"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1452 E., 2024/1751 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2016/222 E., 2022/872 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı kooperatifin ortağı olan müvekkilinin kooperatife karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, kooperatifçe yapılan ferdileşmede müvekkiline kurada D 7 no'lu dairenin isabet ettiğini, dairenin tapusunun kooperatiften talep edildiğini ancak uzunca bir süre oyalandığını, daha sonra bu dairenin bir kısım davalılara satıldığının ve dairenin tapusunun davalılar arasında muvazaalı olarak el değiştirdiğinin tespit edildiğini ileri sürerek, dava konusu 95502 ada, 1 parsel’de kain D 7 no’lu bağımsız bölümün müvekkiline ait olduğunun tespitine, davalılar arasındaki danışıklı işlemlerle yapılan devir ve temliklerin iptali ile müvekkili adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde taşınmazın müvekkiline tahsisine, bunun da mümkün olmaması halinde taşınmazın davalı kooperatif adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu bağımsız bölüm 847 ada, 8 parselde kayıtlı iken sonradan ada ve parsel numarasında değişiklik yapıldığı ve 95502 ada 1 parselde kayıtlı olduğunu, 847 ada, 8 parselle ilgili olarak davalı kooperatifin üst birliği olan ... Konut Yapı Kooperatifleri Birliği ile Ankara 25. Noterliği'nin 14.07.1994 tarihli ve 38857 numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi Yoluyla İnşaat Sözleşmesi düzenlendiğini ancak yüklenici edimini süresinde yerine getirmediğinden kendilerince sözleşmenin feshi ve tazminat talebiyle Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2006/496 E. sayılı dosyası ile dava açıldığını, 31.12.2007 tarihli ve 2007/483 K. sayılı kararla sözleşmenin feshine karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, daha sonra müvekkili ile davalı yüklenici kooperatif arasında feshedilen sözleşmeyle ilgili olarak bir tasfiye protokolü taslağı hazırlandığını, iş bu davayla benzer olup aynı ada ve parselle ilgili olarak müvekkiline karşı 2009 yılında değişik mahkemelerde açılan seri davalarda bir kısım mahkemece verilen davanın kabulü yönündeki kararların kendilerince temyizi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nce bu kararların bozulduğunu, bu kararlara karşı Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin kendi kararlarında direndiğini, yaptıkları temyiz üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun yerel mahkemelerinin kararlarını değişik gerekçelerle bozduğunu, Hukuk Genel Kurulu kararlarında ayrıca yüklenici kooperatifin feshedilen sözleşmeyi devralarak inşaatları bitirdiği, arsa maliki ... ile bir tasfiye protokolü yapıldığı, ancak ne var ki protokol uyarınca verilmesi gereken para ile bağımsız bölümlerin verilip verilmediğinin netleştirilmesi gerektiği hususlarının belirtildiğini, ayrıca inşaatın 847 ada, 8 parsel üzerinde yapıldığı, ancak dosya kapsamında belirlenen parsel üzerinde kaç daire yapıldığı ve paylaşımın ne şekilde olacağının da anlaşılamadığı, bu durumda mahkemece bozma ve karar düzeltme aşamalarında gösterilen hususlara ek olarak protokol hükümlerinin yerine getirilip getirilmediği ve davacı yanca tescili istenen bağımsız bölümün yükleniciye bırakılacak yerlerden olup olmadığının araştırılması gerektiğinin belirtildiğini, adı geçen tasfiye protokolü taslağında belirtilen paranın müvekkiline ödenmediği gibi dava konusu bağımsız bölümün yükleniciye bırakılacak yerlerden olup olmadığı ile ilgili olarak arsa malikleri ile yüklenici arasında bir yazılı sözleşme de yapılmadığını, Tasfiye Protokolü taslağının yüklenici kooperatifin üst birliği ile yapılan, "Gayrimenkul Satış Vaadi Yoluyla İnşaat Sözleşmesi"nin feshine ilişkin Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 31.12.2007 tarihli kararından sonra yapıldığını, bu tarihten sonra müvekkiline taslak protokolde belirtilen paranın ödenmediğini, müvekkilinin buna karşın iyi niyetli olarak % 30 hesabı ile benzer durumdaki bir kısım üyeye avans mahiyetinde devir yaptığını, ancak taslak protokolde belirlenen para ödenmediğinden devir işlemlerini durdurduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... cevap dilekçesinde; dava konusu daireyi ...'ten 14.02.2013 tarihinde satın aldığını, satış bedelinin bir kısmını nakit, bir kısmını da kredi çekerek ödediğini, halen kredi taksitlerini ödemeye devam ettiğini, daire üzerinde Vakıflar Bankası ...Şubesi tarafından konulan ipotek bulunduğunu, tapu kaydı başkasına ait iken dairenin kiralandığı iddiasının mesnetsiz olduğunu, şu anda dairede kiracı olduğu söylenen kişinin oturmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı kooperatif temsilcileri duruşmada; davacının kooperatife borcu olduğu için kendisine daire verilmediğini, halen de 40.000,00 TL civarında borcu bulunduğunu, kooperatif alacağını tahsil edemediği için arsa sahibi ...'a borçları olduğunu, tasfiye protokolüne uyamadıkları için hangi dairelerin arsa sahibine bırakılacağı hususunun netleştirilemediğini, dava dilekçesi ekinde sunulan dava konusu dairenin davacıya ait olduğuna ilişkin belgeyi kendilerinin verdiğini ancak buna uyamadıklarını, çünkü kooperatifi devraldıkları zaman daireden fazla üye olduğunu savunmuşlardır.
Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının aidat borcunu ödemediği ve kooperatif aidatlarını ödemediğinden ortaklıktan çıkarılması kararı alındığı ancak tebliğin yapıldığına dair tespitin yapılamadığı, bu nedenle davacının kooperatif üyeliğinin devam ettiği, davacının aidat borcunun 20.487,50 TL olduğu, davacı tarafından tapu iptali talep edilen D blok, 7 no'lu dairenin davalı kooperatif veya davalı arsa maliki ...'a kalacak dairelerden olup olmadığının tespit edilemediği, davalı kooperatifin, arsa maliklerinden bağımsız bölüm tescilini talep etme hakkının doğup doğmadığının belirlenemediği, davalı kooperatif ile davalı arsa sahibi ...arasında düzenlenen tarihsiz tasfiye protokolünde ve/veya dosya kapsamında hangi bağımsız bölümlerin davalı arsa sahibi ...a ve hangi bağımsız bölümlerin davalı kooperatife verildiğine yani paylaşıma ilişkin herhangi bir yazılı evrak sunulmadığı, bu nedenle bu konuda bir belirleme yapılamadığı, öte yandan davacı her nekadar taşınmazın davalılar arasında muvazalı olarak el değiştirdiğini ileri sürmüş ise de; davalı ... ve davalı ...’e ait nüfus kayıt örneklerine göre, ...'in, ... ’in yeğeni olduğu, ...İlçesi ...Mahallesi, 9502 ada, 1 no'lu parsel üzerinde bulunan D blok, 1. kat, 7 no'lu bağımsız bölüm numaralı taşınmazın; ... adına kayıtlı iken, 14.02.2013 tarihli ve 1502 yevmiye numarası ile satış ve ipotek işlemi sonucu yeğeni ... adına tescil edildiği, davalı ... tarafından sunulan cevap dilekçesi ve eki belgelerde; taşınmazın Vakıflar Bankası Ankara ...Şubesi'nden kredi kullanılmak suretiyle tapudan resmi şekilde alındığının ileri sürüldüğü, bu haliyle davacı tarafın muvazaa iddiasını ispatlar şekilde her hangi bir delil sunmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davacının kooperatif üyesi olduğunu, davacının kooperatif üyeliğinden çıkarıldığına dair iddialara dayanak yapılan bildirimlerin davacıya tebliğ edildiğinin ispatlanamadığını, dava konusu yapılan D - 7 no'lu bağımsız bölümün çekilen kura sonucu davacıya isabet ettiğini, davacıya kura sonucu isabet eden D - 7 no'lu bağımsız bölümü davacıya fiilen teslim edildiğini, davalı ... ile diğer davalılar olan arsa sahipleri arasında bir takım davalar olduğunu, davacıya isabet eden ve davacı tarafça fiilen kiraya verilmek suretiyle tasarruf edilen D - 7 no'lu bağımsız bölümün davalı arsa sahibi olan ... tarafından yeğeni olan ...'e satıldığını beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, kooperatif ortaklığına bağlı olarak kendisine tahsis edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili, bunun mümkün olmaması halinde taşınmazın davalı kooperatif adına tescili istemlerine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1. maddesi hükmü uyarınca ONANMASINA,
Temyiz harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.