"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/3676 E., 2024/2174 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 22. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/509 E., 2024/446 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; kendisinin ailesine bakmakla yükümlü olduğunu, yargılama giderleri ve masrafların kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olması nedeniyle adli yardım talebinde bulunduğunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 693. maddesi gereği paylı mülkiyetten yararlanma hakkına sahip olduğunu, Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/673 Esas sayılı dava dosyası devam ederken duruşmaya katılamama neticesinde davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, iş bu davayı da tebliğ tarihinden sonra altı gün içinde bir ayı geçmeden yenilediğini, oğlu ... ...'ya devir ettiği 3/640 hisseli tapunun 16 numaralı bağımsız bölümüne dair ecrimisillerin açılmamış sayılmasına karar verildiğini ileri sürerek, ecrimisilin faiz ve yargılama giderleri ile birlikte tarafına ödenmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İstanbul Anadolu 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.07.2024 tarihli ve 2023/509 Esas, 2024/446 Karar sayılı kararında "...davacının 2468 ada 32 parsel sayılı taşınmazda kurulu A/Blok 16 numaralı bağımsız bölümün davalılar tarafından haksız olarak kullanıldığından bahisle taşınmazla ilgili ecrimisil talep ettiği, ancak mevcut tapu kaydına göre kayıt maliki olmayan davacının ecrimisil talebi yönünden aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, taraf ehliyetinin bulunmasının dava şartı olduğu..." gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 23.10.2024 tarihli ve 2024/3676 Esas, 2024/2174 Karar sayılı kararında "...İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu gerekçeli kararının davacıya adli tatil içerisinde 12.08.2024 tarihinde tebliğ edildiği, HMK'nın 345. maddesi gereğince istinaf yoluna başvuru süresinin kararının tebliğinden itibaren iki hafta olup sürenin bitiminin adli tatile rastladığı, iki haftalık istinaf başvuru süresinin ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayıldığı, davacının gerekçeli karara karşı en geç 09.09.2024 günü saat 24:00'e kadar istinaf yoluna başvurmasının gerektiği halde bu süreden sonra 16.09.2024 tarihinde istinaf yoluna başvurduğu..." gerekçesiyle istinaf başvurusunun süre yönünden usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı;
-Kendisinin istinaf dilekçesini 21.08.2024 tarihinde gönderdiğini,
-Yerel mahkeme tarafından bu gönderinin alınıp kayda konulduğunu,
-İstinaf başvurusunun süresi içinde yapıldığını,
-Kazanılmış hakkın bulunduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, ecrimisil istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.