Logo

8. Hukuk Dairesi2023/6217 E. 2024/6180 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı mirasçılarının, murisin satın aldığı ve orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın zilyetlik yoluyla iktisap edildiğini iddia ederek Hazine adına yapılan tespitin iptali ve kendi adlarına tescilini talep etmeleri.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın evveliyatı orman olması ve 6831 sayılı Orman Kanunu'nun Ek 10. maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin zilyetlikle iktisap edilemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin ret kararı ve istinaf mahkemesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1421 E., 2023/1822 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2007/965 E., 2020/312 K.

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş karara karşı davacı ... vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesi tarafından davacı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup kararın davacı ... mirasçılarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili, davacı ... mirasçılarından ..., ... ve ... vekili tarafından ve duruşma istemli olarak da davacı ... mirasçılarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili ile davacı ... mirasçıları ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, işin niteliği ve dava değeri itibariyle 22.10.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiş olup, duruşma için tayin edilen günde temyiz eden ... ve ... vekili Avukat ..., ... ve müşterekleri vekili Avukat ... geldiler. Karşı taraftan Hazine vekili Avukat ... ve Orman Genel Müdürlüğü vekili Avukat ... geldiler. Katılımlarıyla duruşmaya başlanarak, hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... vekili; dava dilekçesinde hudutlarını bildirdiği yaklaşık 43 dönüm civarındaki taşınmazın vekil edeni tarafından, ... Noterliğinin 27.10.1965 tarih ve 27753 yevmiye numaralı sözleşme, ile evvelki tapu maliki ve zilyedi ... ve ... isimli kişilerden satın alındığını, taşınmaz vekil edenine teslim edildiğinde ormanla ilgisi bulunmayıp toprak örtüsü itibariyle "çalılık" karakterli bir arazi olduğunu, taşınmazın vekil edeni tarafından imar ve ihya edildiğini, ancak taşınmazın orman vasfını yitirmesi nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığını, oysa vekil edeni lehine zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğunu açıklayarak, taşınmazın vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda 3402 sayılı Kanunun Ek 4 ncü maddesi uyarınca kadastro çalışmaları yapılmış ve dava konusu taşınmazlara tutanak düzenlenerek Hazine adına 136 ada 1, 2, 15, 16 parsel numaraları ile tespitleri yapılmış, davacı vekili tarafından ise Hazine adına yapılan tespitlerin iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince; dava konusu taşınmazların orman olarak Hazine adına tescilli bulunan 1155 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 713 üncü maddesinde sayılan şartların dava konusu taşınmazlar açısından gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, İstanbul 37 nci Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, davacının TMK’nin 713 üncü maddesi gereğince adına tescilini talep ettiği taşınmazın tamamının 1942 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman tahdit çalışmalarında ... Devlet Ormanı sınırlarında kaldığı, 1979 yılında 1744 sayılı 6831 sayılı Kanunun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine ve Bu Kanuna 3 Ek Madde ile Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun (1744 sayılı Kanun) uygulamasına konu edilmediği, 1985 yılında 2896 sayılı Yasaya göre yapılan 2 inci madde uygulamalarında taşınmazın bir kısmının P.XIII nolu 2/B parseli olarak orman sınırları dışına çıkarıldığı, geri kalan kısmının ise 1989 yılında 3302 sayılı Kadastro Kanuna göre yapılan 2/B çalışmalarında orman sınırları dışına çıkarıldığı, eldeki dava derdestken Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların 3402 sayılı Kanun'un Ek madde 4 uyarınca kullanım kadastrosuna tabi kılındığı, davacının tescilini talep ettiği taşınmazların 136 ada 1, 2, 15 ve 16 parsel olarak sınırlandırıldığı ve tapuya Hazine adına tescil edildiği, evveliyatı orman olan taşınmazların zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun Ek 10 uncu maddesinin "Bu Kanunun; 20.06.1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23.09.1983 tarihli ve 2896 sayılı Kanun ve 05.06.1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi uygulamaları ile orman sınırları dışına çıkarılan yerler, çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemez." şeklinde olduğu, orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların da zilyetlikle iktisap edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez hüküm davacı ... vefat etmiş olmakla, davacı ... mirasçılarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili, davacı ... mirasçılarından ..., ... ve ... vekili, davacı ... mirasçılarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili ile davacı ... mirasçıları ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava; kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17 nci maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı ... mirasçılarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili, davacı ... mirasçılarından ..., ... ve ... vekili, davacı ... mirasçılarından ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili ile davacı ... mirasçıları ... ve ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 28.000,00 TL Avukatlık ücretinin davacılardan alınarak Yargıtay duruşmasında Avukat marifetiyle temsil olunan Hazine ve Orman Genel Müdürlüğüne verilmesine,

269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.