"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/891 E., 2024/1773 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 28. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/141 E., 2023/704 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2022/7233 sayılı dosyası ile alacaklı olduğu davalı aleyhine 09.10.2019 tanzim, 30.03.2020 vade tarihli ve 432.000,00 USD bedelli bono için takip başlattığını, borçlu ...’ya murisi ...'ten İstanbul ili, Tuzla ilçesi, Merkez Mahallesi, 2961 parsel sayılı taşınmazın intikal ettiğinin görüldüğünü, muristen borçluya intikal edecek gayrimenkul üzerindeki ortaklığın giderilmesi için dava açmak üzere Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2023/129 Esas 2023/266 Karar sayılı kararı ile İİK.'nın 121. maddesi gereğince taraflarına yetki verildiğini, alınan yetki ile ortaklığın giderilmesine ilişkin dava açılacakken davalı borçlu tarafından icra dosyasına beyanda bulunulduğunu, İstanbul Anadolu 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.09.2022 tarihli ve 2022/1370 Esas, 2022/1371 Karar sayılı kararı ile mirasın reddi kararının icra dosyasına ibraz edildiğini, mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı bir şekilde gerçekleştirilen mirasın reddinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; muris ...'in 08.07.2022 tarihinde vefat etmesi üzerine 3 aylık süre içinde 24.08.2022 tarihinde, İstanbul Anadolu 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/1370 Esas sayılı dosya ile mirasın reddini talep ettiğini, talebin 20.09.2022 tarihinde kabulüne karar verildiğini, davacının Kanun'un tanımladığı 6 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra bu davayı açtığını, müvekkilinin mirası reddetmesinin kötü niyetli mal kaçırmaya yönelik olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; TMK'nın 617. maddesi uyarınca; mal varlığı borcuna yetmeyen mirasçı alacaklılarına zarar vermek amacı ile mirası reddederse alacaklıları veya iflas idaresi kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde red tarihinden başlayarak 6 ay içinde reddin iptali hakkında dava açabileceği, sürenin hak düşürücü süre olup, red tarihinin Sulh Hukuk Mahkemesine başvuru tarihi olduğu, İstanbul Anadolu 2. Sulh Hukuk Mahkemesine 24.08.2022 tarihinde başvuru yapılıp mirasın reddedildiği, dava açılış tarihinin 01.03.2023 olup 6 aylık hak düşürücü süre geçtiği gerekçesiyle, davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ret beyan tarihi 24.08.2022 ile bu davanın açıldığı 01.03.2023 tarihi arasında 6 aylık hak düşürücü sürenin geçtiği, yerel mahkemece yazılı gerekçeyle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle esastan ret kararı verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 6 Şubat 2023 tarihli deprem nedeniyle kardeşlerinin bulunduğu Diyarbakır ilinde uzun bir süre bulunmak durumunda kaldığını, 11.02.2023 tarihli olağanüstü hal kapsamında yargı alanında alınan tedbirlere ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi gereği sürelerin olağanüstü hal ilan edilen illerde 06.04.2023 tarihine kadar durdurulduğunu, ayrıca söz konusu kararnamenin 2/6 hükmü gereğince olağanüstü hal ilan edilmeyen illerin barosuna kayıtlı avukatların olağanüstü hal ilan edilen illerde kan veya kayın hısımlarının bulunması halinde, madde hükmünün söz konusu avukatlar tarafından takip edilen dava ve işlerle ilgili olarak bu avukatlar bakımından 06.03.2023 (bu tarih dahil) tarihine kadar ülke genelinde uygulanacağını, davanın 01.03.2023 tarihinde açıldığını beyan etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir.
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 617/1 hükmü şöyledir:
"Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse; alacaklıları veya iflâs idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler..."
2. ‘‘6 Şubat Depremi’’ sonrasında, 11.02.2023 tarihli Resmi Gazetede 20 sayılı ‘‘Deprem Nedeniyle İlan Edilen Olağanüstü Hal Kapsamında Yargıda Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’’ yayınlanmış ve aynı gün yürürlüğe girmiştir.
3. Adı geçen kararname ile olağanüstü hal ilan edilen illerde, yargı alanında hak kayıplarının önlenmesi amacıyla; dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere yargısal süreler 06.02.2023 tarihinden itibaren 06.04.2023 tarihine kadar durdurulmuştur.
4. Kararnamenin 2. maddesinin 6 No.lu bendine göre; "Olağanüstü hal ilan edilmeyen illerin barosuna kayıtlı avukatların olağanüstü hal ilan edilen illerde kan veya kayın hısımlarının bulunması veya olağanüstü hal ilan edilen illerde felakete uğrayanların kurtarılması, meydana gelen hasar ve zararın telafi edilmesi ya da ihtiyaçların karşılanması amacıyla bu illere gitmeleri halinde, bu madde hükmü, söz konusu avukatlar tarafından takip edilen dava ve işlerle ilgili olarak bu avukatlar bakımından 06.03.2023 (bu tarih dahil) tarihine kadar ülke genelinde uygulanır."
5. Somut olayda; davacı vekili cevaba cevap, istinaf ve temyiz dilekçesinde; dört kardeşinin mernis adresinin Diyarbakır'da olduğunu ve depremden sonra Diyarbakır'a gitmesi sebebiyle dava ve hukuki işlerini takip edemediğini, yukarıda açıklanan KHK'nın 2/6 hükmü gereğince 06.03.2023 tarihinden önce 01.03.2023 tarihinde davasını açtığını ileri sürmüştür. Davacı vekilinin İstanbul'da faaliyet gösterdiği, İstanbul Barosuna kayıtlı olarak çalıştığı ve kardeşlerinin mernis adresinin Diyarbakır olduğu anlaşılmakla; ilgili Kararnamenin 2/6 hükmü uyarınca, sürelerin durmasına ilişkin hükmün uygulanacağı gözetildiğinde, davacı vekilinin dava açma süresinin 06.03.2023 tarihine kadar uzayacağı açıktır. Bu hususun re’sen dikkate alınması gerekir.
4. Hâl böyle olunca; davacı vekilince 01.03.2023 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu kabul edilerek yargılama yapılması gerekirken davanın salt hak düşürücü süre nedeni ile reddedilmesi doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.01.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.