Logo

8. Hukuk Dairesi2024/4077 E. 2025/427 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, kadastro tespiti sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın zilyetlik şartlarını taşımadığı iddiasıyla açtığı tapu iptal ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının ve murisinin taşınmaz üzerinde uzun süredir zirai faaliyette bulunduğu, hava fotoğrafları ve bilirkişi beyanlarıyla sabit olduğundan, davalının zilyetliğinin kazanma koşullarını taşıdığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında Çınar ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 247 ada 8 parsel sayılı 3.519,85 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle susuz tarla vasfıyla davalı adına tespit edilmiştir.

Davacı Hazine, davalı yararına kazanma koşullarının oluşmadığı iddiasına dayanarak çekişmeli taşınmazın vasfının tayini ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda dosyada mevcut olan 1984, 2002 ve 2011 tarihli hava fotoğraflarında zirai faaliyete konu edildiği, imar ihyasının 1984 yılından önce tamamlandığı, davalı ve murisi tarafından taşınmazın ekonomik amaca uygun bir şekilde kullanıldığı, dava konusu yerin kuzeyinde bulunan mera parselinden duvar ile ayrıldığı, bu duvarın 1984 tarihli hava fotoğrafında da mevcut olduğu, 1984 yılından önce bir zaman diliminde imar ve ihyası tamamlanmış ve zirai faaliyete konu olmuş ve bu kadar uzun süredir meradan belirgin biçimde ayrık olan dava konusu taşınmazın mera sayılmayan yerlerden olduğu kanaatine varıldığı, nitekim yerel bilirkişilerin kendilerini bildi bileli eklemeli zilyetlik yoluyla taşınmazın davalının babasından itibaren kullanıldığı beyan ettikleri gerekçesi ile davanın reddine, Diyarbakır ili Çınar ilçesi ... Mahallesi 247 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiş; davacı vekilince bu kez temyiz isteminde bulunulmuştur.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Yukarıda açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi