"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3818 E., 2024/1549 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2014/953 E., 2017/306 K.
Taraflar arasındaki kullanıcı şerhi verilmesi istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın 39 ada 96 parsel sayılı taşınmaz bakımından kesin hüküm varlığı; 39 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmaz bakımından ise derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan ret kararı verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma isteminin nitelikten reddine karar verilerek temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
... ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 39 ada 1 parsel sayılı 595.920,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 02.06.1958 tarihinde orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescil edildikten sonra; yörede 6831 sayılı Orman Kanunu (6831 sayılı Kanun) uyarınca 2010 yılında yapılan 2/B uygulaması sonucunda, işbu taşınmazın toplamda 130,444,38 metrekarelik bölümü Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılmış; orman olarak kalan bakiye 465.475,62 metrekarelik kısmı ise 2 parçaya ifraz edilerek bunun sonucunda orman vasıflı ... Mahallesi 39 ada 2 parsel numaralı 434.049,42 metrekare yüzölçümlü taşınmaz ile ... Mahallesi 1276 ada 1 parsel sayılı 31.426,21 metrekare yüzölçümlü taşınmazlar oluşmuş ve akabinde 39 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kütüğü kapatılmıştır.
Kök 39 ada 1 parselin 2/B uygulamasına giren kısmında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-4 maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sonucunda oluşan 39 ada 96 parsel sayılı 245,34 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tutanağının beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı şerhi yazılarak "ağaçlık" vasfıyla kullanımsız olarak; bu taşınmaza komşu durumda bulunan aynı ada 3 parsel sayılı 1444,86 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise tutanağının beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı; taşınmazın ve üzerinde bulunan kargir evin bahçe ...'nün kullanımında olduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı ... vekili 31.12.2014 harçlandırma ve havale tarihli dilekçesi ile ... 39 ada 1 ve 2 parseller ile bitişik 3 ve 96 parsel sayılı taşınmazlarda vekil edeninin toplamda kullandığı alanın takriben 3000 metrekare iken sadece 39 ada 3 parselde vekil edeni lehine kullanım şerhi verildiğini, halbuki vekil edeninin 1980 tarihi öncesinden beri 39 ada 1 ve 2 parsellerde yer alan tavuk kümesleri, 3 parselde yer alan evi ve devamındaki orman içinde ve 96 parselin devamında su kusuyu ve meyve bahçesinin bulunduğunu ileri sürerek 39 ada 1, 2 ve 96 parsellerde müvekkilinin kullanım hakkını belirleyen emval, eşya, ağaç, ekili dikili alanlar vesairenin belirlenerek, tapunun beyanlar hanesine şerh edilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "... davacı vekilince, ... (... mahallesi ) 39 ada, 1, 2 ve 96 parsellerdeki ve bu parsellerin etrafındaki müvekkiline ait fazlaya ilişkin kullanımın ve aidiyetin tespiti ile kadastro kayıtlarının beyanlar hanesine işlenmesi talep edilmiş ise de ,Beykoz Kadastro Mahkemesinin 2010/384 esas, 2014/246 karar sayılı kararı ile 39 ada, 96 parsel yönünden davacı ... tarafından açılan davanın reddedilerek tutanağın beyanlar hanesinin aynen bırakılmasına karar verildiği ve verilen bu kararın 23.10.2015 tarihinde kesinleştiği, buna göre bu parsel bakımından kesin hüküm dava şartı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, dava konusu diğer parseller olan 39 ada, 1 ve 2 parseller bakımından ise, Beykoz Kadastro Mahkemesinin 2010/384 esas, 2014/246 karar sayılı dosyasına sunulan 10.09.2014 ve 14.06.2012 tarihli fen bilirkişisi raporlarında davacının dava konusu parseller ve etrafında hak iddia ettiği yerlerin gösterildiği, bu gösterimler doğrultusunda kadastro mahkemesinin kısmi görevsizlik kararının verildiği, bu görevsizlik kararına konu 14.06.2012 tarihli krokili raporda A harfi ile gösterilen kısma ilişkin davanın görevsizlik sonrası devam ettiği, Beykoz 2. ASHM'nin 2015/384 esas sayılı dosyasının 12.10.2016 tarihli duruşmasında davacı ... vekili tarafından belirtilen "bu dosyaya konu parseller 1 ve 2 parsellerdir" şeklindeki beyan karşısında, davacının hak iddia ettiği yerlerin bu şekilde sınırlandırılmış olduğu ve bu nedenle Beykoz 2. ASHM'nin 2015/384 esas sayılı dosyasının dosyamız bakımından derdestlik dava şartı engeli oluşturduğu ve bu parseller bakımından bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerektiği..." gerekçesiyle 39 ada 96 parsel sayılı taşınmaz bakımından kesin hüküm varlığı nedenine; 39 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmaz bakımından ise derdestlik nedenine dayalı dava şartı nedenine dayalı olarak davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenlerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.03.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.