Logo

8. Hukuk Dairesi2023/6360 E. 2024/2715 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir kadastro tespiti davası hükmünün, arazi toplulaştırması nedeniyle ada ve parsel numaralarının değişmesi üzerine mahkemece verilen tavzih kararının hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş mahkeme hükmünün infazının arazi toplulaştırması nedeniyle imkansız hale gelmesi ve mahkemenin toplulaştırma sonucu oluşan yeni ada ve parseller üzerinden, tarafların haklarına halel getirmeksizin, oranlama yoluyla tavzih kararı vermesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, bozma kararı ortadan kaldırılarak tavzih kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

EK KARAR TARİHİ : 15.03.2023

SAYISI : 2014/8 E., 2016/8 K.

Taraflar arasında görülen kadastro tespitine itiraz davasında verilen ve kesinleşen kararla ilgili tavzih talebinde bulunulması üzerine İlk Derece Mahkemesince, tavzih talebinin kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 12.09.2023 tarihli ve 2023/2148 Esas, 2023/4277 Karar sayılı ilamı ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Konya ili Cihanbeyli ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 614 ada 11 parsel sayılı 283200 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 4753 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu (4753 sayılı Kanun) ile oluşan tapu kaydı nedeniyle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... vekili taşınmazın bir kısmını müvekkili olan davacının 19.12.1961 tarihinde ... ... adlı şahıstan satın aldığını ileri sürerek bu bölümün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında, asli müdahil ... ... vekili, Cihanbeyli ilçesi Karatepe Mahallesi 614 ada 11 parsel sayılı taşınmazın doğu kısmında kalan bir bölümünün müvekkili olan asli müdahile ait olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır.

İlk Derece Mahkemesinin 24.12.2002 tarihli kararıyla; davanın reddine, çekişmeli parselin tespit gibi Hazine adına tesciline, müdahilin talebi yönünden dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; bu kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 23.12.2004 tarihli ilamıyla; araştırma ve incelemeye dayalı olarak hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesinin 22.06.2022 tarihli; davanın kısmen kabulüne dair karar davalı Hazine vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulması üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 13.11.2013 tarihli ilamıyla; "kadastro tutanak aslının dosyada bulunmadan esas hakkında karar verilmesinin isabetsizliğine" değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde 02.02.2016 tarihli ve 2014/8 Esas, 2016/8 Karar sayılı kararıyla; "davanın kısmen kabulü ile çekişmeli 614 ada 11 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 79.323 m2 yüzölçümündeki bölümünün isim ve payları belirtilmek suretiyle ... Galip ... mirasçıları adına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, taşınmazın geriye kalan 203.877 m2 lik kısmının ise tespit gibi tarla niteliğiyle davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline" karar verilmiş ve bu karar, Hazine vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.02.2021 tarihli ve 2017/80 Esas, 2021/812 Karar sayılı ilamıyla onandıktan sonra, karar düzeltme talebinin de reddine karar verilmekle 28.09.2022 tarihinde kesinleşmiştir.

Hükmün kesinleşmesinden sonra, Cihanbeyli Tapu Müdürlüğünün 19.01.2023 tarihli yazısı ile Konya ili Cihanbeyli ilçesi Karatepe Mahallesinde yapılan arazi toplulaştırması sonucu dava konusu parselin ada ve parsel numarası ile geometrisi ve yüzölçümü değiştiğinden mahkeme kararının infazının mümkün olmadığı belirtilerek, dava dosyası İlk Derece Mahkemesine iade edilmesi üzerine;

