"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2021/497 E., 2022/102 K.
DAVA TARİHİ : 18.05.2015
HÜKÜM/KARAR : Kabul
1- İlk derece mahkemesince, davalı yükleniciden (aynı zamanda yapsatçı) temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil davasında davacının edimini yerine getirmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
2- İlk derece mahkemesinin bu kararına karşı davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesi’nin 2018/4964 Esas, 2019/397 Karar sayılı ilamıyla ve taşınmaza ait onaylı mimari proje ve kat irtifakı projesi temin edilerek mahallinde keşif yapılarak sözleşmeye konu yerin hangi bağımsız bölüme isabet ettiğinin tespiti, davacıya satışı vaadedilen bağımsız bölümün dava dışı kişilerin mülkiyetinde olduğunun anlaşılması halinde bu kişiler de davada taraf kılınması varsa şahsi hakların yarışması ve mülkiyet edinilmesi nedeniyle muvazaaya ilişkin taraf delilleri toplanılması gerektiği, dava konusu bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı olduğu anlaşıldığı takdirde ve mahkemece tescile yönelik hüküm kurulması halinde; TBK'nın 97. maddesinde yer alan birlikte ifa kuralı gereği dava konusu bağımsız bölümün sözleşme tarihindeki satış bedelinden ödenmeyen kısmı belirlenmesi ve bu bedel davacıya depo ettirildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek hüküm bozulmuştur.
3-İlk derece mahkemesince, bozma ilamına uyularak davanın kabulü ile 21441 ada 10 parsel C Blok zemin kat 3 no.lu bağımsız bölüm sayılı taşınmaz davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
4- İlk derece mahkemesinin bu kararına karşı davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesi’nin 2021/366 Esas, 2021/2799 Karar sayılı ilamı ile taraflar arasında imzalanan 24.08.2005 tarihli sözleşmede satış bedelinin ülke parası dışında başka bir para birimi ile ödenmesinin belirlendiği, dosya içerisine alınan 11.04.2016 tarihli bilirkişi raporunda, davacının dava konusu daireden dolayı davalıya bakiye 5565,00 Euro borcu bulunduğunun tespit ediliği, bilirkişi raporu ile ödenmediği tespit edilen 5565,00 Euro'nun fiili ödeme günündeki (Mahkemece paranın depo edilmesine karar verildiği gün) rayiç üzerinden Türk Lirası karşılığının tahsiline karar verilmesi gerekirken, davanın açılma tarihindeki mevcut kur esas alınarak belirlenen Türk Lirasının tahsiline karar verilmesi doğru görülmediği belirtilerek hüküm bozulmuştur.
4- İlk derece Mahkemesi bozma üzerine verdiği karara karşı davacı vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Kamu düzenine aykırılık halleri ile uyulan bozma ilamının içeriği ve usuli kazanılmış hak ilkesinin resen gözetildiği; kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı ve özellikle temyiz incelemesinin davacı tarafın temyiz itirazlarına yönelik yapıldığı dikkate alındığında; davacı vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 13.06.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.