Logo

8. Hukuk Dairesi2024/5963 E. 2025/2366 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosunda, köy tüzel kişiliğine ait taşınmazın sınırlarının hatalı tespit edildiği ve tescil harici yola tecavüz edildiği iddiasıyla açılan uygulama kadastrosuna itiraz davasında, kadastro tespitinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tesis kadastrosu, hava fotoğrafları ve bilirkişi incelemeleriyle, taşınmazın kuzey sınırının tescil harici yola doğru genişlemediği, tesis kadastrosundaki ölçü hatasının 22/a çalışması ile düzeltildiği, davacının iddia ettiği gibi tescil harici alana tecavüz yapılmadığı ve uygulama kadastrosunun hukuka uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1051 E., 2024/1524 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çanakkale Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2023/12 E., 2023/53 K.

Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Uygulama kadastrosu sırasında, Çanakkale ili ... ilçe ... köyü tüzel kişiliğine ait eski 608 parsel numaralı ve 23.400 metrekare yüzölçümlü taşınmaz, 165 ada 6 parsel numarasıyla ve 25.714,14 metrekare olarak tespit edilmiştir.

Davacı ... vekili, taşınmazın kuzey sınırının tescil harici olan kadastral yola doğru genişlediği ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yola müdahale gerçekleştiğini belirterek, Köy Tüzel Kişiliğine ait taşınmaz lehine artan kısmın yola terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "bilirkişi raporu ile dava konusu alanın tesis kadastrosunun 1967 yılında 766 sayılı Kanuna göre takeometrik ölçü yöntemi ile tespit edilip planimetre ile paftasından alan hesabının yapıldığının, yüz ölçüm hassasiyetinin az olması nedeniyle hatalar içerdiği ve teknik olarak yetersiz kalması nedeniyle uygulama kapsamına alınarak güncelleme yapıldığının, parsellerin ilk tesis kadastrosundaki yüzölçümü ile 22/A sonrası yüzölçümü arasında artış ve azalışların yanılma sınırı içinde kaldığının ve tesis kadastrosunda tersimat hatasının bulunmadığının tespit edildiği, 1966, 1968, 1973, 1975 tarihli hava fotoğraflarında parselin kuzey sınırında (A) harfli alanın yol olmadığı, mezarlık zemini ile benzer özellik gösteren alan olup zeminde doğal çalılık şeklinde bitki örtüsünün bulunduğu, dosyaya getirilen tüm hava fotoğraflarında bu alanın yol olarak kullanıldığına ilişkin hiçbir emare bulunmadığı, uygulama öncesi ve sonrası arasında oluşan farkın ve hatanın takeometrik ölçü değerlerinin sınırlandırması ile uyumlu olmadığı ve ölçü hatası yapıldığının tespit edildiği, yapılan ölçü hatasının 22/a çalışması ile düzeltildiği, ancak davacının iddia ettiği gibi tescil harici alana genişleme yapılmadığının gerçeğin en resmi delili olan hava fotoğrafları, tesis kadastrosu evrakları, beyanlar ve tüm dosya kapsamından sabit olduğu, 22/a çalışmasının 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/A maddesi, Yönetmelik ve Genelge hükümlerine uygun olduğu" gerekçesiyle davanın reddine, dava konusu Çanakkale ili ... ilçesi ... köyü eski 608 yeni 165 ada 6 parsel sayılı taşınmazın 22/A uygulama kadastrosunda olduğu gibi tespit ve tesciline karar verilmiş, hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tesis kadastro tespit tarihine yakın tarihli 1966, 1968, 1973, 1975 ile sonra ki tarihli 1995 yılı hava fotoğraflarında davaya konu (A) harfli bölümün yol olmadığı ve mezarlık zemini ile benzer özellik gösteren alan olduğunun bildirilmesi, bu haliyle hava fotoğrafları ve bilirkişi beyanları ile yol olmadığı ve mezarlık alanı ile benzer özellikte bulunduğu belirtilen taşınmaz yönüyle ara sınırın sabit sınır olarak kabul edilerek ve uygulama kadastrosu sırasında tesis kadastrosu sırasında yapılan ölçü hatası giderildiğinin anlaşılması karşısında, İlk Derece Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.03.2025.tarihinde oy birliğiyle karar verildi.