Logo

8. Hukuk Dairesi2024/1054 E. 2024/2761 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasında, davacının dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve müdahilin yaptığı feragatin davanın reddine yol açıp açmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmaz üzerindeki haklarını noter muvafakatnamesiyle devrettiği, bu nedenle dava ehliyetinin bulunmadığı ve müdahilin de davadan feragat etmesinin davaya son veren bir işlem olduğu gözetilerek yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/520 E., 2023/536 K.

KARAR : Davanın reddine

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karar, yapılan temyiz incelemesi sonunda Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacı ...'in davasının aktif dava ehliyeti yokluğu nedeni ile, müdahil davacı ...'in davasının ise feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı, davacı ... vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma isteğinin dava değeri itibariyle reddine ve temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Antalya ili Kepez ilçesi Odabaşı Mahallesi 208 parsel sayılı taşınmazın davacının zilyetliğinde olup, Orman Bakanlığı, Orman ve Köy İşleri Genel Müdürlüğü, Batı Akdeniz Bölge Müdürlüğü, Antalya Orköy Başmühendisliği tarafından bu taşınmazın dava dilekçesinde gösterilen miktara isabet eden kısmının (2.644,00 m2) davacı ...'e satışına karar verildiğini ve satış bedelinin anılan İdare tarafından peşin olarak tahsil edildiğini ve Tapu Müdürlüğüne anılan bölümlerin kayden devri için yazı yazılmasına karşın Tapu Müdürlüğü tarafından tescil işleminin gerçekleştirilmediğini ileri sürerek, iddia konusu kısmın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tescilini talep etmiş ve yargılamanın devamı sırasında asli müdahil ... vekili 03.03.2023 tarihli dilekçesinde, Antalya 17. Noterliğinin 05.10.2012 tarih ve 09542 yevmiye numaralı muvafakatnamesi ile davacı ... tarafından haklarının asli müdahil ...'e devredildiğini ileri sürerek, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 125/2 inci maddesi uyarınca davacı ...'in davacı sıfatının sona erdiğinin ve yerine asli müdahil ...'in geçtiğinin tespiti ile davacı sıfatıyla davaya kaydedilmesi isteğinde bulunmuştur.

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine ilişkin önceki hükmü, davacı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesi'nin 10.05.2012 tarihli ve 2011/14177 Esas, 2012/7106 Karar sayılı ilamıyla; "...davanın, dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre, 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun (2924 sayılı Kanun) hükümlerine göre satılan ve takdir edilen parası Hazineye ödenen taşınmazın, satın alan kişiler adına tapuya tescili istemine ilişkin olduğu, 26.04.2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 19.04.2012 tarihli ve 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun'un (6292 sayılı Kanun) “Atıflar ve sonuçlandırılamayan işlemler” başlıklı 14 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları gereğince “Diğer mevzuatta 2924 sayılı Kanuna ve 4070 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu Kanuna yapılmış sayılır. 2924 sayılı Kanun hükümlerine göre hak sahibi olduğu tespit edilenler hakkında yapılan ve tamamlanamayan işlemler, malî yükümlülüklerini kısmen veya tamamen yerine getiren kişilerin hakları korunarak bu Kanun hükümlerine göre Maliye Bakanlığınca sonuçlandırılır." "Aynı Kanun'un “Davalar” başlıklı 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca da, “Bu Kanun hükümlerine göre işlem yapılmak üzere ilgilileri tarafından süresi içerisinde başvuruda bulunulmaması veya başvuruda bulunulmasına rağmen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi sebebiyle hakkında işlem yapılamayan taşınmazlara ilişkin olarak ikinci fıkra uyarınca açılmamış davalar açılır, durdurulan davalara devam edilir ve kesinleşmiş yargı kararları yerine getirilir.” hükümleri uyarınca, davacı gerçek kişilerin, 6292 sayılı Kanun'da öngörülen haklarını kullanabilmesine imkan verilerek sonucuna göre karar verilmesi..." gereğine değinilerek bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; "... müdahil davacı ... vekili tarafından, davacı ...'in bu parseldeki kullanıcılık haklarını 05.10.2012 tarihli muvafakatname ile müdahil davacıya devrettiğinin ileri sürüldüğü, gerçekten de Antalya 17. Noterliğinin 05.10.2012 tarihli ve 542 yevmiye numaralı muvafakatnamesi ile davacı ...'in dava konusu taşınmazdaki 2.644,00 metrekare'ye isabet eden haklarını 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesi hükümlerine göre akdi halef sıfatı ile ...'e devrettiğinin anlaşıldığı, davacı ... vekili tarafından muvafakatnamenin hile ile alındığı ve dava haklarının temliki anlamına gelmeyeceği ileri sürülmekle beraber, yapılan işlemde ne gibi bir hileli işlem yapıldığı konusunda somut bir olguya dayanılmadığından, noterlik muvafakatnamesine üstünlük tanınması gerektiği, dolayısı ile davacı, kullanıcılık haklarını devrettiğinden aktif dava ehliyetinin kalmadığı, diğer yandan müdahil davacı ... vekili tarafından 6292 sayılı Kanuna göre taşınmazın 2.644,00 metrekare'ye isabet eden kısmın müdahil davacıya 6292 sayılı Kanuna göre satışı için idarece davadan feragat edilmesi gerektiğinin bildirildiği açıklanarak davadan feragate edildiği ve feragatin davaya son veren bir taraf işlemi olduğu ..." gerekçesiyle, davacı ...'in davasının aktif dava ehliyeti yokluğu sebebi ile müdahil davacı ...'in davasının ise feragat nedeni ile reddine, davacı ...'in Antalya ili Kepez ilçesi Odabaşı Mahallesi, eski 208 (yeni 28222 ada 1) parsel sayılı taşınmazdaki 2.644,00 metrekareye isabet eden kısma ilişkin zilyetlik ve kullanıcılık haklarının noterlik muvafakatnamesi ile müdahil davacı ...'e devretmiş olduğunun tespitine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

24.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.