Logo

8. Hukuk Dairesi2024/3297 E. 2024/4828 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, zilyetliğine dayanarak orman kadastrosu ve 2/B uygulamasına itiraz ederek, taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılıp kendisine tescilini talep etmesi üzerine görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın tapu iptali ve tescil ile orman kadastrosuna itiraz istekleri yönünden Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu, orman sınırları dışına çıkarma talebinin ise orman idaresini zorlayıcı nitelikte olduğundan davanın bu kısımda reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesince verilen görevsizlik ve esastan red kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, askı ilan tarihinden sonra açılan orman kadastrosuna itiraz ile askı ilan süresi içinde açılan 2/B uygulamasına itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve esasa ilişkin yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı ...vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu 101 ada 347 parsel sayılı taşınmazda müvekkilinin evi ve müştemilat olarak kullandığı ekmeklik ve odunluğunun bulunduğunu, müvekkilinin evini 1978-1979 yıllarında yaptığını, evinin yapı kayıt belgesini aldığını, orman alanının 1974-1975 yılında belirlenip tel örgü ile çevrildiğini, vekil edeninin evinin bulunduğu alanın tel örgü ile çevrili ormanlık alanın dışında kaldığını, orman olmadığını belirtilerek, 72 nolu orman kadastro komisyonunca yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulamasına ilişkin kısıtlamaların kaldırılarak evin bulunduğu alanın orman sınırları dışına çıkarılması ve ilgili parselden ifraz edilerek vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davalı taraf davanın reddini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesince davanın, dava konusu taşınmazın 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılarak beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine ilişkin olduğu ve dava konusu taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 2/B maddesi kapsamında gerekli şartları taşımadığı orman alanı dışına çıkarılamayacağı ve 3402 sayılı Kanun'un 5831 sayılı Kanun ile eklenen Ek-4 üncü maddesi ile 6831 sayılı Kanun'un 2 nci maddesine ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar, davacı davacı vekili tarafından istinaf edilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince davanın, tapu iptali ve tescil, askı ilan tarihinden sonra açılan orman kadastrosuna itiraz ile askı ilan süresi içinde açılan 2/B uygulamasına itiraza ilişkin olduğu ve tapu iptali ve tescil ile askı ilan tarihinden sonra açılan orman kadastrosuna itiraz istekleri yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun)

2 nci maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğu ayrıca orman tahdidi içinde bulunan taşınmazın 2/B uygulamasıyla orman sınırları dışına çıkartılması isteğiyle orman idaresini zorlayıcı nitelikte davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının 28.11.2018 tarihinde ilan edilen 2/B uygulamasına itiraz davasının esastan reddine; davacının tapu iptali ve tescil, 2016 yılında 6831 sayılı Kanun hükümleri uyarınca yapılıp 01.11.2016 tarihinde ilan edilen orman kadastrosuna itiraz istekleri yönünden 6100 sayılı HMK’nin 2 nci maddesi uyarınca davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nin 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine şeklinde yeniden karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekili ve davalı ...vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ve davalı ...vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Açıklanan sebeplerle, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Davacıdan alınan 427,60 TL peşin harcın red harcına mahsubuna,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.