Logo

8. Hukuk Dairesi2023/6370 E. 2025/2221 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıya ait taşınmazların bir kısmının orman sınırları içerisinde kaldığı iddiasıyla tapu iptali ve Hazine adına tescil talepli davanın kısmen kabulüyle davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık görmeyerek istinaf başvurusunu esastan reddetmesi ve dosyadaki tüm delillerin toplandığı, hukukun doğru uygulandığı kanaatine varması gözetilerek temyiz başvurusu reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/517 E., 2023/927 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erdemli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/339 E., 2019/726 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin ili ilçesi Mahallesi 230 ada 1 parselde tapuya kayıtlı taşınmazın tamamının, 229 ada 2 parselde tapuya kayıtlı taşınmazın 636,00 m2'lik kısmının, 229 ada 4 parselde tapuya kayıtlı taşınmazın 67 m2'lik kısmının kesinleşmiş orman sınırları içerisinde kaldığını, taşınmazların aynı zamanda memleket haritası ve amenajman planlarına göre de orman olduğunu belirterek, dava konusu taşınmazların orman sınırları içerisinde kalan kısımlarının davalı adına olan tapu kaydının iptaline, orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 26.06.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile de bilirkişi raporu doğrultusunda çekişmeli 229 ada 4 parsel sayılı taşınmaz için taleplerinin 123,60 m2 olduğunu bildirmiştir.

İlk Derece Mahkemesi, ıslah edilen davanın kısmen kabulü ile Mersin ili ilçesi Mahallesinde kain 229 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 13.06.2019 havale tarihli raporda (2/A) harfi ile gösterilen 517,50 m2'lik kısmın, 229 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 13.06.2019 havale tarihli raporda (4/A) harfi ile gösterilen 123,60 m2'lik kısmın, 230 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının orman sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle tapusunun iptali ile Hazine adına orman vasfı ile tesciline, 229 ada 2 parsel sayılı taşınmaz yönünden fazlaya ilişkin talebinin reddine karar vermiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda vicdani kanaatin oluştuğu, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, kararın dayandığı deliller ile kanuni sebepler ve gerekçe içeriğine göre, davanın esası ile ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararda usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.

Davalı vekili, müvekkilinin taşınmazları yıllar önce tapuya güven ilkesi gereği satın aldığını, satın aldığı gibi kullandığını, orman arazisine taşma olmadığını, taşınmazların orman arazisi içinde bulunmadığını, taşınmazların yıllardır müvekkili ve önceki maliklerinin tasarrufu altında bulunduğunu, müvekkiline bu hususta daha önce herhangi bir uyarı ve bildiri gelmediğini belirterek, Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

3402 sayılı Kanun'un 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.