İlk Derece Mahkemesinin 15.03.2023 ek kararı ile tavzih talebinin kabulü ile 02.02.2016 tarihli ve 2014/8 Esas, 2016/8 Karar sayılı kararın hüküm kısmının "02, A) ve B)" kısımlarına ilişkin infaza elverişli olacak şekilde aşağıdaki gibi değiştirilmesine, "02-Davaya konu Konya ili Cihanbeyli ilçesi Karatepe Mahallesi Alakır mevki 614 ada 11 parsel (yeni 2154 ada 10 parsel) sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile davaya konu Konya ili Cihanbeyli ilçesi Karatepe Mahallesi 2154 ada 10 parsel sayılı taşınmazın 14.03.2023 havale tarihli kontrol mühendisi ek bilirkişi raporunun 3. sayfasında bulunan ayırma çaplı krokide A harfiyle gösterilen 75.515,56 m2 yüzölçümündeki yerin 2154 ada 10 parsel sayılı taşınmaz yüzölçümünden ifrazen ayrılarak aynı adanın en son parsel numarası adı altında ve tarla niteliğiyle ifrazen ayrılan taşınmazın tamamı 6 pay kabul edilerek; davacı mirasçıları adına iştirak halinde mülkiyet olacak şekilde tapuya kayıt ve tesciline, davacının fazlaya ilişkin talebinin ise reddine, davaya konu Konya ili Cihanbeyli ilçesi Karatepe Mahallesi 2154 ada 10 parsel sayılı taşınmazın 14.03.2023 hava tarihli Kontrol Mühendisi ... imzalı ek bilirkişi raporunun 3. sayfasında bulunan ayırma çaplı krokide B harfiyle gösterilen 190091,89 m2 yüz ölçümündeki yerin aynı ada ve parsel numarasıyla tespiti gibi tarla niteliğiyle davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline" karar verilmiş, işbu ek karar davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dairenin 12.09.2023 tarihli ve 2023/2148 Esas, 2023/4277. Karar sayılı ilamı ile; "düzeltilmesi istenilen ada ve parsel numarası ile geometrik şekil ve yüz ölçümü farklılığının maddi hataya dayalı olmadığı, yörede yapılan toplulaştırma çalışmaları neticesinde söz konusu farklılıkların ortaya çıktığı ve taşınmazın geometrik şeklinde ve yüz ölçümünde bu şekilde meydana gelen değişikliğin tavzih yoluyla hüküm fıkrasına işlenmesinin hükmün değiştirilmesi sonucunu doğuracağı hüküm fıkrasında taraflara tanınan hak ve yüklenen borçların tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği gözetilerek, tavzih talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabul kararı verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmadığı" gereğine değinilerek ek kararın bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına karşı davacılar vekili karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

Somut dosya kapsamına göre; Kadastro Mahkemesinde yapılan yargılama aşamasında bölgede idare tarafından toplulaştırma yapıldığı, dava konusu taşınmazın da toplulaştırma sonucunda 2154 ada 10 parsel numarasını aldığı ve dosyaya getirtilen tapu kaydına göre de malik hanesinin halen "davalı" olarak göründüğü (eldeki dosyadan dolayı) anlaşılmaktadır.

Bölgede yapılan toplulaştırmanın iptal edildiğine dair bir kayıt belge ve bilgi bulunmadığına, diğer bir anlatımla toplulaştırma işlemi iptal edilmediği sürece İlk Derece Mahkemesi kararının da toplulaştırma sonucunda oluşan 2154 ada 10 parsel üzerinden infaz edilmesi gerekecektir.

İlk Derece Mahkemesince hükmün infazı amacıyla bu nedenle alınan ek raporda; taraflar adına tesciline karar verilen bölümlerin oranlama yapılmak suretiyle toplulaştırma ile oluşan 2154 ada 10 parsel üzerinde gösterildiği, gerek davacı taraf gerekse davalı adına adına tesciline karar verilen bölümlerinde oranlamaya uygun olarak bir miktar azalmış ise de azalmanın toplulaştırma işlemine uyulması zorunluluğundan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.

Hal böyle olunca; kamu düzeni gereği, Kadastro Mahkemesi hükmünün infaz edilerek tapu kaydının oluşturulması zorunluluğunun bulunması karşısında, mahkeme ek kararının onanması gerekirken kesinleşmiş bir toplulaştırma işleminin bulunduğu gözden kaçırılmak suretiyle maddi hataya dayalı olarak olarak bozulduğu anlaşıldığından davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ; Açıklanan sebeplerle; Dairenin 12.09.2023 tarihli ve 2023/2148 Esas, 2023/4277 Karar sayılı bozma ilamının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesinin 15.03.2023 tarihli ek kararının ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.