"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1349 E., 2024/1918 K.
DAVACILAR : 1-... 2-... vekili Avukat ...
İLK DERECE MAHKEMESİ : Milas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)
SAYISI : 2022/21 E., 2024/37 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalının S.S. ...... Arsa ve Konut Yapı Kooperatifine üye olduğunu, davalının kooperatifteki hissesini üçe bölerek, 1/3'er hisselerini 1996 yılında müvekkillerine devrettiğini, Kırıkkale 5. Noterliği'nin 22.12.2000 tarihli 10605 yevmiye numaralı Satış Vaadi Sözleşmesi ile taşınmaz ve hisse devrini açıkça beyan ve kabul etmesine rağmen davalının hisse ve taşınmaz pay devrini yapmadığını ileri sürerek, davalının kooperatif hissesinin ve hisseye ait taşınmazın ayrı ayrı 1/3'er hissesinin müvekkillerine ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu hisse tespiti için S.S. ...... Arsa ve Konu Yapıt Kooperatifi'ne karşı açılması gerektiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacıların kooperatif hissedarı olduklarına dair kayıt bulunmadığını, aidatların müvekkili tarafından ödendiğini, davacılar tarafından yapılan ödemelerin kendi kullandıkları dönemlere ilişkin olduğunu, sözleşmenin muvazaalı olduğunu, taşınmaz satış vaadinden elde edilecek hakkın tapu iptali ve tescil olduğunu, taşınmazın dava tarihine göre rayiç değerinin tespit edilmesini ve kalan miktarın davacılardan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ettiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 19/1. maddesine göre kooperatif ortaklığının en az bir pay içerdiği, birden fazla kişinin aynı pay için ortak olması veya bir payın yarısının başka birisine devrinin mümkün olmadığı, davacıların üyeliğine ilişkin kooperatif tarafından alınmış bir yönetim kurulu kararının bulunmadığını, kaldı ki kooperatif üyeliğinin tespiti isteminin kooperatife yönelik açılması gerektiği gerekçesi ile kooperatif üyeliğinin tespiti isteminin reddine, kooperatif payına özgülenen taşınmazın ayrı ayrı 1/3'er olacak şekilde davacılara ait olduğunun tespiti talebi yönünden dava konusu taşınmazda 28.02.2019 tarihinde ferdileşme işleminin gerçekleştiği, davacıların eda davası açılabilecekken tespit davası açmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresinde davacılar vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; kooperatife ve taşınmaza ilişkin tüm ödemelerin üçe bölünerek müvekkilleri ve davalı tarafça yapıldığını, tarafların kendi aralarında şahsi hak talebi doğuracak şekilde tespit davası açma zorunluluğu doğduğunu, paya ilişkin ortaklığın bölünememesi nedeniyle müvekkillerinin kooperatife karşı dava açmakta hukuki yararlarının bulunmadığından husumet yönünden davanın reddi kararının hukuka aykırı olduğunu, ferdileşme işleminin dava sonrası yapıldığını akabinde tapu iptal tescil davası açtıklarını ve davanın halen derdest olduğunu, yerel mahkemece tapu iptal tescil davasının sonucunun beklenmesi, aksi halde davanın reddi yerine davanın konusuz kaldığı yönünde karar verilerek davanın açıldığı tarihte müvekkillerinin dava açmakta haklı oldukları gözetilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi gerektiğini beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayanılarak, davalıya ait kooperatif hissesinin ve hisseye ait taşınmazın ayrı ayrı 1/3'er hissesinin davacılara ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere özellikle dava tarihi itibariyle henüz ferdileşmenin gerçekleşmediği, 28.02.2019 tarihinde ferdileşme sonrası davacılar tarafından taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davası açıldığı gerekçesine göre usul ve kanuna uygun olup, davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1. maddesi hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacılara yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.