Logo

8. Hukuk Dairesi2024/5400 E. 2025/2486 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, taşınmazın kullanımının davacıya mı yoksa davalılara mı ait olduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davacı ile davalıların murisi tarafından ortak alındığı, ancak davalıların murisinin bahçe kısmındaki haklarını davacıya devrettiği, davalıların taşınmaz üzerinde herhangi bir kullanımının bulunmadığı ve davalıların murisi tarafından verilen taahhütnamenin iptali talebiyle açılan davanın reddolunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3341 E., 2024/1997 K.

KARAR : İstinaf başvurularının kısmen kabulüne

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2017/46 E., 2022/54 K.

Taraflar arasındaki kullanım kadastrosu tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili ve davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... vekili, davalılar Hazine vekili ve ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-4 üncü maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmaları sırasında ... ili ... ilçesi ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 101 ada 1561 parsel numaralı ve 281,21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesinde 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, ... oğlu ... ve ... oğlu ...'nın kullanımında olup üzerindeki evin de adı geçenlere ait olduğu şerhi tesis edilerek Hazine adına tespit edilmiştir.

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; davalıların 200 metrekare arsa üzerinde hak sahibi olmayıp yalnızca evin 1/2 hissesinde hak sahibi oldukları iddiası ile tespite itiraz etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; taşınmazın uyuşmazlığa konu olan kullanım durumunu davacıya ait olduğu durumu sübuta erdiği gerekçesi ile davanın kabulüne; dava konusu ... ili ... ilçesi ... mahallesi, 101 ada 1561 parsel sayılı taşınmazın tutanaktaki beyanlar hanesinde 2 numaralı bentte "... oğlu ... ve ... oğlu ... kullanımındadır" şeklindeki şerhinin "... oğlu ... kullanımındadır" şeklinde değiştirilmesine, taşınmazın bu değişiklikle ve diğer kayıt ve beyanlar sabit kalmak suretiyle tespit ve tesciline karar verilmiş; hükmün davalı ... vekili ve davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince "Dosya kapsamına göre dava konusu 1561 parsel sayılı taşınmazın davacı ile davalıların murisi tarafından ortak alındığı ve taşınmaz üzerindeki evin ortak olarak yapıldığı, ancak davalıların murisinin taşımazın bahçe kısmındaki haklarını davacıya devrettiği, murisin vefatından sonra taşınmazın bahçe kısmının davacı tarafından tasarruf edildiği, davalıların herhangi bir kullanımının bulunmadığı, davalıların murisi tarafından verilen taahhütnamenin iptali talebiyle davalılar tarafından açılan davanın da Bursa Asliye hukuk mahkemesinin 2014/256 Esas, 2015/ 947 Karar sayılı ilamıyla; reddine karar verildiği, hükmün kanun yolu incelemesinden geçerek kesinleştiği, murise ait sözleşmenin geçerli olduğu ve murisin vefatından sonra tespit tarihine kadar davalıların taşınmaz üzerine herhangi bir kullanımının bulunmadığı tespit edilmesine göre ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı gerçek kişiler vekilinin istinaf itirazları yerinde değildir.

Davalı ... vekilinin istinaf itirazlarına gelince mahkemece diğer davalılar ile birlikte Hazine aleyhine yargılama harç ve giderlerine hükmedilmiş ise de davalı ... yasal hasım olduğundan Hazine aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru değildir. Bu nedenle Hazine vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama da eksiklik bulunmamakla birlikte kanunun olaya uygulamasında hata edildiğinden ve belirtilen husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.2 maddesi uyarınca Bursa Kadastro Mahkemesinin 2017/46 Esas, 2022/54 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın esasına ilişkin olarak,

1. Dava konusu ... ili ... ilçesi ... köyü 101 ada 1561 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline, beyanlar hanesinde bulunan '2. ... oğlu ... ve ... oğlu ... nın kullanımındadır' şerhinin terkinine,

Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 101 ada 1561 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine '1. 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkartılmıştır.

2. ... oğlu ... kullanımındadır,

3. Üzerindeki ev ... oğlu ... ... ve ... oğlu ... na aittir' şerhi eklenmek kaydı ile Hazine adına tarla vasfı ile tesciline," karar verilmiş; iş bu karar davacı ... vekili, davalı ... vekili ve davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı ... vekili, davalı ... vekili ve davalılar ... ve müşterekleri vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.