"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/970 E., 2024/450 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... dava dilekçesinde özetle; Burdur ili Bucak ilçesi Kacaaliler köyü 186 ada 6 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün tarım arazisi olduğunu ve zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
İlk Derece Mahkemesince verilen, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ilk karar, davalı ... vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 23.11.2009 tarihli ve 2009/14892 Esas, 2009/17286 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamı uyarınca yapılan yargılama sonucunda verilen, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine ilişkin ikinci karar, davalı ... vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 28.02.2022 tarihli ve 2021/8969 Esas, 2022/1676 Karar sayılı ilamıyla; "... eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulduğu belirtilerek, yeniden yapılacak keşifle uygulamaya ve araştırmaya dayalı, çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki nitelikleri, taşınmazların ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadıkları ve kullanımların hangi tarihten itibaren ne şekilde olduğu, varsa imar-ihyalarının tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmışsa hangi tarihte tamamlandığı, taşınmazların kullanımlarına ara verilip verilmediği hususlarında ayrıntılı rapor alınması ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi ..." gereğine değinilerek bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; "... davaya konu yerin evveliyatının Hazineye ait yerlerden olduğu ve bilirkişi raporunda da makilik - çalılık yerlerden olduğunun tespit edildiği, bu vasıftaki taşınmazlar devletin hüküm ve tasarrufu altında olup zilyetlikle veya zamanaşımı ile de kazanılamayacağı ..." gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4 üncü bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
03.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.