Logo

8. Hukuk Dairesi2024/5226 E. 2025/1059 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosunda Hazine adına kayıtlı taşınmazın, komşu parselin miktar fazlası olarak tespit edilip edilmediği ve sınırların doğru belirlenip belirlenmediği hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tesis kadastrosundaki kayıtlar, vergi kayıtları, hava fotoğrafları ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, davalı parsele ait sınırların hatalı tespit edilmediği, Hazine adına kayıtlı parselin komşu parselin fazlalığı olarak tespit edildiği ve uygulama kadastrosunun bu durumu düzelttiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/348 E., 2023/2924 K.

KARAR : İstinaf talebinin kabulüne, davanın reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırklareli Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2020/47 Esas 2021/24 Karar

Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Uygulama kadastrosu sırasında, Kırklareli ili Merkez ilçesi Kadıköy köyü/Mahallesi çalışma alanında ve tapuda davacı Hazine adına kayıtlı bulunan eski 116 ada 47 parsel sayılı 3.264,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz aynı ada ve parsel numarasıyla ve 834.78 metrekare yüzölçümlü olarak, tapuda davalılar murisi adına kayıtlı bulunan eski 116 ada 27 parsel sayılı 15.001,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz aynı ada ve parsel numarasıyla ve 15.001,01 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.

Davacı Hazine vekili, dava konusu 116 ada 47 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 116 ada 27 parsel sayılı taşınmazın miktar fazlası olarak Hazine adına tespitinin yapıldığını, uygulama kadastrosu sırasında, 116 ada 47 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki yüz ölçümü miktarı azalmasına rağmen davalı parselde artışın söz konusu olduğunu belirterek, 116 ada 27 parsel sayılı taşınmazda yapılan kadastro tespitinin iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, dava konusu taşınmazların tesis kadastrosunun 1994 yılında yapılarak kesinleştiği, dava konusu taşınmazların tesis kadastro tutanaklarının edinme sebebinde dava konusu 116 ada 27 ve 47 parsellerin zeminde bir bütün halinde ... mirasçıları tarafından kullanıldığının belirtildiği, 116 ada 47 parsel tespitinin davalı 116 ada 27 parselden miktar fazlası kesilerek yapıldığı, dosyadaki harita, tutanak ve belgeler, mahalli bilirkişi ve tespit bilirkişi beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı Hazineye ait 116 ada 47 parsel ile davalı 116 ada 27 parselin ortak sınırının geçerli sınır olduğu, uygulama kadastrosu sırasında davalıya ait 116 ada 27 parsel sayılı taşınmazın güney sınırında bulunan 116 ada 30 parsel ile ortak sınırının sabit sınıra çevrilmesi nedeni ile miktarının azaldığı, davacı Hazineye ait 116 ada 47 parsel davalıya ait parselin miktar fazlası olarak tespit edildiğinden davalı 116 ada 27 parselde oluşan miktar eksikliğinin davacıya ait taşınmazdan tamamlandığı, davacıya ait 116 ada 47 parsel ile davalıya ait 116 ada 27 parselin ortak sınırının geçerli sınıra uyulmadan hatalı tespit edildiği, davacıya ait 116 ada 47 parsel ile davalıya ait 116 ada 27 parsel sayılı taşınmazı kapsar ortofoto ve hava fotoğrafı haritalarında parsellerin ortak sınırında sabit ve belirgin bir işaretin bulunmadığının gözlemlendiği, her ne kadar fen bilirkişilerince davalıya ait 116 ada 47 parseldeki eksilmenin dava konusu 116 ada 27 parselden tamamlanmasının doğru olduğu mütalaa edilmişse de gerek uygulama yönetmeliği gerek yerleşik üst mahkeme kararları dikkate alındığında; ortak sınırın geçerli sınır olması ve zeminde sabit sayılabilecek bir sınırın bulunmaması halinde geçerli sınıra üstünlük tanınması gerektiği, davalıya ait parseldeki miktar eksikliğinin geçerli sınıra uyulmamak suretiyle dava konusu 116 ada 47 parselden tamamlanmasının hatalı olduğu anlaşıldığından bilirkişilerin 14.10.2021 tarihli ek raporunda 116 ada 27 parselde (A) harfi ile gösterilen 2.429,13 m2'lik kısmın geçerli sınır olan pafta sınırı esas alındığında davacıya ait 116 ada 47 parsel sınırları içerisinde kaldığı gerekçesi ile davacının Kırklareli ili Merkez ilçesi Kadıköy köyü 116 ada 27 parsel ve 116 ada 47 parsel sayılı taşınmazların uygulama kadastrosu tespitine yönelik açtığı davanın kabulüne, anılan parsellerin tespit ve sınırlandırmasının iptaline, Kırklareli ili Merkez ilçesi Kadıköy köyü 116 ada 27 parsel ve 116 ada 47 parsel sayılı taşınmazların teknik bilirkişilerin 14.10.2021 tarihli ve ekindeki düzletme krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2.429,13 m2'lik kısmının 116 ada 27 parsel sayılı taşınmazdan çıkartılarak dava konusu Kırklareli ili Merkez İlçesi Kadıköy köyü 116 ada 47 parsel sayılı taşınmazın eklenmesine, uygulama kadastro tespit tutanağının diğer hanelerindeki kayıt ve tespitler aynı kalmak üzere dava konusu Kırklareli ili Merkez ilçesi Kadıköy köyü 116 ada 27 parsel sayılı taşınmazın 12.571,88 m2, dava konusu Kırklareli ili Merkez ilçesi Kadıköy köyü 116 ada 47 parsel sayılı taşınmazın 3.263,91 m2 olarak tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, dava konusu taşınmazların ilk arazi kadastro işlemlerinin 1994 yılında yapıldığı, davalılar adına kayıtlı bulunan 116 ada 27 parsel sayılı taşınmazın 1937 tarih 100 tahrir nolu vergi kaydına istinaden tespit gördüğü, vergi kaydının miktarının 15.000,00 m2 olduğu, vergi kaydının batı sınırının orman okuması nedeniyle kaydı miktarı ile geçerli olduğu gerekçesiyle 15.001m2'lik kısmının vergi kayda kapsamında kayıt maliki adına tespit gördüğü, miktar fazlasının ise 116 ada 47 parsel olarak Hazine adına tespit gördüğü, tespitin itirazsız kesinleşerek tapuya tescil edildiği, davacı Hazine adına kayıtlı olan 116 ada 47 parselin ayrı bir parsel olmayıp, davalılar adına kayıtlı 116 ada 27 parsel ile bir bütün olarak kullanıldığı ve vergi kaydı miktar fazlası olarak tespit gördüğü, dosyada bulunan 1994 yılına ait kadastro çalışmalarına dair sınırlandırma krokisi ve kadastro paftası incelendiğinde 27 parselin 30 parsel ile olan sınırının düz hat olarak gösterildiği, ancak kadastro paftasında kırık noktası bırakıldığı, bilirkişi raporunda yer alan kadastro tespit tarihine en yakın 1993 yılı tarihli hava fotoğrafının incelenmesinde, dava konusu 27 parselin 30 parselle sınırının ölçü krokisi ve zemine aykırı olarak hatalı tersim edildiği, bu nedenle 27 parselin ilk arazi kadastrosu çalışmalarında miktarının hatalı ölçüldüğü, vergi kayıt miktarı hesaplanırken de hatalı tersimat sonucu düzenlenen kadastro paftası esas alındığı, bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi 27 nolu parsel ile 30 nolu parsel arasında eğer bir tersimat hatası yapılmamış olsa idi 27 parselin miktar fazlası olarak belirlenen 47 parsel sayılı taşınmazın miktarının da 22/A çalışmalarında belirlenen miktar olacağı, çünkü davalı adına kayıtlı 27 parselin 15.000m² miktarlı vergi kaydına istinaden tespit gördüğü ve hatalı olmayan sınırlara göre yine 15.000 m² olarak belirlenmesi gerektiği, bu hususun 24.08.2021 tarihli bilirkişi raporunun son sayfasında da açıkça belirtildiği, yapılan 22/A kadastro çalışmalarında, 1994 yılında yapılan sınırlandırma ve tersimat hatasının düzeltildiği, 27 ve 30 parseller arasındaki sınırın zemindeki sabit sınır olarak belirlendiği, bu sınırın uydu görüntüleri ile de sabit sınır olduğunun tespit edildiği gerekçeleri ile davalı ...'ın istinaf başvurusunun kabulüne, Kırklareli Kadastro Mahkemesi'nin 2020/47 Esas ve 2021/24 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın yeniden esasıyla ilgili olarak; davanın reddine, dava konusu Kırklareli ili Merkez ilçesi Kadıköy köyü 116 ada 27 ve 47 parsel sayılı taşınmazların uygulama kadastro tutanağındaki gibi tespit ve tesciline karar verilmiş; hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 Sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.