"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2572 E., 2022/2953 K.
DAVA TARİHİ : 25.06.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/140 E., 2022/172 K.
Taraflar arasındaki mera komisyon kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Silivri ... Mahallesi 3060 parsel sayılı Hazine adına kayıtlı taşınmazın İl Mera Komisyonunun 12/03/2021 tarih 714/7 sayılı kararı ile 4342 sayılı Kanunun 5/B maddesi uyarınca mera olarak değerlendirilmesine karar verildiğini, dava konusu taşınmazlara ilişkin olarak İl Mera Komisyonunca Maliye Bakanlığının oluru alınmadan 4342 sayılı Kanunun 5/B maddesi kapsamına alınarak mera tahsis kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, İl Mera Komisyonunun 12/03/2021 tarih ve 714/7 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davada husumetlerinin bulunmadığını, davanın köy tüzel kişiliğine açılması gerektiğini, alınan kararda Kanuna aykırılık olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararı ile davanın kabulü ile İstanbul İl Mera Komisyonunun 12/03/2021 tarih 714/4 sayılı mera tahsis kararının iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davalı vekili; Mera Kanununa göre dava konusu mera tespit, tahdit ve tahsis çalışmalarının Tarım ve Orman Bakanlığı’nca yaptırıldığını, Mera Komisyon Kararının oy birliği ile ve Hazine avukatının katılımı ile alındığını, dolayısıyla davanın öncelikle Tarım ve Orman Bakanlığına yöneltilmesi gerektiğini, bu hususun göz ardı edilmiş olmasının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, dava konusu Mera Komisyon Kararının, usuli bir eksiklik nedeniyle iptaline karar verilerek yasal hasım konumunda olan Belediye aleyhine masraf ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hakkaniyete ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, dava konusu parsellerin Mera Kanunu uyarınca oluşturulmuş Mera Komisyonu tarafından incelenerek hukuka uygun şekilde Mera Kanunun 5/B maddesi kapsamına alındığını, ilçede hayvancılığın geliştirilmesi ve sürdürülebilmesi bakımından söz konusu parsellerin mera olarak tespit, tahdit ve tashihinde zorunluluk bulunduğunu belirterek hükmü istinaf etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Maliye Bakanlığından izin alınmadan dava konusu taşınmazın mera kaynakları arasına alınmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun bulunarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, mera tahsis kararının iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4342 sayılı Mera Kanununun 9 uncu maddesine 4916 sayılı Yasanın 27 nci maddesi ile eklenen 7 nci fıkra ile; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak veya kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır" hükmü getirilmiştir. Görüldüğü üzere, Hazinenin özel mülkiyetindeki bir taşınmazın da 4342 sayılı Mera Kanununun 5 inci maddesinden yararlanılarak mera kaynakları arasına alınması anılan Yasa hükmü uyarınca tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin istenmesi koşuluna bağlıdır.
3. Değerlendirme
1. Dava konusu 3060 parsel sayılı taşınmaz, yapılan kadastro çalışmaları sonunda, 1976 tarihinde çayır niteliği ile Hazine adına tescil edilmiştir. Ne var ki, taşınmazın niteliğinin tespiti bakımından yapılan inceleme ve araştırma yeterli değildir.
2. Hâl böyle olunca İlk Derece Mahkemesince, uzman bilirkişiler aracılığıyla mahallinde yeniden keşif yapılması, taşınmazın öncesinin kadim mera olup olmadığının yöreyi iyi bilen komşu köylerden seçilecek mahalli bilirkişiler ve varsa taraf tanıkları da dinlenmek suretiyle bir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde saptanması, taşınmazın öncesinin kadim mera olduğunun anlaşılması halinde, 4342 sayılı Mera Kanununun 9’uncu maddesinde yer alan izin koşulunun Hazine’nin özel mülkiyetindeki araziler bakımından söz konusu olacağı, dolayısı ile taşınmazın niteliğinin kadim mera olduğunun anlaşılması halinde Maliye Hazinesi’nden izin alınmasına gerek olmayacağı gözetilerek işin esasına yönelik bir karar verilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesince noksan inceleme ve araştırmayla, yazılı şekilde karar verilmesi ve karara karşı yapılan istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmesi doğru görülmemiş, İlk Derece Mahkemesi kararının bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin yatırılan harcın yatırına iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.09.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.