Logo

8. Hukuk Dairesi2024/5921 E. 2024/7512 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı olması gereken taşınmazın, kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak davalı adına tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının usulüne uygun olarak davaya dahil edilip edilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazın mülkiyet bilgilerine erişim imkanı varken, satış nedeniyle mülkiyeti el değiştirmiş olan davalı yerine, önceki maliki mirasçısını davalı olarak göstermesi, 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesi anlamında kabul edilebilir bir yanılgı olarak değerlendirilmediğinden ve davalının usulüne uygun davaya dahil edilmemiş olması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın pasif taraf sıfatı yokluğundan reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1403 E., 2024/1153 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulüne

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/581 E., 2023/221 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile kararın kaldırılmasına davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kırşehir ili Merkez ilçesi ... köyü 182 ada 34 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) Geçici 8 inci maddesi kapsamında tescil harici alanların tescil edilmesine esas yapılan çalışmalar neticesinde davalı adına tescil edildiğini, 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8 inci maddesi çalışmalarında bilirkişi beyanlarıyla davalı adına tescillerinin yapılmasında hukuka uygunluk bulunmadığını, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan zilyetlikle kazanılması mümkün olmayan yerlerden olduğu halde kadastro sırasında davalı adına tespit edildiğini, çekişmeli taşınmazın kadastro tespit tutanağında belirtildiği şekilde orman olduğu gerekçesiyle tescilleri yapılmayan taşınmazların Hazine adına tescillerinin yapılması gerektiğini ileri sürerek tapu kaydının iptal edilip Hazine adına tapuya tesciline, tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu edilen taşınmazın, 2017 yılında yapılan kadastro çalışmalarında orman sayılmayan alanda kaldığı, zilyet adına tespite konu olabileceği, evveliyatının orman oladığı, uzun yıllardan beri davalı ve murislerince en az 30-40 yıldır kullanıldığı, taşınmazın tarla olarak kullanıldığı ve imar ihyanın tamamlandığı, zilyetliğe ara verilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; taşınmazın dava tarihinden önce ...'ye satıldığı halde tapu ve nüfus bilgilerine gerek fiziki gerek elektronik ortamda erişim imkanına sahip olan davacı Hazine tarafından ilk tapu malikinin ölü olması sebebi ile mirasçısı olarak ... adına tespit edildiği bildirilerek davalı olarak ...'nin gösterildiği, 19.11.2021 tarihli dilekçe ile ise ...'nin davada taraf olarak gösterilmesi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 124 üncü maddesi anlamında kabul edilebilir bir yanılgıdan kaynaklanmadığından davanın pasif taraf sıfatı yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esası hakkında hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesi ile davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına ve davanın pasif taraf sıfatı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usûl ve Kanuna uygun olup davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.