"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/397 E., 2020/277 K.
KARAR : Davanın kabulüne
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karar, yapılan temyiz incelemesi sonunda Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... dava dilekçesinde; Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesi Bölükçam köyünde bulunan, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanun'un 713 üncü maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiş ve yargılama sırasında yörede orman kadastrosuna başlanması üzerine davanın aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü, bu tür davaların kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle orman kadastrosuna itiraz davası tescil davasından tefrik edilip kadastro mahkemesine aktarılmış, tapusuz taşınmazın tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesine karar verilmiş ve Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, taşınmazın orman sınırları dışında bırakılmış olduğu gerekçesiyle davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
İlk Derece (Asliye Hukuk) Mahkemesince verilen önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; "... 6360 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, dava konusu taşınmazın sınırları içinde bulunduğu Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya katılımı sağlanarak taraf teşkilinin sağlanması ve bundan sonra davanın esası hakkında bir karar verilmesi ..." gereğine değinilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kabulü ile dava konusu Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesi Bölükçam köyü Köyiçi mevkiinde bulunan dosyada mevcut fen ve orman bilirkişilerinin müşterek hazırladıkları 27.12.2015 tarihli raporunda turuncu renkle çevrili sarı renkle boyalı olarak gösterilen, 682,67 m2'lik ev ve bahçe niteliğindeki taşınmazın 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 713 üncü maddesi gereğince davacı Ali oğlu 1965 doğumlu ... adına tapuya tesciline, Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesi Bölükçam köyü Köyiçi mevkiinde bulunan mevcut fen ve orman bilirkişisi tarafından müşterek olarak düzenlenen 27.12.2015 tarihli raporda turuncu renkle çevrili pembe alan olarak gösterilen taşınmazın 2B arazisi olup 605 parsel numarası altında davacıya ... tarafından satıldığından dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, hükme esas alınan bilirkişi raporunda turuncu renkle çevrili sarı renkle boyalı olarak gösterilen 682,67 m2'lik taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, temyiz incelemesi sırasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgu sayfası üzerinde yapılan sorgulamaya ve dairemizin geri çevirme kararı üzerine verilen tapu müdürlüğü cevabına göre, çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında 144 ada 3 parsel olarak kadastro tutanağı düzenlendiği anlaşılmaktadır.
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 26 ncı maddesinde, Kadastro Mahkemesinin görevinin, her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği gün başlayacağı açıklanmış; anılan Kanun'un 27 nci maddesinde ise, mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevinin sona ereceği ve davalara ait dosyaların kadastro mahkemesine re'sen devrolunacağı belirtilmiştir.
Hal böyle olunca; İlk Derece Mahkemesince, hükme esas alınan fen bilirkişi raporu ekindeki kroki de eklenmek suretiyle ilgili Tapu ve Kadastro Müdürlüğüne müzekkere yazılarak tescil davasına konu taşınmazın tamamen mi kısmen mi tutanak düzenlenen kısımda kaldığı tereddütsüz olarak belirlendikten sonra, tutanak düzenlenmeyen bölüm varsa bu bölüm elde tutularak esası hakkında karar verilmesi, tutanak düzenlenen bölüm bakımından ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 26 ve 27 nci maddeleri gereğince davaya bakma görevinin Kadastro Mahkemelerine ait olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı verilmek suretiyle dava dosyasının re'sen Kadastro Mahkemesine aktarılması gerektiğinden, sair yönler incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine
19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.