"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2076 E., 2023/2091 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2020/35 E., 2022/298 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 18.03.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekilleri Avukat ..., Avukat ...'nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı kurum tarafından ...Liman Sahasının çok eski tarihlerden beri kullanıldığını, 04.04.1989 yılında dava dılı TCDD ile “...Liman Silosu” protokolü imzalandığını, buradaki tesislerde yıllık 300.000 ton gemi yolu ile ithalat ve ihracat amaçlı yükleme ve boşlaltma yapıldığını, bu işlemlerden alınacak ücretlerin her yıl yayınlanan genelgelerle belirlendiğini ve en son 1,50 USD/ton olarak belirlendiğini, ...Liman işletme hakkının TCDD ve davalı arasında imzalanan işletme hakkının devrine ilişkin protokolle 25.02.2015 tarihinde 39 yıl süreyle devredildiğini ve TCDD’nin devri 30.06.2015 tarihli yazısı ile bildirdiğini, davalı tarafından 11.04.2016 tarihinde gönderilen yazı ile 02.03.2016 tarihinden itibaren yükleme boşaltma ücreti olarak 4,5 USD/ton uygulanacağının bildirildiğini, davacı tarafından bunun makul seviyeye indirilmesinin talep edildiğini, 10 yıldan fazla süredir 1.50 USD/ ton uygulanan tarifenin 4,5 USD/ton uygulanması için maliyet artışı vs gibi hiçbir sebep olmadığını ileri sürerek davacı kurum tarafından ödenen tahmil tahliye bedelinin 02.03.2016 tarihinden itibaren 1,50 USD/ton olarak belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile aralarında bir sözleşme olmadığını, TCDD ile yapılan sözleşmenin 9.14.2 maddesi uyarınca 02.03.2016 tarihinden sonra davalının kendi belirleyeceği miktar üzerinden ücretlendirme hakkı olduğunu, fiilen teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ile TCDD liman Ücretleri tarifesinin uygulanacağının kararlaştırıldığını, bu tarihten sonra davalının kendi belirlediği tarifeyi “Rekabet Korunması Hakkında Kanuna” aykırı olmayacak şekilde uygulama hakkına sahip olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ...Liman sahasının işletme hakkının 39 yıl süre ile davalıya verildiği, sözleşmenin 8.2.4. maddesine göre limana ilişkin olarak TCDD ile üçüncü kişiler arasında akdedilmiş ve sözleşme ile hukuki ve ekonomik olarak işleticiye devredilecek sözleşmelerin listelerinin ek 9.5'te gösterildiği, sözleşmenin 5.2.4. maddesine göre TMO'nun TCDD ile imzalanan sözleşmeleri çerçevesinde 4 numaralı rıhtımın öncelikli kullanım hakkının sözleşmenin süresi boyunca devam edeceği, söz konusu rıhtımın sadece TMO ve Denmar tarafından kullanılacağı, işleticinin TMO ve Denmar'a ait yüklerin bulunmadığı zamanlarda kullanma hakkının saklı olduğu, yine 5. maddede işleticinin taşınmazları alt kiralamalar hariç olmak üzere devredemeyeceği ve teminat olarak gösteremeyeceği, 9.5. maddesi ile yürürlükteki sözleşmelerin akıbetlerinin belirlendiği, buna göre TCDD'nin sözleşme imza tarihi öncesinde üçüncü kişilerle imzalamış olduğu sözleşmenin işleticiye devredileceği, sözleşmelerin sürelerinin sonuna kadar devam edecekleri işleticinin yürürlükteki sözleşmelerle ilgili olarak daha ağır şartları ve uzun süreleri kabul etmeye zorlanamayacağı, devri mümkün olmayan sözleşmelerin sona ermeleri üzerine yenilenmeyeceği, kiracıların kira sözleşmelerinin konusunu oluşturan taşınmazların sözleşme sürelerinin sonuna kadar kalmalarına müsaade edileceği, elde edilecek olan gelirlerin işleticiye ait olacağı, sözleşmenin 9.14. maddesindeki fıkralara göre işleticinin sözleşme imza tarihini takip eden ilk yılın sonundan itibaren liman hizmetlerine ilişkin ücret tarifelerini belirlemeye yetkili olduğu, işleticinin tarifeleri rekabetçi bir anlayış ile belirlemek ve fahiş fiyatlandırmadan kaçınmak zorunda olduğu, sözleşmenin ilk yılın sonuna kadar uygulanacak tarifelerin ek 9.14.2'de yer alan tarifelerden daha yüksek olmayacağı aksi takdirde TCDD tarafından işleticiye sözleşmenin 17. maddesi gereği süreli para cezasının uygulanacağı hususlarının düzenlendiği, sözleşmenin 8. maddesi kapsamında ek 9.5'te gösterilen yürürlükteki sözleşmelerin de işleticiye devredildiği ve işleticinin bu sözleşmelere göre ticari ilişkisinin devam edeceği, davacı TMO'nun da ek 9.5'te yer alan üçüncü kişiler arasında yer aldığı, sözleşmeye göre ilk 1 yıl içerisinde liman hizmetleri tarifelerinde ücretlendirme yapılmayacağının davalı tarafından taahhüt edildiği ve davacı yönünden ilk 1 yıl içerisinde ücretlendirmede bir değişiklik yapılmadığı, söz konusu sürede TCDD tarafından uygulanan tarifelerin uygulanmaya devam edildiği sözleşmede işleticinin takip eden 1 yıldan sonraki (02.03.2016 dan sonra ) tarifeleri belirleme yetkisi verilmiş ise de, sözleşmenin 9.14.1. maddesine göre tarife ücretlerinin fahiş fiyatlandırmadan uzak ve rekabetçi anlayışa uygun olarak belirleneceğinin düzenlendiği, dosyaya getirilen emsal uygulamalar ve bilirkişi raporlarındaki belirlemelere göre liman işletmelerine benzer faaliyetlerde birim fiyatlarının 3-3,5 USD ortalamasında bulunduğu TCDD ile TMO arasında belirlenen ücretlendirmenin dava tarihindeki piyasa fiyatları ile uyumlu olmadığı ve düşük kaldığı davalı tarafından istenen birim fiyatın piyasa şartlarına uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde;
a. Dava konusu liman tarife ücretlerinin belirlenmesinde esas alınması gereken değer tespiti ve emsal irdelenmesi iş ve işlemlerinin dava konusu alanda uzman SPK Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanlarınca Uluslararası Değerleme Standartları (UDS) normları çerçevesinde değerlendirilmek suretiyle tespit edilmesi gerektiğini,
b. Sunulan emsallerden görüleceği üzere 4,5 USD/ton olarak belirlenen bedelin fahiş olduğunu, taleplerinin haklılığının ortada olduğunu, USD olarak belirlenmiş bir bedelin, USD’nin Türk Lirası karşısında sürekli değer kazanmasına rağmen fahiş bir şekilde artırılması, hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığını,
c. Davalı tarafın kuruluşa verilen regülasyon görevi kapsamında hububat sevkiyatlarını etkileyen hareketlerde bulunmaya devam ettiğini, halihazırda limana yanaşmayı bekleyen gemileri için fahiş fiyat tarifesini diretmekte olduğunu beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1. maddesi hükmü uyarınca ONANMASINA,
28.000,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtaydaki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.