Logo

8. Hukuk Dairesi2024/335 E. 2024/2651 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, 2B kapsamındaki taşınmazın kullanım hakkını şerh sahibinden satın aldığını iddia ederek, beyanlar hanesine kendi lehine kullanıcı şerhi tescilini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddiasını ispatlayacak yazılı belge sunmaması ve ispat yükünün davacı tarafta olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı reddeden kararı ve bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunu esastan reddeden kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1368 E., 2023/2498 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 31. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/78 E., 2022/583 K.

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü

K A R A R

1998 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu ,Ümraniye ilçesi ...Mahallesi 590 ada 2 parsel sayılı taşınmaz beyanlar hanesinde; "6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca hazine lehine orman sınırları dışına çıkartılmıştır.", "İş bu parsel ... oğlu ...'ın kargir bina ve bahçe olarak kullanımındadır." şerhi tesis edilerek Hazine adına tespit edilmiştir.

Davacı vekili; müvekkilinin dava konusu taşınmazın kullanım haklarını şerh sahibi ...'dan 31.12.2001 tarihinde satın aldığı iddiası ile beyanlar hanesinde müvekkili lehine kullanıcı şerhi tesisi istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf istemi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı uyuşmazlık konusu taşınmazı şerh sahibi gerçek kişi davalıdan 2B kadastro çalışmaları sonrasında 2001 yılında satın aldığını iddia ettiğine, ispat yükünün davacıda olduğunun anlaşıldığına, davacı tarafça zilyetliğin devrine ilişkin yazılı bir belgenin de dosyaya sunulamadığına göre, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesinde ve redle sonuçlanan davada karşı taraf lehine maktu vekalet ücreti takdirinde de sonuç olarak bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiş, davacı vekilince bu kez temyiz yoluna başvurulmuştur.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeplerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA, 269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz edenden alınmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.