"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 sayılı Kanun) gereğince yapılan satış sonucu oluşan tapu kaydının iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince Hazine aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan usulden, ... aleyhine açılan davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... mirasçıları ... ve arkadaşları vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sonucunda, Antalya ili Kepez ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 27843 ada 207 parsel sayılı 970,56 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmazın 2000 yılından beri ...'un kullanımında olduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra, 16.02.2017 tarihinde davalı ... adına 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 sayılı Kanun) gereğince satış işleminden dolayı tapuda kayden intikal ettirilmiştir.
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; çekişmeli taşınmazın müvekkilinin fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ve müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazda davacının hiçbir hakkı ve zilyetliğinin bulunmadığını, taşınmazı 1987 yılından beri müvekkilinin kullandığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 6292 sayılı Kanun gereğince davalı ...'a tapuda satılarak adına tescil edildiğini ve Hazinenin bu davada herhangi bir sıfatının bulunmadığını belirterek, davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "çekişmeli taşınmazın fiili kullanıcısının kullanım kadastrosunun yapıldığı tarihte davalı ... olarak belirlendiği, Hazinenin de taşınmazı dava tarihinden önce fiili kullanıcı olarak tespit edilen davalıya 16.02.2017 tarihinde sattığı, davacının satış işleminden önce açılmış bir davasının bulunmadığı, davalı adına yapılan tescil işleminin mevzuata uygun olduğu ve yolsuz tescilden bahsedilemeyeceği" gerekçesiyle Hazine aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan usulden, ... aleyhine açılan davanın esastan reddine karar verilmiş; hükmün, davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "öncesinde davalı adına bulunan kullanıcı şerhi nedeniyle dava tarihinden önce Hazine tarafından davalıya yapılan satışın ayakta olduğu ve bu nedenle yolsuz tescil niteliğinde bulunmadığı" belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, davacı ... mirasçıları ... ve arkadaşları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun'un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davacı ... mirasçıları ... ve arkadaşları vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
S O N U Ç : Yukarda açıklanan nedenlerle;
Temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.