğince imalatta kullanılacak malzemenin tanımının “bianco carrera extra” olarak belirlenmiş, mermer imalatlarında bu malzemelerin kullanılacağının davacı şirket tarafından kabul edildiğini, bu hususta 4 numaralı hakediş raporunda kesintiler yapıldığını, bahsi geçen kusurların giderilmesinin talep edilmesine rağmen davacı şirketin hatalı imalatları ile ilgili herhangi bir işlem yapmadığı, eksik ve hatalı imalatların giderilmediğini, davacı şirketin sözleşmede belirtilen cinste mermer kullanmaması, davacı şirketin sözleşmeye aykırı davranışı sebebiyle davalı müvekkil şirketin sorumlu tutulamayacağı, tespit dosyası nezdinde alınan raporda tespit edildiği üzere volakas mermerinin taraflar arasında imzalanan sözleşmede belirtilen bianco carrera mermerine göre yaklaşık olarak %30 oranında daha ucuz olduğunu beyanla kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan imalât bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptâli istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Fazla yatırılan harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıdan yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.01.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.