"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1292 E., 2024/282 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına ve esas
hakkında karar verilmesine yer olmadığına
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2014/1 E., 2018/10 K.
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı Hazine vekili ve davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge Adli Adliye Mahkemesi kararı, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Sivas ili Hafik ilçesi Çimenyenice köyü çalışma alanında 1971 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında, 1843 parsel sayılı 6.838,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ... adına tespit edilmiş ve ...’nün itirazı üzerine Kadastro Komisyonunun 04.04.1975 tarihli kararı ile taşınmazın yüzölçümü 17950 m2 olarak düzeltilmiş olup, bilahare Kadastro Komisyonunun 28.05.1975 tarihli ek kararı ile taşınmaz mera parseline sınır olduğundan tapu miktarına itibar edilmesi gerektiğinden söz edilerek, yüzölçümünün 5.000,00 m2 olarak düzeltilmesi suretiyle ... adına tesciline, 1843 sayılı parselden kesilen 1.838,00 m2 kısmının 1844 sayılı mera parseline eklenmesine karar verilmiştir.
Davacı ... dava dilekçesinde özetle; Sivas ili Hafik ilçesi Çimenyenice köyünde kain maliki olduğu 1843 parsel sayılı taşınmazın 17.950 m2 olarak belirlenen yüzölçümünün komisyonca 5000 m2 olarak düzeltildiğini ileri sürerek, yanlış yapılan tespitin iptali ile 1843 sayılı parselin yüzölçümünün 17.950,00 m2 olarak tapuya tescil edilmesine karar verilmesini talep etmiş; yargılama sırasında davacının vefat etmesi nedeniyle dava mirasçıları tarafından takip edilmiştir.
Davalı Hazine vekili cevabında; davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, dava konusu Sivas ili Hafik ilçesi Çimenyenice köyü eski 1843 yeni 105 ada 62 parsel sayılı taşınmazdan, davacının iddia ettiği ve harita mühendisi bilirkişi ... ve fen Bilirkişisi ...'un 07.12.2015 tarihli raporunda (C) harfi ile gösterilen 2449,80 m2'lik yer ile (F) harfi ile gösterilen 3546,44 m2'lik toplam 5996,24 m2'lik kısmın bu parselden ifraz edilerek aynı ada da son parsel numarası ile ifraz edilen taşınmazın tamamı 5 pay kabul edilip, bunun davacı ... mirasçıları adlarına payları oranında tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu Sivas ili Hafik ilçesi Çimenyenice köyü eski 1853 yeni 105 ada 63 parsel sayılı taşınmazdan, davacının iddia ettiği ve harita mühendisi bilirkişi ... ve fen Bilirkişisi ...'un 07.12.2015 tarihli raporunda (G) harfi ile gösterilen 2720,78 m2'lik kısmın bu parselden ifraz edilerek aynı ada da son parsel numarası ile ifraz edilen taşınmazın tamamı 5 pay kabul edilip, bunun davacı ... mirasçıları adlarına payları oranında tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hükme karşı, davalı Hazine vekili ve davalı Kadastro Genel Müdürlüğü vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince; "... 1843 sayılı parselin davacı taraf adına tespit edildiği dikkate alındığında dava konusu olmadığı, hakkında karar verilen diğer 1853 sayılı parselin de davacı tarafından dava konusu edilmediği ve tespit malikine husumet yöneltilerek açılmış bir dava bulunmadığı halde ilk derece mahkemesince 1853 sayılı parselin dava konusu olduğunun kabul edilmesinin doğru olmadığı ..." gerekçesiyle, istinaf başvurularının kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması suretiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Davacı tarafından yatırılan 427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.