"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1374 E., 2023/1456 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
müşterekleri vekili
İLK DERECE MAHKEMESİ : Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/109 E., 2021/511 K.
Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz (taşınmazın beyanlar hanesine şerh verilmesi istemli) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı ... ile bir kısım davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... ile bir kısım davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma isteğinin davanın niteliği gereği reddine ve temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım Kadastrosu sırasında, Muğla ili Köyceğiz ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 255 parsel sayılı 22.160,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, " 6831 sayılı Orman Kanunu'nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'ın fiili kullanımında bulunduğu " şerhi verilmek suretiyle, tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Muğla ili Köyceğiz ilçesi Sultaniye Köyü 255 parsel sayılı taşınmazın 6.241,54 metrekare yüzölçümündeki kısmının müvekkili olan davacının fiili kullanımında olup, bu kısım üzerindeki ağaçların da bu kişiye ait olduğunu ileri sürerek, iddia konusu kısma ilişkin olarak taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin iptali ile bu kısımda davacının kullanıcı olduğuna ilişkin şerh verilmesini istemiştir.
Davalı ... ile davalı ... ve ... vekili cevap dilekçelerinde; hak düşürücü ve zaman aşımı sürelerinin geçtiğini, çekişmeli taşınmazın evveliyatında miras bırakanları ...'a ait olup, 1969 yılına kadar bu kişinin fiili kullanımında iken ölümünden sonra mirasçılarının taksimi sonucunda ...'a intikal ettiğini, bu kişinin de ... ile ...'a devir ve temlik ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "...davacının iddia konusu kısmın davacının murisi ... Rıza Ayhan'ın fiili kullanımında iken ölümü üzerine yapılan taksim sonucunda davacıya kaldığı ve davacının fiili kullanımında bulunduğu..." gerekçesi ile davanın kabulüne, çekişmeli 255 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde bulunan "parsel ... oğlu ... kullanımındadır" şeklindeki şerhin iptali ile bilirkişi ... tarafından düzenlenen 28.07.2021 havale tarihli bilirkişi raporu ve ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 6.241,54 metrekare yüzölçümündeki kısmının ...'in, geriye kalan 15.919,07 metrekare yüzölçümündeki kısmının ise Abdil ...'ın kullanımında olduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hükmün, davalı ... ile bir kısım davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince "...keşif sırasında dinlenen tespit bilirkişi ... Yıldırım, mahalli bilirkişi ..., davacı tanıkları ..., ... ... ve ... beyanları ile harita mühendisi, ziraat mühendisi ve orman mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen denetime elverişli bilirkişi raporu ve krokisinde, dava konusu taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 6.241,54 metrekare yüz ölçümündeki kısmının kullanım kadastrosu tespit günü itibariyle davacı tarafın kullanımında olduğunun belirlenmesine göre İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu..." gerekçesiyle istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davalı ... ile bir kısım davalılar ... ve müşterekleri vekilinin tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı ... ile bir kısım davalılar ... ve müşterekleri vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davalılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.