"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/546 E., 2024/874 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/251 E., 2022/700 K.
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece (... 1. Asliye Hukuk) Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davalılar vekilleri tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... dava dilekçesinde; ... ilçesi ... mahallesinde bulunan, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği tapusuz taşınmaz üzerinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap koşullarının lehine oluştuğunu ileri sürerek, taşınmazın adına tescilini talep ettikten sonra, yargılama sırasında vekili aracılığıyla sunduğu ıslah dilekçesiyle, taşınmazın muristen geldiğini belirterek taşınmazın kendisi ile beraber muris ... mirasçıları adına miras payları oranında tesciline karar verilmesini talep etmiş ve muris ...'nun davacı dışındaki diğer mirasçıları, davaya muvafakat ettiklerini beyan etmişlerdir.
Davalılar vekilleri cevaplarında; davanın reddini savunmuşlardır.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve Bursa ili ... ilçesi ... Mahallesinde bulunan, 11.08.2022 tarihli teknik bilirkişi raporu ekinde yer alan Harita Mühendisi ... ve Harita Teknikeri ... tarafından düzenlenen krokide (A) harfi ile gösterilen 1.683,01 m² yüzölçümlü taşınmazın 1.683,01 m² yüzölçüm ve "Ev ve Meyve Bahçesi" vasfı ile, dosya içerisinde yer alan muris ...'na ait ... Noterliğinin 12.06.2020 tarih ve ... yevmiye nolu mirasçılık belgesine göre, (1) payının ..., (1) payının davacı ..., (1) payının ... ve (1) payının ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün, davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükme esas krokide (A) harfi ile gösterilen kısım bakımından zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, temyiz incelemesi sırasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgu sayfası üzerinde yapılan sorgulama ve Uyap Tapu Kadastro entegrasyon ekranında yapılan sorgulama sonucunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün 1744 ada 19 parsel numarasını alarak tapuya kaydedildiği anlaşılmıştır.
3402 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesinde, Kadastro Mahkemesinin görevinin, her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği gün başlayacağı açıklanmış; anılan Kanun'un 27 nci maddesinde ise, mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevinin sona ereceği ve davalara ait dosyaların kadastro mahkemesine re'sen devrolunacağı belirtilmiştir.
Hal böyle olunca; İlk Derece Mahkemesince, hükme esas alınan fen bilirkişi raporu ekindeki kroki de eklenmek suretiyle ilgili Tapu ve Kadastro Müdürlüğüne müzekkere yazılarak tescil davasına konu taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenip düzenlenmediğinin ve temyize konu taşınmaz bölümünün tapuda kayıtlı 1744 ada 19 parsele isabet edip etmediğinin belirlenmesi, ayrıca adı geçen birimlerden taşınmazın ilk oluşumundan itibaren tüm tapu kayıtlarının ve tapu kütük sayfasının, tapu kadastro sonucu oluşmuş ise kadastro tespit tutanağının onaylı sureti getirtilerek tapunun ilk oluşum tarihinin tespit edilmesi, temyize konu taşınmaz bölümü hakkında dava tarihinden sonra kadastro tutanağı düzenlendiği anlaşılması halinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu’un 26 ve 27 nci maddeleri gözetilerek davaya bakma görevinin kadastro mahkemelerine ait olacağı düşünülerek görevsizlik kararı verilmesi, taşınmazın dava tarihinden önce veya sonra Hazine adına idari yoldan tapuya kaydedildiği saptandığı takdirde " çoğun içinde az da vardır " ilkesi gereğince davacının tescil talebinin " tapu iptali ve tescil " talebini de kapsadığı düşünülerek toplanan delillere göre davanın esası hakkında yeniden hüküm kurulması gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması cihetine gidilmiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.