"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/704 E., 2021/1147 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yığılca Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/39 E., 2019/243 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... , dava dilekçesinde özetle; tapuda davalı Hazine adına çalılık niteliğiyle kayıtlı bulunan Düzce ili ... ilçesi Çiftlik Köyü 161 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 40 yılı aşkın süredir zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile taşınmazın fındık bahçesi vasfıyla adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Hazine cevabında; davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "Dava konusu edilen taşınmaza ilişkin davacı yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluşmadığı" gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "Dosyaya sunulan 01.10.2019 tarihli jeodezi mühendisi tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın 1990, 1994 ve 1999 tarihli hava fotoğraflarında yer yer taşlık ve ağaçlık olduğu, fındık bahçesi olmadığının bildirilmiş olması karşısında davacının dava konusu taşınmazda 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 14 üncü maddesinde öngörüldüğü şekilde edinmeyi sağlayan bir zilyetliğinin bulunmadığı, davacı tarafından her ne kadar fındık ağaçları dikilmiş ise de incelenen hava fotoğrafları karşısında fındıkların dikildiği tarihten kadastro tespit tarihine kadar da 20 yıllık sürenin dolmadığı, bir başka deyişle davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile edinme koşullarının gerçekleşmediği" gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosunun 3402 sayılı Kanun'un değişik 4 üncü maddesi uyarınca 2008 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usûl ve kanuna uygun olup, davacının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,
80,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 346,90 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.05.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.