"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2016/45 E., 2018/11 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulüne
Taraflar arasında görülen kadastro tespitine itiraz davasında yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davacı ... İdaresinin açmış olduğu davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacı (ölü) ...'nin açmış olduğu davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin hükmün davacı ... İdaresi ve dahili davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14.03.2024 tarihli ve 2021/4692 Esas, 2024/1719 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş olup, davacı ... İdaresi vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
... ili ... ilçesi İnebeyli köyü çalışma alanında 1958 yılında yapılan tapulama esnasında, 1063 parsel sayılı çekişmeli taşınmaz, vergi kaydı ve zilyetliğe dayanılarak, tarla niteliğinde ve 21.440 metrekare yüzölçümüyle Nazif, Sait ve ... Erdoğan adlarına tespit edilmiştir.
Davacı ...; ... ili ... ilçesi ... köyü 141 ada 53 (eski 1063 parselin bir kısmı) parselin orman olup, orman vasfını kaybettiği tespit edilmiş olduğundan kullanım kadastrosu çalışmasındaki tespit gibi tescilini istemiş, davalılar ise davanın reddini savunmuştur.
Davacı ...; ... ili ... ilçesi ... köyü eski 1063 parselin diğer kısmının adına tescilini istemiş, davalılar ise davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda, 1063 parselin 8.329 metrekarelik kısmının (yeni 141 ada 53 parsel) ilk tahditte orman sınırları içinde kaldığı, daha sonra yapılan orman sınırları dışına çıkarma işleminin doğru olduğu, kullanım kadastrosu çalışmasında beyanlar hanesinde ismi yazan ...'ın kullanımında bulunduğu, 1063 parselin 13.110 metrekarelik kısmının (yeni parsel numarası 141 ada 190 parsel) ise orman olmadığı, dava konusu yerin kök muris ... ...'dan kaldığı, ... ...'ın mirasçıları arasında paylaşım yapıldığı, ilk paylaşımda dava konusu yerin ...'ye verildiği, bu paylaşımın bozulduğu, vergi kaydında ...isminin yazmasının sebebinin sonradan yeni bir paylaşım yapılmış olmasından kaynaklandığı, 1051 parselin tapu kaydının dava konusu yerin hudut olarak ... okumasının sebebinin bu tapunun sonraki tarihli olmasından ve mevcut tapuya göre yazılmış olmasından kaynaklandığı, oysa ki uyuşmazlığın çok öncelere dayandığı, sonradan ikinci yapılan paylaşımda dava konusu yerin ...ve ...'ya verildiği, uyuşmazlığın oluştuğu tarihlere yakın tarihlerde dinlenen kişilerin konuyu ve uyuşmazlığı daha iyi bilmesinden dolayı bu kişilerin beyanlarına itibar edilmesinin daha yerinde olacağı, Yargıtayın yerleşik içtihatları gereğince uzun süre kullanımın taksime karine olduğu, ... ve eşi ...'nin dava konusu yeri uzun süre kullandıkları ve icara vermiş olduklarının sabit olduğu, orman olan kısma yönelik herhangi bir mülkiyet söz konusu olamayacağı belirtilerek davacı ... İdaresinin açmış olduğu davanın kısmen kabul kısmen reddine, 141 ada 53 (eski 1063 parselin bir kısmı) parselin orman olup, orman vasfını kaybetmiş olduğu tespit edilmiş olduğundan kullanım kadastrosu çalışmasında olduğu gibi tespit gibi tesciline, davacı (ölü) ...'nin açmış olduğu davanın kısmen kabul kısmen reddine, 141 ada 190 (eski 1063 parselin diğer kısmı) parselin 6912 pay kabul edilerek davacı mirasçıları adına payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davacı ... İdaresi ve dahili davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14.03.2024 tarihli ve 2021/4692 Esas, 2024/1719 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş ve davacı ... İdaresi vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
1. Davacı ... İdaresi vekilinin 141 ada 53 parsel sayılı taşınmaz (eski 1063 nolu parselin B ile gösterilen bölümü) hakkındaki karar düzeltme istemi yönüyle; dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına, Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Davacı ... İdaresi vekilinin eski 1063 parselin geriye kalan (A) bölümü (hükümde 141 ada 190 parsel olarak zikredilen) taşınmaz hakkındaki karar düzeltme istemine gelince; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, kanuna uygun gerektirici nedenlere ve taşınmaz bölümünün ... mirasçıları adına tescilinde bir yanlışlık bulunmamasına göre, davacı ... İdaresi vekilinin sair karar düzeltme itirazları yerinde değildir. Ancak; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 1 inci maddesi uyarınca kadastro hakimi, doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde bir karar vermek zorundadır.
Somut olayda; tesis kadastrosu esnasında 1063 parsel olarak tespiti yapılan ve 1949 yılında yapılarak kesinleşen orman tahdidinde orman sınırları dışında kalıp, maki tefrik işlemine de tâbi tutulmadığı belirlenen 13.110 metrekarelik bölüm, hüküm kısmında 141 ada 190 olarak zikredilmiş ise de, anılan parselin çekişmeli bölümden farklı bir konumda bulunduğu tereddütü hasıl olmuş, böylece kök parsel olan 1063 parselden, 141 ada 53 parselin ifrazı sonucunda kalan çekişme konusu kısmın hangi taşınmaza denk geldiği netleştirilerek infazı kabil bir hüküm kurulmadığı anlaşıldığı gibi, ... mirasçıları adına oluşturulan sicilde pay-payda eşitliği sağlanmadan 3402 sayılı Kanun'un 1 inci maddesine aykırı şekilde hüküm kurulmuş olması dahi usul ve kanuna uygun bulunmadığından hükmün bu bölüm yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
S O N U Ç : Yukarıda (1) no.lu bentte açıklanan nedenlerle; davacı ... İdaresi vekilinin 141 ada 53 parsel (eski 1063 nolu parselin (B) ile gösterilen bölümü) yönünden yaptığı karar düzeltme isteminin REDDİNE,
Yukarıda (2) no.lu bentte açıklanan nedenlerle; davacı ... İdaresi vekilinin karar düzeltme isteminin 141 ada 190 parsel yönünden (eski 1063 parselin geriye kalan A bölümü) kabulü ile Dairenin 14.03.2024 tarihli ve 2021/4692 Esas, 2024/1719 Karar sayılı onama ilamının bu parsel yönünden ortadan kaldırılmasına, usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün bu parsel yönünden BOZULMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.