"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında görülen kadastro tespitine itiraz davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine vekilinin temyizi üzerine (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 19.06.2018 tarihli 2015/ 20332 E., 2018/3962 K. Sayılı ilamıyla onanmış, davalı Hazine vekilinin karar düzeltme istemi aynı Dairece reddedilerek 14.10.2021 tarihinde kesinleşmiştir.
Tapu Müdürlüğünce 09.06.2023 tarihli yazısı ile hükmün infaz edilemediğini öne sürerek tavzih talebinde bulunmuştur.
Mahkemece 15.05.2024 tarihli ek kararı ile tavzih isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkeme ek kararı davalı ... Müdürlüğüne izafeten Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemece önceki tarihli bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 27.05.2015 tarihli asıl karar ile; çekişmeli 27 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 3500 metrekare yüzölçümündeki bölümü ile 18 ve 19 parsel sayılı taşınmazların tamamı ayrı ayrı 26136 pay kabul edilerek, 4356'şar payının ölü ... oğlu ölü ... mirasçıları ve ölü ... oğlu ölü ... mirasçıları, 5808'er payın ölü ... ... oğlu ölü ... mirasçıları ve ölü ... ... oğlu ölü ... mirasçıları, 1452'şer payın ..., ..., ...'ya; 66 payının ... ; 1001 payının ...'e; 77'şer payın ... ..., İzzet ..., ..., ..., ... adlarına tapuya kayıt ve tescilllerine, 27 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen 3626 metrekare yüzölçümündeki bölümünün aynı adanın son parsel numarası verilmek sureti ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, sair dava ve itirazların reddine karar verilmiş; hükmün davalı Hazine vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 19.06.2018 tarihli ve 2015/ 20332 Esas, 2018/3962 Karar sayılı ilamıyla onanmış, davalı Hazine vekilinin karar düzeltme istemi aynı Dairece reddedilerek 14.10.2021 tarihinde kesinleşmiştir.
Bu kez; Milli Emlak Müdürlüğünce (Hazineye izafeten), hükmün infazı için Dörtyol Kadastro Birimi tarafından ... 27 parsel nolu taşınmazın koordinat sistemi ile hesabının yapılmadığından, ifraz işleminin de yapılamadığını, Mahkeme kararının uygulanabilmesi için anılan kararda bahsedilen fen bilirkişi raporun koordinat sistemi ile hazırlanmasının sağlanarak yüzölçümlerinin de koordinat sistemine göre hazırlanması gerektiğini öne sürerek tavzih isteminde bulunmuştur.
Mahkemece alınan 24.04.2024 havale tarihli fen bilirkişi raporunun incelenmesinde; taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22 nci maddesinin a bendi uyarınca uygulama kadastrosuna tabi tutulduğu, 28.01.2023- 27.02.2023 tarihinde askıya çıkarıldığı, ancak askı ilan süresi içinde meydana gelen depremler nedeniyle zeminde meydana gelen kaymalar nedeniyle uygulama kadastrosu sırasında belirlenen koordinatların zemini yansıtmadığı gerekçesiyle askıların tamamlanamadığı ve yeniden işlemlerin yapılarak daha sonra kesin askıya çıkartılacağı ifade edilmiştir.
Mahkemece; yasal düzenlemeye göre miktar ve çapa bağlı kalınmak suretiyle harita ve plan yapım yönetmeliğine uygun olarak sayısal metodla, parselin çap krokisi ve bölümlerin şekli değiştirilmeden çekişmeli parselin infaza olanak veren, rapor ve krokisinin düzenlenmesi ile hüküm fıkrasının düzeltilmesi şeklinde tavzihin mümkün olduğu, ancak hükmün 14.01.2021 tarihinde kesinleşmesinden sonra yapılan 22/a çalışmaları sonucu çekişmeli taşınmazın yeni sınırları ve yüzölçümünde uyumsuzluklar olduğunun anlaşılmasına göre, keşif yapılmak suretiyle hüküm fıkrasının bu şekilde düzeltilmesi, hükümde taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların değiştirilmesi anlamına geleceği gerekçesiyle 15.05.2024 tarihli ek karar ile tavzih talebinin reddine karar verilmiş, verilen ek karar davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararındaki gerekçe dikkate alındığında temyizen incelenen 15.05.2024 tarihli ek karar usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeple; davalı Hazine vekili yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan İlk Derece Mahkemesinin 15.05.2024 tarihli ek kararının ONANMASINA,
Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
17.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.