"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/327 E., 2024/210 K.
DAVACILAR : ... vd. vekili Avukat ...
VASİ : ...
Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili, davalının maliki olduğu ve müvekkillerinin kiracı olarak oturduğu dava konusu 6071 ada, 4 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı, 3. Kat, 6 numaralı bağımsız bölümün satışı hususunda davalıyla müvekkillerinin sözlü olarak anlaştıklarını, müvekkillerinin davalıya peşinat olarak 20.000,00 TL ödediklerini, daha sonra taşınmazın satış bedeline mahsuben müvekkillerinden Müge...ın babasına ait aracın davalıya devredildiğini, bakiye satış bedeli karşılığında da 108.000,00 TL tutarında 48 adet senet tanzim edildiğini ve senet bedellerinin müvekkilleri tarafından ödendiğini, satış bedelinin tamamının ödenmiş olmasına rağmen davalının taşınmazın devri için müvekkillerinden bir miktar daha para talep ettiğini ve bu miktarın da ödendiğini, davalı tarafından müvekkillerinden ... adına taşınmaz satış yetkisini içeren vekaletname düzenlendiğini, ancak vekaletnamede taşınmaz bilgileri yanlış yazıldığından tapuda taşınmazın devrinin gerçekleştirilemediğini, ayrıca müvekkillerinin dava konusu taşınmazda 60.000,00 TL miktarında tadilat yaptırdığını da belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere dava konusu taşınmazın müvekkili ...adına tescili ile 10.000,00’er TL manevi tazminat; ikinci kademede ödenen satış bedelleriyle dava konusu taşınmaz için yapılan masrafların ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini ile 10.000,00’er TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, bahse konu senetlerin müvekkilinin davacılara vermiş olduğu borç karşılığında düzenlendiğini, ödenmeyen senetler ve kira alacakları için icra takibi başlatıldığını, müvekkili tarafından kaleme alınmış bir mektup olmadığını, araç devrinin ise davayla bir ilgisi olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 08.04.2022 tarihli ve 2019/214 Esas, 2022/186 Karar sayılı kararında; Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda yapılan incelemede, davacıların ödeme yaptığı bankanın cevabına göre davacılar tarafından davalının ortak hesabına 50.020,00 TL ödeme yapıldığı, davacılarca dosyaya sunulan "Sen güle güle evinde otur.” ifadesinin bulunduğu mektubun yazı kısmının davalının eli ürünü olmadığı ancak imzanın davalının eli ürünü olduğu, davalının davacılardan ... lehine verdiği vekaletnamede 6 numaralı bağımsız bölümden bahsedilse de taşınmazın bulunduğu adanın bir rakamının yanlış yazıldığı ve bu yüzden devrin gerçekleştirilemediği, bilgilerinin düzeltilerek yeni vekaletname verilmesi sonrasında ise bu kez de taşınmazda tedbir bulunması nedeniyle devrin gerçekleşmediği, neticeten yapılan yargılama ve toplanan delillere göre davacıların dava konusu taşınmazı davalıdan haricen satın aldıkları, davalının harici satış nedeniyle davacı ...’e vekalet verdiği ve vekaletnamede taşınmazın davacı ......a devri konusunda açık bir irade beyanının bulunduğu, satış nedeniyle verilen 48 adet senetin bedelinin banka kanalıyla ve elden olmak üzere ödendiği, sonrasında senetlerin aslının davacıların uhdesine geçtiği, davalının cezaevinden davacılara gönderdiği mektupta “Sen güle güle evinde otur.” ifadesinin kullanıldığı, tüm bu hususlar ve delil başlangıcı niteliğindeki vekaletname ve mektup içeriği birlikte değerlendirildiğinde harici satışla bedeli ödendiği halde tapuda devrin yapılmadığı gerekçesiyle; davanın kabulüne, Adana ili,... ilçesi, ...Mahallesi, 6071 ada, 4 parsel, 3. Kat 6 numaralı bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacılardan ...adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin 08.04.2022 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 23.03.2023 tarihli ve 2022/4209 Esas, 2023/1717 Karar sayılı ilamında; dava konusu uyuşmazlığın; harici satın almaya dayalı tapu iptali ve tescil, manevi tazminat; ikinci kademede maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olup tapulu taşınmazın harici satışının hüküm ifade etmemesi durumunda, tarafların verdiklerini geri alabileceği, yerel mahkemece, dava konusu tapulu taşınmazın harici satışının mümkün olmadığı gözetilmeksizin tapu iptal ve tescil istemi konusunda kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı, geçersiz sözleşmenin varlığı halinde taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verdiklerini geri alabileceklerinden, davacının terditli tazminat istemine ilişkin delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesi, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; bozma ilamı doğrultusunda tapu iptal ve tescil talebinin reddine, davacıların dava konusu taşınmaza yaptıkları iyileştirmelerin bedeli olan 51.718,25 TL ile davalıya ödendiği ispatlanan 57.980,00 TL’nin dava tarihine güncelleştirilmiş karşılığı olan 117.956,92 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, davacılarca davalıya devrolunduğu iddia edilen araç yönünden dava ispatlanamadığından reddine, eldeki dava malvarlığına yönelik bir dava olduğundan, şartları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Davalının temyiz istemi yönünden temyiz masraflarının yatırılmaması sebebiyle davalı tarafın temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde;
a. Taraflar arasında taşınmazın satışına dair yapılan sözleşmenin sırf usule uygun yapılmadığı gerekçesiyle yok hükmünde sayılmasının hukuka aykırı olduğunu,
b. Dava konusu taşınmazın güncel satın alma değerinin tespiti üzerinden belirlenecek bedelin davalıdan yasal faizi ile alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesi gerektiğini,
c. Raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediğini,
d. Davaya konu taşınmazın satış bedelinin bir kısmı olarak davacı ...'ın babası Nihat Yaşayan adına kayıtlı aracın devri davalı ...'ın o dönemlerde icralık borçları olduğu için ismini vermiş olduğu başka şahıs adına devri yapılmış olup satış üzerinden 20 yıl geçmesi nedeniyle, mahkemece resen araştırma yapılması taleplerinin değerlendirilmediğini beyan etmektedir.
C. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, harici satımdan kaynaklanan tapu iptali ve tescil, ikinci kademe tazminat istemine ilişkindir
Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Onama harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
04.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.