Logo

8. Hukuk Dairesi2024/1989 E. 2024/6942 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir kadastro tespitine itiraz davası hükmünün tavzih edilip edilmeyeceği ve tavzih kararındaki payların doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi gereğince uygulanmaya devam edilen 1086 sayılı HUMK'un 428 ve 439/2. maddelerinde belirtilen bozma nedenlerinin bulunmaması ve tavzih kararının usul ve yasaya uygun olması gözetilerek, İlk Derece Mahkemesinin tavzih kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN :

MAHKEMESİ : Yumurtalık (Kapatılan) Kadastro Mahkemesi

KARAR : Tavzih talebinin kabulüne

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasında verilen ve kesinleşen hükmün tavzih edilmesinin istenilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesinin 18.03.1996 tarihli kararıyla, tavzih talebinin kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince verilen tavzih kararı, davalı ... kızı ... mirasçısı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Adana ili Seyhan ilçesi Bağırsakdere Köyü çalışma alanında bulunan 52 parsel sayılı 33.400 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla vasfı ile Besnili Mehmet ve arkaşları adına tespit edilmiştir.

Davacı Hazine dava dilekçesinde; tespite dayanak tapu kaydının gayri sabit huduTlu olduğunu ileri sürerek, miktar fazlalığının Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine ve 52 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş ve bu karar, davacı Hazine tarafından temyiz edilmekle Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi tarafından onandıktan sonra, davacı Hazinenin karar düzeltme talebinin aynı Dairece reddine karar verilmekle 08.10.1993 tarihinde ilam kesinleşmiştir.

Hükmün kesinleşmesinden sonra, davalı ... tarafından 15.03.1993 tarihinde, ilamda payların belirtilmediği gerekçesi ile tavzih talebinde bulunulması üzerine İlk Derece Mahkemesinin 18.03.1996 tarihli ek kararıyla, tavzih talebinin kabulüne karar verilmiş ve iş bu ek karar, davalı ... kızı ... mirasçısı ... vekili tarafından payların yanlış hesaplandığı gerekçesi ile temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi kararında belirtilen gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen 18.03.1996 tarihli tavzih kararı usul ve kanuna uygun olup davalı ... kızı ... mirasçısı ... vekili

temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesinin 18.03.1965 tarihli tavzih kararının ONANMASINA,

3402 sayılı Kanun'un 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine

Taraflarca 1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.