Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3354 E. 2025/2044 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından kullanılan ve ecrimisil bedelleri ödenen taşınmazlar ile ilgili İl Mera Komisyon kararının iptali talebinde davacıların dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerine dayanarak İl Mera Komisyon kararının iptalini talep etmeleri karşısında, Hazine arazileri üzerindeki mera vasfının kaldırılarak tarımsal faaliyete konu edilmesiyle ilgili kararlara karşı dava açma yetkisinin mülkiyet hakkı sahibi Hazineye ait olduğu, davacıların ise dava açmakta hukuki yararlarının bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/193 E., 2024/598 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Malatya (Kapatılan) 8. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/34 E., 2023/120 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacılardan ... tarafından 228 ada 1 parselin, davacılardan ... tarafından ise 220 ada 8 parselin kullanıldığını, ecrimisil bedellerinin ödendiğini, davacılar tarafından meyve ağaçlarının dikildiğini, taşınmazın mera vasfında olmadığını ileri sürerek 21.10.2020 tarihli İl Mera Komisyon kararının iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacıların davayı açmakta aktif husumetlerinin olmadığını, mera komisyon kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 5. maddesine göre, Hazinenin mülkiyetinde bulunan arazilerden mera, yayla ve kışlak olarak yararlanılabileceği, saptanan yerlerin mera kaynakları içerisine alınmasının mümkün olduğu, buna karşı dava açma yetkisinin mülkiyet hakkı sahibi Hazineye ait olduğu, kira ilişkisi veya benzeri bir nedene dayanılarak mülkiyet hakkı sahibi Hazinenin kullanmadığı dava açma yetkisinin davacılar tarafından kullanılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet nedeni ile reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacılar tarafından zilyetliğe dayalı olarak İl Mera Komisyon kararının iptaline karar verilmesinin talep edildiği, tapu iptali ve tescil isteminde bulunulmadığı, davacıların eldeki davayı açmakta hukuki yararlarının olmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin kadastro mahkemesi olduğunu, Malatyanın büyükşehir statüsünde olması nedeni ile köylerinin mahalle olduğunu, köy tüzel kişiliğinin dava açamayacağını, tek mağdurun çiftçilikle geçinen davacılar olduğunu, hatalı karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, İl Mera Komisyon kararının iptali istemine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.