Logo

8. Hukuk Dairesi2023/6352 E. 2024/2207 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu davalı adına tescil edilen parselin bir kısmının davacıların kullanımında olup, davacı parseline dahil edilmesi gerektiği iddiasıyla açılan kadastro itiraz davasında, yerel mahkemenin davayı kabul kararının temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Tesis kadastrosundaki sınır ile en yakın tarihli hava fotoğrafındaki sabit sınır karşılaştırıldığında, kadastro sırasında sınırlandırma ve tersimat hatası yapılarak davacıların kullanımındaki alanın davalı parseline dahil edildiği, bu nedenle yerel mahkemenin davacı parseline dahil edilmesi yönündeki kararının isabetli olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı kabul kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/513 E., 2023/1079 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ: ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/7 E., 2022/329 K.

Taraflar arasındaki uygulama kadastrosun itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sırasında, Samsun ili ... ilçesi ...Mahallesi çalışma alanında bulunan, temyize konu edilen tapuda davacılar adına kayıtlı bulunan eski 102 ada 16 parsel sayılı ve 37.963,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni aynı parsel numarası ile ve 37.749 metrekare yüzölçümüyle, davalı adına kayıtlı eski 102 ada 36 parsel sayılı ve 21.399,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni aynı parsel numarası altında ve 21.523,90 metrekare yüzölçümüyle tespit edilmiştir.

Davacılar; uygulama kadastrosunun hatalı yapılıp kendilerinin kullanımında olan alanın davalı parselde bırakıldığı iddiası ile tespite itiraz etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile, davalı adına kayıtlı Samsun ili ... ilçesi ...Mahallesi 102 ada 36 parsel sayılı taşınmazın 15.09.2022 tarihli teknik bilirkişi rapor ve krokisinde Şekil 24 de (A) harfi ile gösterdiği, 3.000 metrekarelik kısmın tenzil edilerek davacılar adına kayıtlı Samsun ili ... ilçesi ...Mahallesi 102 ada 16 parsel sayılı taşınmaza ilave edilmek suretiyle davacılar adına mevcut hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince taşınmazlar arasındaki tesis kadastro paftasındaki sınır ile tesis kadastrosuna en yakın 1981 tarihli hava fotoğrafında taşınmazlar arasında tonç diye tabir edilen sabit sınırın bulunduğu, tesis kadastrosuna ait belgelerde sınırlandırma ve tersimat hatası yapıldığını belirlendiği, bu nedenle tonç diye tabir edilen sabit sınırın esas alınması gerektiği, ne var ki 22-a uygulaması sırasında rapor ekindeki bu taşınmazlara ait krokide (A) harfi ile gösterilen 3.000 m2 lik kısmın davacıya ait 102 ada 16 parsel kapsamında kalması gerekirken, sabit sınır dikkate alınmaksızın davalıya ait 102 ada 36 parsel kapsamına alındığının, anlaşılmasına göre mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; davalı vekilince bu kez temyiz isteminde bulunulmuştur.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan sebeplerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA, 269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 01.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.