Logo

8. Hukuk Dairesi2024/4848 E. 2025/2358 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünde azalma meydana gelmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil talebi ile Hazine'den tazminat isteminin reddine ilişkin yargılama.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları, yargılama ve ispat kuralları ile alt derece mahkeme kararlarındaki gerekçeler değerlendirilerek, davacıların pay sahibi olduğu parsel ile komşuları arasında herhangi bir sabit sınıra rastlanılmadığı ve kadastro belgelerinde herhangi bir hata bulunmadığı gözetilerek, temyiz talebinin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/679 E., 2024/895 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/442 E., 2024/144 K.

Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine, tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.

Kararın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Uygulama kadastrosu sırasında Tokat ili ... ilçesi ... köyü 1306 parsel numaralı ve 4.250 metrekare yüzölçümlü taşınmaz, 194 ada 117 parsel numarası ile 3.919,29 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiş, uygulama kadastrosu 28.01.2014 tarihinde kesinleşerek tescil edilmiştir.

Davacı vekili, uygulama kadastrosu ile taşınmazın kadimden beri kullanılan sınırların yenileme kadastrosu sonucu haksız yere değiştiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle taşınmazın eski yüzölçümü ile tesciline, bu talepleri yerinde görülmez ise (terditli), tapu siciline güvenerek satın alınan taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yasal faizi ile birlikte şimdilik 1.000,00 TL maddi zararın Hazine tarafından müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "yapılan keşif ile dinlenen tanık beyanlarında dava konusu taşınmazın sınırlarında bir değişiklik olmadığı ve uzun zamandır aynı şekilde kullanıldığı, Kadastro Kanunu'nun 22/a uygulamasında taşınmazın sınırlarının değişmediği veya herhangi bir kayma olmadığı neticesinde davacıların eksilen m2 yönünden tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmiştir.

Davacıların, dava konusu ilçenin, ... Köyü, 194 ada, 117 parsel (eski 1306 parsel) sayılı taşınmazın ayrı ayrı 500/4250 hissesini 08.12.2009 tarihinde satın aldıkları, Kadastro Müdürlüğünce, 3402 Sayılı Kanun'un 22/a maddesine göre yapılan yenileme kadastro çalışmasının 28.01.2014 tarihinde kesinleştiği ve taşınmazın yüzölçümünün 330,71 m² azaldığı, bu azalmanın kadastro sırasındaki ölçü ve hesaplama yöntemleri ve teknoloji farklılığından kaynaklandığı, davacıların tapu siciline güvenerek 08.12.2009 tarihinde satın aldıkları taşınmaz hisselerinde oluşan azalmadan tapuya güven ilkesi gereğince Hazinenin sorumlu olduğu ve azalmanın meydana geldiği tarih itibariyle zararın karşılanması gerektiği neticesinde her bir hisse için hesaplanan (330,71 x 500 / 4250 = 38,90 m2 x 63,49-TL =) 2.469,76-TL ve toplamda (2.469,76 + 2.469,76 =) 4.939,52-TL'den taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL tazminatın davalı Hazine'den tahsiline" şeklinde hüküm kurulmuş, hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf edenin sıfatına göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tesis kadastro tespit tarihine en yakın hava fotoğrafı olan 1961 yılına ait hava fotoğrafının incelenmesinde, davacıların pay sahibi olduğu parsel ile komşuları arasında herhangi bir sabit sınıra rastlanmamış bulunmasına, çekişmeli taşınmaz ve komşu parsellere ait tesis kadastrosundaki resmi belgelerde herhangi bir tersimat veya ölçüm hatasının bulunmadığının belirlenmesine göre uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı ve davacı tarafın davasını 1.000,00 TL üzerinden açtığı ve islah etmediğine göre, davanın bu bedel üzerinde kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.