Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3680 E. 2024/4683 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ecrimisil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davalı ve davacı vekilinin istinaf başvurularını reddetme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davalı vekilinin istinaf başvurusunu hüküm altına alınan ecrimisil bedelinin kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle HMK m. 352/1-b uyarınca, davacı vekilinin katılma yoluyla yaptığı istinaf başvurusunu ise davalının başvurusunun reddine bağlı olarak HMK m. 348/2 uyarınca reddetmesi usul ve yasaya uygun olduğundan, temyiz başvuruları reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

EK KARAR TARİHİ : 04.07.2024

SAYISI : 2024/1550 E., 2024/1723 K.

DAVACILAR : ... vekilleri Avukat ... vd.

DAVA TARİHİ : 27.12.2018

KARAR : Usulden ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/413 E., 2024/43 K.

Taraflar arasındaki ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece; asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvuru dilekçelerinin ayrı ayrı usulden reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1.DAVA

Davacı vekili dava dilekçesi ile, tarafların kök muris...ten kalan 1729 parsel A Blok 29 numaralı bağımsız bölüm, 2669 parsel A Blok 11 numaralı bağımsız bölüm, 77 parsel 5 numaralı bağımsız bölüm ve 123 parsel 20 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazlarda paydaş olduklarını, taşınmazların muristen davalı ile (müvekkilinin eşi olan) ...'a intikal ettiğini, ...'ın ölümü ile ise yine paylı olarak müvekkiline kaldığını, müvekkilinin dava konusu taşınmazlardan yararlanmasına izin verilmediğini ileri sürerek 56.437,50 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Birleştirilen davada davacı vekili, asıl davadaki taleplerini tekrar ederek, dava konusu 2669 parsel sayılı taşınmazdaki A Blok 13 nolu dubleks bağımsız bölümün haksız kullanımına karşılık 16.562,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının müvekkiline ihtarname göndermediğini, ortaklığın giderilmesi davası açtığını, dava konusu taşınmazlarla ilgili müvekkili ile davacının eşi müteveffa ...'ın arasında anlaşma yapıldığını, taşınmazların anlaşmaya göre kullanıldığını, davacının kardeşler arasında yapılan rızai taksimi kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulü ile asıl davada 11.905,75 TL, birleştirilen davada 8.335,10 TL ecrimisilin dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 13.06.2024 tarihli kararı ile davacının miras hissesine düşen talep edebileceği ecrimisil tutarının asıl dava yönünden 11.905,75 TL, birleştirilen dava yönünden 8.335,10 TL olarak tespit edildiği ve bu miktarlar üzerinden mahkemece davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verildiği, HMK 341/2. Madde uyarınca istinaf eden aleyhine hüküm altına alınan ecrimisil bedelinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 28.250,00 TL'nin altında olduğu, HMK 341/2 maddesi uyarınca 28.250,00 TL'ye kadar verilen hükümlerin kararın verildiği tarih itibariyle kesin olduğu gerekçesiyle, davalının istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.07.2024 tarihli ek kararı ile her ne kadar davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusunda bulunmuş ise de dosyanın 13.06.2024 tarihinde karara çıktığı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun miktar yönünden reddine karar verildiği, davacı vekilinin süresinde istinaf başvurusu olmadığı, HMK 348/2 maddesi uyarınca davalının başvurusu da esasa girilmeden reddedilmekle, katılma yoluyla istinaf başvurusu değerlendirilmeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesinin reddi kararının hatalı olduğunu belirterek ve istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü esasa ilişkin gerekçeleri tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı vekili, istinaf dilekçesinin reddi kararının hatalı olduğunu belirterek ve istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü esasa ilişkin gerekçeleri tekrarla, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ecrimisil istemli davada Bölge Adliye Mahkemesince istinaf dilekçelerinin reddine ilişkin 13.06.2023 tarihli kararın ve 04.07.2023 tarihli ek kararın hukuka uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

Miktar veya değeri istinaf kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 344 üncü maddesi uyarınca istinaf edilemez. İstinafa konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

6100 sayılı Kanun’un 348 inci maddesinin 2 nci fıkrasına göre, “İstinaf yoluna başvuran, bu talebinden feragat eder veya talebi bölge adliye mahkemesi tarafından esasa girilmeden reddedilirse, katılma yolu ile başvuranın talebi de reddedilir.”

3. Değerlendirme

Bölge Adliye Mahkemesinin temyize konu edilen 13.06.2023 tarihli kararı ve 04.07.2023 tarihli ek kararı, usul ve yasaya uygun olduğundan hükmün onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi 13.06.2023 tarihli kararının ve 04.07.2023 tarihli ek kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.