Logo

7. Hukuk Dairesi2024/4675 E. 2025/209 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşen hükmün, imar uygulaması sonucu oluşan yeni parsellerin tapu kaydına etki edecek şekilde tavzih edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşen hükmün tavzihi için mülga 1086 sayılı HUMK 428 ve 439/2. maddelerinde belirtilen sınırlı sebeplerin varlığı gerektiği, somut olayda bu sebeplerin bulunmadığı ve bozma kararına uygun olarak verilen tavzih talebinin reddine dair kararın usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/4 E., 2020/120 K.

Mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyarak tavzih talebinin reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili 02.03.2022 tarihli dilekçesinde; mera niteliğindeki taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi istemli açılan davada davanın kabulüne dair verilen kararın onanarak kesinleştiğini, 521 ada 6, 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların 2012 yılında yapılan imar uygulaması ile çeşitli imar parsellerine şuyulandırıldığı, hüküm fıkrasının kadastral parsellere yönelik olduğu belirtilerek tapuda infazının sağlanmadığı gerekçesiyle tavzih isteminde bulunmuştur.

II. CEVAP

Davalı vekili; süre geçtiğinden tavzih talep edilemeyeceğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

1. Mahkeme 21.04.2022 tarihli ek kararı ile; davacı vekilinin tavzih talebinin kısmen kabulü ile 521 ada 6, 521 ada 8, 4806 ada 5 ve 5140 ada 1 numaralı parsellerin davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptaline, 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 10 uncu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/B maddeleri gereğince söz konusu taşınmazların mera vasfı ile sınırlandırılarak özel siciline kayıt ve tesciline, dava konusu eski 521 ada 7 parsel yeni 5410 ada 2, 3, 4, 5 ve 6 sayılı parseller yönünden tavzih talebinin reddine karar vermiştir.

2. Davacı vekilinin 08.07.2022 tarihli dilekçesi ile tavzih talebinin reddine karar verilen taşınmazlar yönünden maddi hatanın düzeltilerek tavzih talebinin kabulüne karar verilmesinin istemesi üzerine Mahkeme 08.07.2022 tarihli ek kararında; 21.04.2022 tarihli tavzih kararının 2 numaralı bendinde 5140 ada olması gerekirken 5410 ada olarak yazıldığını, maddi hata olarak talebin kabulü ile eski 521 ada 7 parsel yeni 5140 ada 2, 3, 4, 5 ve 6 sayılı parseller yönünden tavzih talebinin reddine şeklinde düzeltilmesine, davacının diğer taleplerinin ise reddine karar vermiştir.

IV.BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Hükmün davacı Hazine vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 11.10.2023 tarihli ve 2023/3790 Esas, 2023/4617 Karar sayılı ilamında özetle; davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine; davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden Mahkemece tavzihin yasal koşullarının oluşmadığı gözetilmeksizin HMK'nın 305/2 nci maddesine aykırı biçimde dava dilekçesinde gösterilmeyen 4806 ada 5 parsel, 5140 ada 1 parsel ile yargılama aşamasında haklarında araştırma yapılmayan 521 ada 6 parsel ve 521 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hüküm sonucunu değiştirecek şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.

B. Mahkemece Bozma İlamına Uyularak Verilen Karar

Mahkeme yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; bozma ilamına uyarak tavzih talebinin reddine karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili; hükmün tavzih edilmeksizin infaz kabiliyeti olmadığını, tavzih kararı alınması gerektiğini belirtmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Talep, kesinleşen hükmün tavzihi istemine ilişkindir.

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan tavzih talebinin reddine dair 24.10.2024 tarihli kararın ONANMASINA,

Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

13.01.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.